Güncelleme Tarihi:
Cumhuriyet Gazetesi'nden Çiğdem Toker, bugün köşesinde yazdığına göre hikaye, yerel seçimlerden üç gün önce başlıyor.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın Muğla İl Müdürlüğü sayfasına planı koyarak kamuoyuna haber veriliyor: Adı da “Datça-Bozburun Özel Çevre Koruma Bölgesi 1/25 000 ölçekli Çevre Düzeni Planı Revizyonu Plan Hükümleri”.
Mimar ya da şehir plancısı değilseniz, anlamak mümkün değil...
“İşin Türkçesini” Datça Mimarlar Odası’nın sembol ismi Necati Sağır anlattı.
“Koruma” adı altında, doğal ve tarihi güzelliklerin nasıl yağmalanacağını üç başlıkta anlattı bize:
- Palamutbükü, Mesudiye gibi Datça’nın en “mutena” koyları turizm tesis alanları olarak tanımlandı. Daha önce de tanımlanmıştı. Ama şimdi “otel turizmi” getirilerek yapılaşma verilecek.
Anlamı: Bugüne kadar pansiyonculuk ve en çok butik otele verilen izin, büyük parseller için büyük otelleri kapsayacak biçimde geçerli olacak. Yerli halk, kendi yerinden fiilen kovulmuş olacak. Ekmeğinden edilecek. O sahillere herkes elini kolunu sallayarak özgürce giremeyecek. Herkesin sahilleri, “paket tur” satın alanların paralı sahiline dönüşecek.
- Knidos antik kentine çok yakın mesafedeki Bağlarözü’ne marina yapılacak.
Anlamı: 1. derecede arkeolojik koruma altındaki bu alana marina, yapılaşma ve kirlilik anlamına gelecek.
- Kargı Koyu konut yerleşimine açılacak.
Anlamı: Datça’da İskele Mahallesi’ne çok yakın bu alan sazlık ve sulak özelliğiyle çok özel, değerli bir alan. 3. derecede arkeolojik sit. Kentsel yerleşime uygun bir alan değil.
- Agro turizmi “İyi bir şey” gibi gösterilen “ziraat turizmi” de yeni bir düzenleme olarak planın içinde yer alıyor.
Anlamı: İktidar diyor ki, “Biz sahilleri büyük turizm tesislerine açalım. Buranın asıl sahipleri, pansiyoncular, arkaya geçip orada bahçeyle tarlayla uğraşsın.”
Köylüler de soruyor: “İyi de içme suyumuz yokken, ‘tarım turizmi’ yapın diye gösterdiğiniz araziyi nasıl sulayacağız?”
''YANGINDAN MAL KAÇIRIR GİBİ''
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın “revize plan” için tanıdığı “askı süresi” 1 Mayıs’ta doldu.
Datça İnşaat Mühendisleri Odası, Datça Mimarlar Odası; Mesudiye Muhtarlığı’nın yanı sıra, Necati Sağır’ın ifadesiyle “Yerli halktan da 400’e yakın” itiraz başvurusu, sonucu beklemeye başladı.
Sağır, “Yangından mal kaçırır gibi” yapılan bu değişikliğin hayata geçirilmesi halinde doğal yapı ve çevresel özelliklerin, geri dönülmeyecek biçimde kaybedileceğini söylüyor.
Konut yerleşimine açılmak istenen Knidos’un, yüzyıllar önce bilim, mimarlık ve sanat alanında en ileri kentlerden biri olması ise bizim büyük talihsizliğimiz.