Güncelleme Tarihi:
Çeşme Cumhuriyet Başsavcılığı, İstanbul'da bulunan Daria Kyryliuk ve Baran Güneş'in müşteki-şüpheli sıfatıyla ifade vermesi için Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı'na talimat yazısı yazdı. Kyryliuk ve Güneş dün öğleden sonra Bakırköy Adalet Sarayı'na gelerek Sesli ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla, Çeşme'deki Cumhuriyet Savcısına ifade verdi.
DOĞUMGÜNÜ KUTLAMAK İÇİN GİTTİLER
Kyryliuk tercüman aracılığıyla verdiği ifadesinde 31 Temmuz'da iki ayrı turist grubuyla Çeşme'de bulunan Momo Beach'e saat 16.30 sıralarında erkek arkadaşı Baran Güneş ve 4 turistle birlikte arkadaşları Mehmet Korutürk'ün doğum gününü kutlamak için gittiklerini ifade etti. Korutürk'ün plajdan arkadaşlarıyla birlikte ayrıldığını, kendilerinin de onlardan sonra saat 22.30 civarında eğlence mekanında ayrıldıklarını dile getirdi.
''BİR ANDA 10 KİŞİYE YAKIN GÜVENLİK GÖREVLİSİ ORAYA GELDİ''
Kyryliuk, ifadesinde olay anını şöyle anlattı:
“Biz arabamızı beklerken mekanın güvenliği ile arkadaşımız Mansoor arasında tartışma oldu. Güvenliğin, Mansoor'a bir yumruk vurduğunu gördüm. Baran da güvenlik görevlisiyle Mansoor'u ayırmaya çalıştı. Bir dakika gibi kısa bir süre sonra bir anda on kişiye yakın güvenlik görevlisi hemen oraya geldi. Ben arabamızın bulunduğu yere yürüyordum o sırada Baran'ın o kalabalığın içinde kaldığını görünce ben de hemen geriye döndüm. 'Baran'a vurmayın dedim' Oraya gittiğimde 50 veya 60 yaşlarında olan saçları dökülmüş esmer bir kişi ne olduğunu anlamadan benim yüzüme yumruk attı. Ben düştüm ve baygınlık geçirdim. Bundan sonrasında hatırladığım şey Baran'ın aracında kendimi bulmam oldu."
''YÜZÜMÜN KAN İÇİNDE OLDUĞUNU GÖRDÜM''
Arabanın arka koltuğunda kendine geldiğini ifade eden Kyryliuk'un “Bana vuran şahıs aracın ön kapısını açarak arkada oturan bana tekrar yumruk attı ve oradan uzaklaştı. Ben arabaya bindiğimde sadece Baran'ı hatırlıyorum arabada olan diğer kişileri hatırlamıyorum. Eve dönerken arabada yüzüme baktığımda yüzümün kan içinde olduğunu, gözümün balon gibi olduğunu ve bu yüzden kariyerimin biteceğini düşünerek dehşet yaşayıp panik oldum. Eve gittiğimizde panik halim devam etti. Baran, Mehmet Korutürk ve Mansoor beni sakinleştirmeye çalışıyordu. Daha sonra hastaneye gitmeye karar verdik, sonrasında İngiliz ve Amerikan polisine gittik. Beni darp eden şahıs İranlı kadını da darp etti" ifadelerini kullandığı öğrenildi.
''RESMİ MERCİLERE TEŞEKKÜR EDİYORUM''
Olaydan sonra kendisiyle ilgilenildiğini de ifade eden Kyryliuk, “Benimle en başından beri son derece özverili bir şekilde ilgilenen Türk Hükümetine, Türkiye Cumhuriyeti Bakanları'na resmi mercilere teşekkür ediyorum. Teşhis ettiğim şahıslardan şikayetçiyim, cezalandırılmalarını istiyorum. Üzerime atılı suçlamayı kabul etmiyorum" dedi.
''GÜVENLİK GÖREVLİSİ ÇOK SERT BİR ŞEKİLDE TOKAT ATTI''
Baran Güneş, doğum günü partisi kutlamak için Momo Beach tesisine gittiğini, tesis içinde bir tartışma yaşanmadığını, tesisten ayrıldıkları sırada kırmızı bir araç içerisinden arkadaşı Mansoor'a “Pis Arap" şeklinde laf atıldığını öne sürdü. Arkadaşı Mansoor'un sürücüyle tartıştığı anda olayı ayırmak için müdahale ettiğini ifade eden Güneş, “Sonrasında güvenlik görevlilerinden beyaz saçlı, yaklaşık 50 ila 60 yaşlarında, çok gür saçı olmayan, vücudu kuvvetli ama boyu olmayan esmer olan ve olay günü Diara'ya vuran kişi, kırmızı araç içerisindeki şahsı arabaya geri soktu. Ardından yanımıza gelerek Mansoor'la arasında bir tartışma yaşadı. Güvenlik görevlisi Mansoor'a çok sert bir şekilde tokat atınca, Mansoor'da kendisine yumruk attı. Bunu gören diğer görevliler de Mansoor' saldırdı" diye konuştu.
''AYILINCA TEKRAR SALDIRDILAR''
Mansoor'un yaklaşık 2 dakika kadar dayak yediğini, kendisinin kavgayı ayırmaya çalıştığını iddia eden Güneş, “Kalabalığa 'Öldü herif ambulans çağırın' şeklinde bağırdım. Kimse ambulans çağırmayınca Mansoor'u sırtıma alıp taşıdım, Mansoor bir süre sonra ayılınca güvenlik görevlileri tekrar saldırdılar. Bu sefer bu şahıslar bana da vurmaya başladılar. Ben Mansoor'u korurken kız arkadaşım Daria ağlayarak 'Erkek arkadaşımı rahat bırakın' şeklinde bağırmaya başladı. Yukarıda tarif ettiğim şahsın da Daria'nın yüzüne yumruk attığını gördüm, ben de o şahsı daha fazla zarar vermemesi için Daria'nın yanından alıp yere attım. Herhangi bir darp uygulamadım" şeklinde sözlerine devam etti.
Baran Güneş, kız arkadaşı Kyryliuk ile birlikte arabaya binmeye çalışırken bile güvenlik görevlilerin kendilerine saldırdığını, şoförün gaza basınca kendilerini bırakmak zorunda kaldıklarını belirtti. Arabanın kanlar içinde kaldığını ifade eden Güneş, Kyryliuk'un da kendisini aynada görünce panik yaşadığını kaydetti.
''DARIA PANİK ATAK YAŞIYORDU''
Kyryliuk'un sürekli telefonuna bakarak yüzünü görünce sinir krizi geçirdiğini belirten Güneş, "Biz Daria'yı evin içine sokmak istedik fakat kendisi panik atak geçiriyordu, kendisini zapt edemedik. Daria ile önce Mehmet Korutürk, sonrasında ben ve Mansoor konuşmaya çalıştık ama sakinleşemedi. Sonrasında Daria bir kenara oturdu, hiç kimsenin kendisine yaklaşmasını istemedi. Hatta sonrasında yan bahçeye gitti, polise haber verdiler. Daria'nın o gün sosyal medyadan paylaştığını kanlı fotoğrafı da sakinleşince ben çektim. Daria sakinleşince elini tuttum ve ambulansa gideceğimizi söyledim. Ardından polisler de ambulansı takip etti, sonrasında şikayetçi olduk. Oradaki kameralara bakılabilirse ne kadar kötü halde olduğumuzu görebilirler" ifadelerini kullandı.
''ŞAHISLARIN CEZALANDIRILMASINI İSTİYORUZ''
Kyryliuk'un ve Güneş'in avukatı Hüseyin Sami Oyman'da söz alarak, “Müvekkillerimin bahsettiği şahısların cezalandırılmasını istiyoruz. O gün 4 turist daha söz konusu şahıslar tarafından darp edilmiştir. Mansoor'un darp edildiğine dair fotoğraflar da vardır" dedi.