Güncelleme Tarihi:
Karagümrüklüler semtlerinin bir çeteyle özdeşleştirilmiş olmasından rahatsız. Bir kısmı taşınmayı düşünüyor. Eğer olaylar okulların kapanmasına kadar durulmazsa, çok büyük bir göç dalgasının yaşanabileceği söyleniyor.
Dedesi ve babası gibi kendisi de Karagümrük'te doğan, Karagümrük Spor Kulübü birinci ligdeyken kadroda yer alan semtin bir sakini, Karagümrükten taşınmayı düşündüğü söyledi. Torunlarının büyüyünce organize suç çetelerine karışacağından korktuğunu söyleyen bu Karagümrüklü, eski kabayılarla yenileri arasında da şöyle bir fark olduğunu öne sürdü: ‘‘Eskiler mürrüvvetli ve hatırşinastı. Tek başlarına yaşar ve haksızlığa karşı meydan okurdu. Ama yeni yetmeler öyle değil. Tek başlarına bir şey yapamıyorlar. Sürüler halinde yaşıyor ve dolaşıyorlar.’’
Bazı semt sakinleri ise Nuriş Çetesi'nin Karagümrüklülere yönelik bir baskılarının söz konusu olmadığını söylediler. Bir esnaf, ‘‘Onlar büyük rantların peşinde. Karagümrük'te böylesi rantlar yok. Herkes kendi yağıyla kavrulmaya çalışıyor. Bu çocuklar, dışarıdaki kurtlar sofrasında kendilerine yer açmaya çalışıyor’’ diyerek durumu açıklamaya çalıştı.
İşsiz sayısı çok
Karagümrük'te işsiz genç sayısı çok yüksek. Bu gençlerin önünde iki seçenek bulunuyor: Ya organize suç çetelerine katılacaklar ya da tarikatlere girecekler. Semt sakinlerinden bir kısmı, Karagümrük Çetesi'nin mahallelerini bir suç yuvasına dönüştürdüğünü söylerken, bazıları bu grubu Robin Hood'a benzeterek, ‘‘Dışarıdan topladıklarının hiç olmazsa bir kısmını içeride paylaşıyorlar’’ diyorlar.
Üniversiteler okuyup kimya mühendisi çıkmış, daha sonra da semtine dönüp baba mesleği olan marketçiliğe soyunmuş olan bir vatandaş Karagümrük'te yaşananları bir örnekle açıklamaya çalıştı: ‘‘Üniversite yıllarını 12 Eylül'den önce yaşayanlar bilir, 20 - 30 kişilik örgütlü, zorba ve gürültücü bir grup, sekiz bin mevcutlu okula egemen olurdu.’’ Karagümrük nahiyesinde, 100 binin üstünde insan yaşadığını söyleyen aynı kişi, ‘‘100 gayri meşru insan biraraya gelince 100 bin Karagümrüklü'nün üstüne gölge düşürebiliyor’’ dedi.
Görüş almak için girdiğimiz bir manifaturacı dükkanındaki esnaf, bu konuda asla konuşamayacağını söyleyerek duvarda çerçevelenmiş bir yazıyı işaret etti. Çerçevenin içinde, ‘‘Kula bela gelmez, Hak yazmadıkça / Hak bela yazmaz, kul azmadıkça’’ ibaresi yer alıyor. Bir başka duvarı ise ‘‘İki seçeneğin var: Ya ben yaklıyım, ya da sen haklısın’’ özlü sözü süslüyor. Yazıları okuduktan sonra tekrar kendisine döndüğümüzde gülerek, ‘‘Umarım sorunun cevabını aldın’’ dedi.
Kulüp önünden ayrılmıyorlar
Bir zamanların efsane takımı Karagümrük Spor Kulübü'nün lokali olaylar sonrasında, kaymakamlık tarafından 15 günlüğüne kapatılmış. Lokalin girişindeki duvara kulüp yönetiminin bir açıklama yazısı asılmış. Yazıda, ‘‘Spor yapmaktan başka hiçbir gayesi olmayan kulübümüzün böyle bir saldırıya maruz kalmasından ötürü üzüntü duyuyoruz’’ ifadesi yer alıyor.
Karagümrüklüler, Türkiyeyi dünyada temsil eden milli takıma çok sayıda eleman yetiştirmiş olan bu köklü spor kulübünün önünden ayrılmıyor.
NE KABADAYILAR GELDİ, GEÇTİ
AİLESİNİN Selanik göçmeni olduğunu söyleyen bu teyze ismini vermekten çekindi. Karabulut Sokak'taki eski Karagümrük evinde yıllardır kiracı olarak yaşadığını söyleyen teyze, ‘‘Bu mahalleden ne kabadayılar geldi geçti. Hiçbiri kalmadı. Ben burayı çok seviyorum, ölene kadar da bir yere gitmem’’ dedi.