Çetin Doğan: Gölcük'teki hazineler Baransu’ya verilenlerle aynı

Güncelleme Tarihi:

Çetin Doğan: Gölcükteki hazineler Baransu’ya verilenlerle aynı
Oluşturulma Tarihi: Mart 15, 2011 15:24

Balyoz davasının 15. duruşmasında eski 1.Ordu Komutanı emekli Orgeneral Çetin Doğan, savunmasına devam etti. Doğan, dava dosyasında yer alan zaman çelişkilerine dikkat çekti. "Sorgu Ekibinde Yer Alacak Emniyet Personeli" listesinin son kaydedilme tarihi 14 Şubat 2003 olduğunu belirten Doğan, listede yer alan kişilerden bazılarının bu tarihte İstanbul dışındaki görev yerlerinde olduğunu savundu.

"TARAF GAZETESİ YAZARI DA LİSTEDE"

Çetin Doğan, Kocaeli’ndeki Güvenilir Emniyet Personeli listesinde Taraf gazetesi yazarı ve şuanda Diyarbakır Emniyet Müdür Yardımcısı Kerim Taş’ın da yer aldığını ifade etti. Ancak listenin hazırlandığı tarihte Kocaeli’nde görev yapmadığını bu göreve Eylül 2003’te başladığını savunan Doğan, Kerim Taş’la ilgili basında hiçbir haber yapılmadığını hatırlattı.

"HASTANELERİN İSİMLERİ ÖNCEDEN BELLİ"

Dava dosyasındaki 11 no’lu CD’nin 5 Mart 2003 tarihinde oluşturulduğunu söyleyen Doğan, Avrupa Şafak Hastanesi’nin 15 Aralık 2004’te, Medical Park Sultangazi Hastanesi’nin Haziran 2008’de, Nisa Hastanesi’nin ise Aralık 2004’te bu isimleri aldığını iddia etti. Doğan, "Bu belgeyi oluşturan veya güncelleştirenin bu hastanelerin adlarının değişeceğini öngörmüş olabileceği gerçekten düşünülüyorsa, buna bizim "Pes!" demekten başka bir sözümüz doğal olarak olmayacaktır" dedi.

"ÇAKMA PLAN"

Emekli Orgeneral Doğan, 19 Mayıs 2006 tarihinde kurulmuş bir sivil toplum kuruluşunun 2003 yılında hazırlandığı iddia edilen "Balyoz Planı’nda" yer almasının bu planın "çakma" olduğunun belgelediğini öne sürdü. Doğan, ifadesinin alınması sırasında konuyu Savcı Bilal Bayraktar’a hatırlattığını, Bayraktar’ın cevap olarak ise "Bu konu aydınlandı. Adı geçen kuruluş 1997 yılında kurulan ’Türkiye Gençlik Birliği Derneği’ imiş" dediğini savundu. Doğan sözlerine şöyle devam etti:

"Oysa bu derneğin kısaltılmış adının TGBDER olduğu ve her iki derneğin kendi internet sitelerinde açıkça yer alan kuruluş amaçları ve faaliyetleri dikkate alındığında çakma darbe planında TGB’ye referans verildiği, hiçbir kuşkuya yer bırakmayacak şekilde ortaya çıkmaktadır"

GÖLCÜK DONANMA KOMUTANLIGI’NDAN ÇIKAN "HAZİNE"

Gölcük donanma komutanlığında yapılan aramalarda ele geçirilen ve 163 sanık hakkında tutuklama kararı çıkarılmasına gerekçe gösterilen 43 klasör için "hazine" benzetmesi yapan Doğan şunları söyledi:

"Balyoz Darbe Planlamasına ilişkin dijital belgeleri, bir bütünlük içerisinde TSK çapında bir çerçeveye oturtulmasında savcı ve h?kimlerin zorlandığını gören ehli hayır sahipleri çete marifetiyle Gölcük Donanma Komutanlığı’nda müsait bir odaya delil ekerek, Balyoz Davasının başlamasına 10 gün kala bunları gün yüzüne çıkartmışlardır. Gün yüzüne çıkan ‘hazineyi’, sözde ‘yeni deliller bulundu, delillerin karartılması tehlikesi, bizlerin de kaçma tehlikesi var’ diye yapay gerekçeler de bularak mahkemeniz bizi tekrar demir parmaklıklar arkasına atmada hiç tereddüt göstermemiştir"

"GÖLCÜK’TEKİ HAZİNELER BARANSU’YA VERİLENLERLE AYNI"

Tutumlarının kaçma tehlikesi ve delilleri karartma şüphesi olmadığının göstergesi olduğunu ifade eden Doğan, Donanma Komutanlığı’nın 14 Ocak 2011 tarihli bilirkişi raporuyla balonun çoktan sönmüş olduğunu savundu. Gölcük’de bulunan belgelerin sahte dijital verilerin kayıtlı olduğu CD’ler ve Hard Disk ten ibaret olduğunu da iddia eden Doğan, "Gölcükteki hazineler Baransu’ya verilenlerle birebir aynı" diye konuştu. Duruşma Doğan’ın savunmasının alınmasıyla devam ediyor.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!