Çete baskısı intihar ettirdi

MuÄŸla’da polis ve jandarmayla iÅŸbirliÄŸi yaparak üç haraç çetesini çökerten Mehmet Kaderci, karıştığı bir cinayet nedeniyle hapse mahkûm olunca, ihbar ettiÄŸi kiÅŸilerle aynı cezaevine kondu.MuÄŸlalı turizmci 40 yaşındaki Mehmet Kaderci, kendisinden de haraç isteyen üç çetenin çökertilmesi için polise ve jandarmaya yardım etti. Tam 64 zanlının tutuklanmasını saÄŸlayan Kaderci, karıştığı bir kavga nedeniyle cinayet zanlısı olarak yakalattığı çetecilerle aynı cezaevine konuldu.  Savcılığa ve avukatına gördüğü baskılar nedeniyle ‘Dayanacak gücüm kalmadı, intihar edeceÄŸim’ diye mektuplar yazan Kaderci’nin sesini kimse duymadı. Genç adamın cesedi geçen çarÅŸamba günü koÄŸuÅŸun pencere demirlerine asılı olarak bulundu.AYNI zamanda MuÄŸla Tavla Åžampiyonu olan Narin Otel’in eski Ä°ÅŸletme Müdürü Mehmet Kaderci, yönettiÄŸi oteli Atatürk resimleriyle süsleyen, milli maçlarda elinde Türk bayrağı ile sokaklara düşen, çevresinde sevilen ve devletine baÄŸlı bir kiÅŸi olarak tanınıyordu. Otogarın hemen yanındaki iÅŸlettiÄŸi otelde kendisinden haraç istenmesine isyan eden Kaderci, polis ve jandarmanın MuÄŸla ve ilçelerinde 2003-2005 yılları arısında ‘HemÅŸeriler’, ‘Akrep’ ve ‘Karlos Turgut’ çetelerine yönelik düzenlediÄŸi operasyonlarda güvenlik güçlerine yardım etti. HERKES SUSTU O KONUÅžTUHerkes korkudan susarken Mehmet Kaderci çok insan tanıması, iliÅŸkileri bilmesi nedeniyle güvenlik güçlerine önemli bilgiler verdi, birçok çete üyesinin yakalanmasını saÄŸladı. Üç çeteyle ilgili operasyonlarda 140 kiÅŸi gözaltına alınırken, çıkar amaçlı suç örgütlerine mensup oldukları gerekçesiyle 64 kiÅŸi tutuklandı.2004 Martında, müdürlüğünü yaptığı otelin bitiÅŸiÄŸindeki MuÄŸla Otogarı’nda çıkan bir kavgada, çete elemanlarından 10-12 kiÅŸilik bir grubun bir kiÅŸiyi dövdüğünü gören Mehmet Kaderci, buna da seyirci kalamadı. Dövülen kiÅŸiyi kurtarmak isterken kendini bir anda kavganın ortasında buldu. Çıkan arbedede dövülen kiÅŸi bıçakla öldürüldü. Bu kez, çetecilerle birlikte gözaltına alınan Mehmet Kaderci de tutuklandı. Kaderci, daha önce yakalanıp tutuklanmasını saÄŸladığı 64 çetecinin de bulunduÄŸu MuÄŸla Cezaevi’ne konuldu.Mehmet Kaderci yargılandı, tutuklu diÄŸer sanık 38 yaşındaki Ä°zzettin Bozan ile birlikte 20 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Daha sonra ortaya çıkan 9 tanık, olay sırasında Kaderci’nin elinde bıçak görmediklerini belirten ifadeler verince, suçsuz olduÄŸunu savunan Kaderci, üç ay önce temyiz için Yargıtay’a gönderilen dosyasının bozularak geri döneceÄŸini, yeniden yargılamada aklanacağını umut etmeye baÅŸladı.Mehmet Kaderci, bir yandan da aynı cezaevinde kaldığı çete elemanları ile sürekli mücadele etti. Kaderci, ‘annem’ dediÄŸi ve yanında 12 yıl çalıştığı otelin sahibi Hülya Narin’e, avukatına ve Cumhuriyet Savcılığı’na gönderdiÄŸi mektuplarda güvenlik güçleri tarafından çökertilmesine yardımcı olduÄŸu çete elemanları tarafından ölümle tehdit edildiÄŸini defalarca dile getirdi. Israrla baÅŸka cezaevine naklini istedi. Kaderci, Hülya Narin’e yazdığı mektupta, bir süre yakalattığı çete elemanlarıyla aynı koÄŸuÅŸa bile konduÄŸunu, sırf korunmak için infaz koruma memurlarıyla kavga edip hücreye atılmasını saÄŸlandığını, böylece ölümden kurtulduÄŸunu yazdı.16 AY SONRA Ä°NTÄ°HARMehmet Kaderci, son mektuplarında ise baskılara dayanamayacağını, ‘hainler tarafından öldürülmektense intihar edeceÄŸini’ bildirdi. Sonunda Mehmet Kaderci, 13 Temmuz 2005 ÇarÅŸamba sabaha karşı, 4 kiÅŸiyle birlikte kaldığı koÄŸuÅŸun penceresine kendini iple asarak canına kıydı. Can düşmanlarıyla aynı cezaevine, hatta zaman zaman aynı koÄŸuÅŸa konan Kaderci, 16 ay boyunca yaÅŸadığı ölüm korkusuna, ölümü seçerek son vermiÅŸti. MuÄŸla Cumhuriyet Savcılığı olayla ilgili geniÅŸ soruÅŸturma baÅŸlattı. Anne, burada beni öldürecekler, neden savcılık ilgilenmiyorNarin Otel’in sahibi, evli ve iki çocuk annesi 58 yaşındaki Hülya Narin, kendisine anne diyen Mehmet Kederci’nin ölüm haberi karşısında ÅŸoke oldu. Hülya Narin, en son iki hafta önce cezaevinde ziyaret ettiÄŸi Kaderci’nin kendisine, ‘Anne, beni burada öldürecekler veya intihar edeceÄŸim. Dayanacak gücüm kalmadı. Neden gönderdiÄŸimiz dilekçeleri savcılık iÅŸleme koymuyor? Beni öldürdükten veya ben intihar ettikten sonra mı baÅŸka cezaevine nakledecekler’ diye sorduÄŸunu söyledi. Avukatı Kemal ErtuÄŸrul aracılığıyla sürdürdükleri hukuk mücadelesinde, dosyanın temyizden bozularak dönmesini beklediklerini kaydeden Hülya Narin, ÅŸunları söyledi:CANIM VATANA FEDA‘Haraç çetelerinden, ülke düşmanlarından nefret ettiÄŸi için güvenlik güçlerine yardımcı oluyordu. Tehlikeli olduÄŸunu söylediÄŸimde ‘Bir canım var, o da vatanıma feda olsun’ diyordu. Tutuklu olduÄŸu sürede bana, avukatına ve savcılığa gönderdiÄŸi mektuplarda ölümle tehdit edildiÄŸini belirterek, baÅŸka cezaevine nakledilmesini istedi. Bu belgeleri ve mektupları savcılığa ilettik. Ancak hiçbir tedbir alınmadı. Öldürülmekten çekindiÄŸi için sık sık kendisini tek kiÅŸilik hücrelere attırıyordu. Ancak kendisini ‘JÄ°TEM uÅŸağı’ olarak ilan eden çete üyelerinin tehdidi bir ay önce iyice artınca, onların elinden ölmektense intihar edeceÄŸini, baÅŸka çaresinin kalmadığını yazmaya baÅŸlamıştı. Üç gün önce gelen mektubunda da ‘Canım annem artık dayanamıyorum, beni affedin’ diyordu. Cezaevinde oÄŸlumun hayatını korumakla görevli resmi makamlar, devletini ve vatanını bu kadar çok seven bir gencin uyarılarını ciddiye almayarak ölmesine veya öldürülmesine neden oldularsa, bunun hesabını mutlaka soracağım. OÄŸlumun katil olmadığını, ölmüş olsa da sonunda kanıtlayacağım.’Â