Aydın DENİZ/IĞDIR, (DHA)
Oluşturulma Tarihi: Nisan 12, 2007 14:57
ĞDIR’ın Karakoyunlu ilçesi’ne bağlı Bulakbaşı Köylüleri, bir zamanlar yasak bölge ilan edilen Ağrı Dağı eteklerindeki meraya, mayın korkusu yüzünden çıkamadıklarını belirtti.
Şimdiye kadar 3 kişinin hayatını kaybettiği, 8 kişinin de sakat kaldığı meranın cephanelik gibi olduğunu söyleyen Bulakbaşı Köyü Muhtarı Süleyman Çelik, “1990’lı yıllarda PKK’ya yönelik operasyon nedeniyle meraya giriş yasaklandı. Yasak kalktıktan sonra hayvan otlatmaya gidenler de canlarından oldu. Devletten patlayıcı madde ile dolu olan meramızı temizlemesini istiyoruz” dedi.
Karakoyunlu’ya 10 kilometre uzaklıktaki 250 hane, 2 bin nüfuslu Bulakbaşı Köylüleri, PKK terör örgütünden kalma mayın ve bombalar yüzünden Ağrı Dağı eteğindeki meralarına çıkamadıklarını söyledi. 1994- 1997 yılları arasında PKK’ya yönelik operasyonlar nedeniyle meralarının da içinde bulunduğu bölgenin yasaklandığını ifade eden Bulaşbaşı Köyü Muhtarı Süleyman Çelik, yasak kalktıktan sonra meraya hayvan otlatmaya giden 3 kişinin öldüğünü, 8 kişinin de yaralanarak sakat kaldığını söyledi. Süleyman Çelik, “Köyümüzün geçim kaynağı hayvancılığa dayanıyor. Maddi durumu iyi olmayan köylüler, baharla birlikte hayvanlarını meraya otlatmaya çıkarıyor. Ancak mayınla dolu mera, faydadan çok zarar veriyor. Devletten, patlayıcı madde ile dolu olan meramızı temizlemesini istiyoruz” diye konuştu.
GEÇEN HAFTA DA BİR KİŞİ MAYINA BASTI
Öte yandan geçen pazartesi günü merada hayvan otlatan 16 yaşındaki Mehmet Şerif Çelik, üzerine bastığı mayının patlaması sonucu ağır yaralandı. Mayın patlaması sırasında merada bulunan çoban Mehmet Atalar, “25 metre yakınımda güçlü bir patlama oldu. Toz bulutunun yükseldiğini gördüm ve yerde kanlar içerisinde yatan Mehmet Şerif’e doğru koştum. Cep telefonuyla köydekilere
haber vererek, Mehmet Şerif’i hastaneye götürdük” dedi.
VALİ ZİYARET ETTİ
Ağrı Dağı eteklerinde hayvan otlatırken yaralanan Mehmet Şerif Çelik’in ailesine Vali Saim Saffet Karahisarlı ’geçmiş olsun’ ziyaretinde bulundu. Yaralı Mehmet Şerif Çelik’in babası Kerem Çelik, Ağrı Dağı’ndaki mezranan mayın ve bombalardan temizlenmesini, sol kol bileği ve dili kopan oğlunun tedavisinin yaptırılarak askere alınmasını istedi. Vali Karahisarlı da yaralı Çelik’in tedavisinin yapılacağını, Ağrı Dağındaki meraların mayından temizlenmesi için çalışma başlatacaklarını söyledi.
MERA PATLAYICI DOLU
Ağrı dağı eteklerinde bulunan Iğdır ili Karakoyunlu ilçesine bağlı 250 haneli 2 bin nüfuslu bulakbaşı köylüleri terör döneminden kalma öldürücü ve patlayıcı silahlar yüzünden hayvanlarını köyün merasında otlatamıyor. 1994 yılında terör nedeniyle yasak bölge ilan edilen Ağrı Dağı sınırındaki köy merası, 1997 yılında yasak kaldırılarak kullanıma açıldı. 2 gün önce çocuğunun sağ bileğinin patlama yüzünden koptuğunu anlatan baba Kerim Çelik, “Daha bir çok insanımızın da bu tür görünmez kazaya kurban gitmemesi için devletimizin bu bölgede önlem almasını istemekteyiz. Oğlum 2 yıl sonra askere gidecekti. Devletimiz kabul ederse sağ el bileği olmadan da onu askere göndereceğim” dedi. Dili ve sağ el bileği kopan, çeşitli yerlerinden yaralanan Mehmet Şerif Çelik'in annesi Hacer Çelik de ağlayarak, öyle bir olaya bir daha tanık olmak istemediklerini söyledi.
2 gün önceki patlamada Mehmet Şerif'in yaralandığını gören çoban Mehmet Atalar, “25 metre yakınımda güçlü bir patlama ve toz bulutunun yükseldiğini fark ettim ve şaşkınlık içerisinde Mehmet Şerif'in kanlar içerisinde yerde yattığını ve 3 hayvanın da parçalanarak iç organlarının çevreye dağıldığını gördüm. Cep telefonuyla köylüleri haberdar ettim” dedi.
Aynı köyden İl Genel Meclis üyesi Cengiz Atalar da, meradaki patlamalarda 3 kişinin öldüğünü 8 kişinin yaralanarak sakat kaldığını hatırlatarak şunları söyledi:
“Olay hepimizi üzmektedir. Con olayda yeni açılan yayla yolu bu gencimizi ölümden döndürdü. Yol olmasaydı olay yerine ulaşmamız geç olacağından, kan kaybından bu gencimizi kaybedecektik. Ambulansla olay yerine ulaşarak bu genci ölümden kurtardık. Köyümüzün bu üzücü ve korkutucu olaylardan kurtulması için meramızın temizlenmesi gerekir. Terör yüzünden köyümüzde 100 haneye yakın ev başka yerlere göç etmiştir. Bunların da köye dönüşünün sağlanması için destek bekliyoruz.”