Güncelleme Tarihi:
Hürriyet’in ulaştığı Sadık Poyraz’ın ifadesi şöyle:
“2019 yılının Mart başında annem ile Olimpos’un Deliklitaş bulunan kısmındaki sahile gittik. Arkadaşlarım da oradaydı. Antik kentin orada bulunan defne ağaçları, sazlık gibi ağaçların kesildiğini gördüm ve videosunu çektim. Sahildeki arkadaşlarımın yanına gittim. Videoyu onlara gösterdim. Video hakkında konuşmaya başladık. Herkes bu ağaç kesiminin anlamsız olduğunu düşünüyordu. Ben de Pazar günü hep birlikte toplanarak bu ağaç kesiminin neden olduğunu ve ağaç kesmenin mantığının neler olduğunu protesto etmemiz gerektiğini söyledim. Daha sonra Sinan Sertel ile benim ortak arkadaşım Zafer Bagatur sahilde oturuyordu.
Arkadaşım Eylem yanlarına gitti. 10-15 dakika sonra ben de gittim. ‘Soru sormak istiyorum’ dedim. Sinan Sertel bana ‘Sen konunun yarısında gelip soru soramazsın’ dedi. Bana ileriyi göstererek ‘git orada otur, öyle dinle’ dedi. O arada ‘Pazar gününe kadar kesim olayına ara verin, biz toplanalım olayın neden yapıldığını bize açıklayın’ dedim.
Sinan da bana ‘Toplanın da göreyim, biz kesmeye devam edeceğiz’ dedi. Bunları bana söylerken elinde bir tane sopa vardı. Sopayı sertçe kuma vurarak ayağa kalktı ve ‘Sen beni tehdit mi ediyorsun lan lavuk!’ gibisinden ithamda bulundu.”
“VİDEO ÇEKİP, PAYLAŞTIM”
“Daha sonra Zafer isimli arkadaşım ‘Saçmalamayı bırakın’ dedi. Zafer’in yanındaki kızlardan biri bu konudan dolayı ‘Bizi rahatsız ediyorsunuz’ dedi. Ben de özür diledim ve arkadaşlarımın yanına gittim.
Daha sonra eve gittim. Çektiğim videoyu Facebook sayfamdan paylaştım. ‘Olimpos’ta ağaç katliamı yapılmakta, işin teknik kısmını bilmem ama yapılan bana doğru gelmedi. Pazar günü hep birlikte sahilde toplanalım, olayın ne olduğunu anlayalım. Bunun mantıklı olduğunu savunan lavuğun biri bana sopa gösterip alenen tehdit etmiştir’ diye bir yazı yazdım ve paylaştım. Ertesi gün müze müdürlüklerini ve bu işle ilgilenen birkaç kurumu aradım. Olimpos’taki ağaç kesimiyle ilgili bilgileri olup olmadığını sordum. Beni başka yere yönlendirdiler. Sonuç olarak her şeyin izinli olduğunu ve yapılması gerektiğini söylediler. Ben de bunu duyduktan sonra paylaşımı sildim ve benim için konu burada kapanmıştır. “
“LAVUĞUN BİRİ TEHDİT ETTİ”
“18 Mayıs günü Sinan Sertel birkaç arkadaşıyla birlikte çalıştığım bara geldi. 3-4 kez içki istedi. Ben de verdim. Ancak kendisine karşı en ufak bir ters hareketim olmadı. İlerleyen saatlerde tekrar içki istedi. Bana ‘Sadık sen misin?’ dedi. ‘Evet benim’ dedim. Bu arada bara 20 lira attı. Bana “Paylaşımda lavuk dediğin kişi benim’ dedi. Ben de ‘Hatırlayamadım ama doğrudur’ dedim. Bu arada ‘içki 30 lira’ dedim. O da 2 adet 5 lirayı önüme fırlattı. ‘O lavuk yazısını iyi ki sildin, yoksa ben sana ne yapardım’ dedi.
Barın işletmecisi bu sözleri duydu. Ben Sinan’a ‘Ne diyorsun?’ dedim. O da bana ‘Dışarıya çıksana lan’ dedi. Araya girip bizi ayırdılar. Bana iki kez o… çocuğu diye bağırdı. Onu bardan dışarıya çıkardılar. Aradan bir saat geçtikten sonra Zafer isimli arkadaşım ile birlikte olduğunu düşünerek, konuşmak için Olimpos’ta bulunan Şerif pansiyona gittik. Orada yoktular. Pansiyonun barına giderek Zafer ve Sinan’ı sordum. Gelmediklerini söylediler.
Sonra Zafer beni aradı. Beni evlerine çağırdı. Yanında bir arkadaşı daha vardı. Bir saat kadar konuştuk. Zafer sahildeki olayda benim haksız olduğumu, bardaki olayda ise sonuna kadar benim haklı olduğumu söyledi. ‘Sen sakinleş, ben onunla konuşacağım, senden özür dileyecek’ dedi. Ben de özür dilediği takdirde her şeyi unutacağımı söyledim.”
“GEL KONUŞALIM” MESAJI
“19 Mayıs günü annem ile birlikte sahildeki restorana gittik. Çay içerken garsona Sinan’ı tanıyıp tanımadığını sordum. Tanıdıklarını söylediler. Ben de Sinan’ın numarasını istedim. Verdiler. Daha sonra aradım ancak cevap gelmedi. Whatsapp’tan ‘Gel konuşalım, beni tehdit edip duruyorsun’ diye yazdım. O da cevaben ’15 dakika sonra geliyorum’ dedi. Annemle otururken Zafer yanımıza geldi. Annemi tuvalete götürdüm. Geri geldiğimizde Sinan’ın da masamıza geldiğini gördüm. Zafer’e ‘Annemle sen otur, biz Sinan’la bir konuşalım’ diyerek restorandan çıktık. “
“BIÇAĞI AÇTIM, GERİSİNİ HATIRLAMIYORUM”
“Daha sonra bana ‘Gel o… çocuğu ağaçların şuraya gidelim’ dedi. Ben de sol kolundan tutarak durdurdum. O da elimin etrafından dönerek yaklaşık 7-8 kere bana yumruk attı. Bu arada küfür etmeye devam ediyordu. Ben de kendisini itmeye çalıştım ama itemedim. Onu korkutmak ve kendimi korumak için cebimdeki ahşap saplı, balıkçı bıçağı olarak bilinen kesici aleti çıkardım. Kafamı kuma doğru tuttuğundan, bıçağı açmaya çalıştım. Bıçağı açtım ve ne olduğunu hatırlamıyorum. “
“TESLİM OLDUM”
“Ayağa kalktığımda Sinan’ın tişörtünde kan gördüm. Bıçağı da kapatarak elimde tutuyordum. Bıçağın uç kısmında yaklaşık bir cm’lik alanda kan gördüm. Daha sonra restorana doğru çıktı ve ‘Beni bıçakladı o… çocuğu, ambulans çağırın’ dediğini duydum. Ben de annemi alıp Olimpos tarafına doğru yürümeye başladım. Daha sonra karakol komutanı beni aradı, ‘Bir olaya karışmışsın’ dedi. Teslim olacağım dedim. Bıçağı sakladım. Gidip teslim oldum.”
‘CEHALET BİLİME BIÇAĞI SAPLADI’
Kazı ekibinin başkanı Yelda Uçkan ise çok üzgün olduklarını belirterek şunları söyledi: “Genç, pırıl pırıl bir bilim insanını kaybettik. Cehalet bıçağı bilime sapladı... Olimpos kazısı, ilgili resmi kurumların izniyle yürütülen bir kazı. Bu işlemler yapılırken, çalı formundaki defneler temizleniyor. Arkeolojik kazıların devam etmesi, ayrıca ören yerini insanların daha iyi algılayabilmesi ve eserleri korumak için bu temizlik yapılıyor. Standart bir uygulamadır ve her yıl yaparız. Orman işletmesinden de izin alınır. Bakanlık temsilcisi de var, her şey kuralına uygun ilerliyor. Sinan, ilk başta defne temizliğine ilişkin tepkilerin sosyal medya üzerinden geldiğini söyledi. Ben de sosyal medya üzerinden tartışmanın fayda sağlamayacağını söyledim. Sinan da kendi çabalarıyla, bu temizliğin neden yapıldığını anlatan bir rapor hazırladı. Amaç insanların bu temizliğin niye yapıldığını anlamasıydı. O rapor Olimpos ören yeri girişindeki gişelere asıldı. İnsanlara bilgi verildi. Sinan’ın o şahısla tartışmasından haberim yoktu. Bu şahsın madde bağımlısı, ayrıca daha önce işlediği bir suçtan dolayı da denetimli serbestlik kapsamında olduğunu biliyoruz.”