Güncelleme Tarihi:
44 yaşında olan Cengiz Koçak, Uluslararası FAI / A, FAI / B, FAI / C, FAI / D lisansları sahibi olmakla birlikte şu ana kadar toplamda 5200 skydiving, 560 Base Jump atlayışı yapmıştır. Yamaç paraşütü ve Speed fly uçuşları da yapan Cengiz Koçak, “neşeli bilgi”ye inanmakta ve “öğretilemez bilgi”nin peşinde yüksek şeyler aramaktadır.
İşte Cengiz Koçak'ın hayatını anlattığı o röportaj;
7 yaşındayken ailemle 19 Mayıs gösterilerine gitmiştik. Orada yukarıdan düşen insanlar gözüme takıldı. Süzülüyorlar, iniyorlar, sonra yürümeye başlıyorlar… Evet, o gün neden doğduğumu anlamıştım.
Zirveye vardığımızda Cengiz Koçak atlayış için hazırlıklarını yapıyor. O an dışarıdan gelen hiçbir sesi duymuyor, pür dikkat paraşütünü katlıyor, arada rüzgarı kontrol ediyor. Hiç tedirgin değil, aksine çok mutlu görünüyor. Mark Twain'in sözünde olduğu gibi, insan hayatında iki önemli gün yaşar: Biri doğduğu gün, diğeri ise neden doğduğunu öğrendiği gün. Cengiz Koçak, neden doğduğunu anladığı günden bu yana paraşütüyle yaşıyor. Yaşadığı, gördüğü yerler, üzerindeki kıyafetler, çevresi, her şeyi ama her şeyi bu tutkusuyla ilişkili.
Cengiz Koçak paraşütle henüz 7 yaşındayken tanışmış. "Ailemle 19 Mayıs gösterilerine gitmiştik. Sonra yukarıdan düşen insanlar gözüme takıldı. Süzülüyorlar, iniyorlar, sonra yürümeye başlıyorlar… Babama ‘Bunlar ne?’ diye sorduğumda ‘Oyuncak’ diyerek geçiştirdi. Sonra başka biri onların paraşütçü olduğunu söyledi. Ve evet, benim neden doğduğumu anladığım gün, o gündü."
"Şurası yeterince yüksek mi acaba?"
Paraşütle ilk deneyimini de hemen ertesi gün yaşayacaktı. Ama gerçek bir paraşütle değil, çarşafla… “Gösteriden sonra kafaya koymuştum, ben paraşütçü olacaktım. Zaten ertesi gün çarşafla ikinci kattaki balkondan aşağıya atlamışım. Epey bir zaman hastanede yatmışım. O günleri hayal meyal hatırlıyorum ama çarşafla balkona doğru koştuğum an çok net aklımda. Hatta 'Acaba şu uçlarını düğümlesem mi?' diye bile aklımdan geçirmiştim."
Cengiz Koçak bu hadiseden sonra vazgeçmek bir yana, paraşütçü olma hayallerine daha da koşar adım gitmeye karar vermiş. 14 yaşındayken askeri okula yazılmış. Tek amacı paraşütle atlamakmış. "Aylarca dağlarda kaldım. Ama aklımda hep tek bir şey vardı, atlamak! Eğer ucunda paraşütle atlamak varsa, kesinlikle o görevde ben vardım. Mesela Kardak Kayalıkları krizi olmuştu o zaman. Havadan operasyon ihtimali vardı, ben de timimi tam teçhizatla günlerce bekletmiştim belki bir haber gelir de gider paraşütle atlarız diye!"
O güne dek sadece 30 atlayış yapmış olmasına rağmen Silahlı Kuvvetler Paraşüt Takımı'na girmeyi başaran Cengiz Koçak, burada birçok birincilikler elde etmiş, madalyalar kazanmış.
Cengiz Koçak bu tutkusunu gerçekleştirirken bazen sınırları zorladığını itiraf ediyor. 25 bin feet’ten oksijen tüpü olmadan atlamak gibi… "Bu fikirle geldiğimde önce bana deli muamelesi yaptılar. Ama ben ne yaptığımı çok iyi biliyordum. Fizik kitapları aldım, odamda aylarca çalışıp, o yükseklikten atlamanın yollarını aradım. İhtimal vardı. Zaten belli bir yükseklikteyken vücudunuz deri gözeneklerinden giren havayla oksijen ihtiyacını gideriyor. O yüzden bu yapılabilirdi ve yaptım da!"
Bu rekor atlayışın finali ise biraz beklenmedik olmuş... "O kadar yüksekten atlayınca, ineceğiniz yeri tam kestiremiyorsunuz. Ben de şehir merkezinin oldukça uzağında, ormanın içine doğru düşüyordum. Sonra gözüme bir araç takıldı, çok şanslıydım. Dağ başında bir araç! Aracın yanını hedef belirledim ve oraya inmeye çalıştım. Paraşütü açtığımda, aracın içinde olan bitenler daha net bir şekilde görülüyordu. Sevişen bir çift vardı! Yere indiğimde hemen 'Sakin olun, çok özür dilerim! Ben biraz acemiyim de…' gibi şeyler söyleyip durumu toparlamaya çalıştım. Suratlarında şaşkınlık ifadesiyle toparlandılar. Sonra üstüne pişkin pişkin 'Şehre gidecekseniz beni de atar mısınız? Buraya helikopter de inmez çünkü' dedim. Sağ olsun adam götürdü beni."
Şöyle düşünün, bir dev var ve elinde koca bir baltayla sizi kovalıyor. Tek avantajınız ondan daha hızlı olmanız. Ama o hep arkanızda, sürekli yeni bir hamle yapıyor ve hata yapmanızı bekliyor. Base jump da öyle.
Cengiz Koçak, kıdemi itibariyle bir noktadan sonra paraşütle atlayacağı görevler almamaya başlamış. "Bir noktadan sonra sabah git, akşam gel gibi normal memura dönmüştüm. İstanbul’daydım. Aslında birçoklarının bayıla bayıla yapacağı bir işti. Ama bana göre değildi. Paraşüt yoksa ben de yoktum. 20 yılımı tamamladığımda emekli oldum. Emekli olur olmaz da kendimi Goa'da buldum."
Goa'da hayatını değiştirecek bir şey bekliyordu onu: Base jump. "Orada bir çocukla tanıştım. Base jump'ta ustaydı. Bana nasıl atlandığını anlattı, kulağa çok güzel geliyordu. Denedim ve başardım. Ama buna devam etmeli miydim? Bunu çok düşündüm. Base jump, skydiving'e benzemez. Skydiving dünyanın en güvenli sporu bana göre, futboldan bile daha tehlikesiz. Belli kuralları var, o kurallara uyarsan hiçbir şey olmaz. Eğer bir kaza olmuşsa mutlaka sporcunun suçudur. Ama base jump öyle değil. Şöyle düşünün, bir dev var ve elinde koca bir baltayla sizi kovalıyor. Tek avantajınız ondan daha hızlı olmanız. Ama o hep arkanızda, sürekli yeni bir hamle yapıyor ve hata yapmanızı bekliyor. Base jump da öyle. Onu hep ensenizde hissedersiniz, küçücük bir hatanızı bekler. Kendimi sorguladım. Çünkü biliyordum, bir kere başladığım an artık tüm hayatım base jump olacaktı."
Base jump'ta en ufak hataya yer yok
Cengiz Koçak aklında bu sorularla Hindistan'da bir kafede otururken oranın yerlisi bir başka gençle daha tanışmış. Konu konuyu açmış ve sonunda mesleklerine gelmiş. "Çocuk oldukça donanımlıydı, zaten sonrasında da çok iyi arkadaş olduk. Konu mesleklerimizden açılınca bana, 'Sen paraşütçüsün!' dedi. 'Çünkü sadece paraşütten bahsederken gözlerin parlıyor.' O anda kafamda bir ışık yandı. 'Evet, ben paraşütçüyüm!' dedim. Ve o gün elimde ne varsa ortaya koyup, internetten base jump için paraşüt sipariş ettim. O gün bugündür hayatım base jump. Hayatıma başka hiçbir şey almıyorum."
Ben yaşı beklemeden emekli olduğum için 4 yıl boyunca maaş alamadım. Resmen yiyecek yemeğim yoktu. Buna rağmen onlarca ülke gezip, atlayış yaptım. Her zaman atlamak için hazır Cengiz Koçak. Yeter ki onu cezbedecek yüksek bir yer görsün. Bu bir gökdelen de olabilir bir minare de! "Bir keresinde Haydarpaşa Camii'ndeki minareye kaçak olarak çıkıp, atlayış yapmıştım. Ama paraşütüm ağaca takılınca hemen toparlanamadım. E haliyle camii çıkışındaki cemaate yakalandım! Hemen İspanyolca bir şeyler sallayıp turist taklidi yaptım."
Cengiz Koçak'ın böyle çok hikayesi var. İspanya'da bir gökdelenden yaptığı atlayışı şöyle anlatıyor: "İspanya'da çok yüksek bir binada bir eğlence merkezi vardı. Aşağıdan ölçümü yaptım, 'Ben buradan atlarım!' dedim. Yanıma çilingir takımımı aldım -böyle durumlar için mutlaka arabamda taşırım- ve binanın en tepesine çıktım. Orada camda bir delik açıp atlayışımı yaptım. Aşağısı çok kalabalıktı, insanlar alkışlarla beklediler beni. Ancak indiğim yerde bekleyenler arasında polis de vardı! İngilizce bilmiyorlardı, kendimi anlatamadım. Beni karakola götürdüler. Neyse ki oradaki halk tepki gösterdi de yırttık."
Cengiz Koçak, aslında dünyayı tanımak için de paraşütü bir araç olarak kullanmış. Birçok ülkeden atlayış davetleri almış ve yeni yeni coğrafyalarla tanışmış. Ancak bir dönem ciddi anlamda maddi zorluk yaşadığını söylemeden edemiyor. "Yaşı beklemeden emekli olduğum için 4 yıl boyunca maaş alamadım. Resmen yiyecek yemeğim yoktu. Bir arkadaşım İspanya'daki sevgilisinin yanına taşınmıştı, Nişantaşı'ndaki evini bana bırakmıştı. Aç, susuzdum ama Nişantaşı'nda yaşıyordum! Buna rağmen o dönemde onlarca ülke gezip, atlayış yaptım."
Yine hiç param yokken Viyana'dan atlayış için davet aldım. 'Ne olacak ya, bir şekilde Edirne'ye giderim, oradan da atarım kendimi sınırdan dışarı, otostop çeke çeke Viyana’ya varırım' diyordum. Viyana'ya gittim, derece aldım.
Peki nasıl oluyordu bu? Sorumuza bir anısını anlatarak cevap veriyor Cengiz Koçak. "Bir keresinde Viyana'dan davet almıştım. Önemli bir etkinlikti. Oraya mutlaka gitmeliydim, ama hiç param yoktu. Evde internetim yok diye Nişantaşı'ndaki kafelerden internete giriyordum. Öyle bir günde karşımda oturan bir kadın, arkadaşımla yaptığım telefon görüşmesine kulak misafiri olmuş. Arkadaşıma, 'Ne olacak ya, bir şekilde Edirne'ye giderim, oradan da atarım kendimi sınırdan dışarı, otostop çeke çeke Viyana'ya varırım' diyordum. Zaten yeşil pasaportum vardı, vize sorunum yoktu. Kadın bunları duydu. 'Hiç paran yoksa nasıl gideceksin Viyana'ya?' dedi. 'Ben giderim, hatta inanmıyorsan ver telefonunu, oradan sana fotoğraf atarım madalyayla!' dedim. Sonra biraz hikayemi anlattım. Kadın etkilenmiş olacak ki bana Viyana'ya gidiş-dönüş bileti aldı. Ben de ona 'Bak gördün mü, sana gideceğim demiştim!' dedim. Viyana'ya gittim, derece aldım. Döndüğümde madalyayı o kadına hediye ettim. Zaten ben hiçbir madalyayı taşımam, hep hediye ederim. Ne yapayım madalyayı? Zaten onları koyacak bir evim de yok ki!"
Askeri Kariyer
1992 – Askeri okuldan mezun oldu.
1992 – 2000 Kayseri Hava İndirme Tugayında;
Komando Tim Komutanlığı,
Paraşüt Eğitmenliği,
Kayak Eğitmenliği,
Atlatıcı öğretmenlik görevlerini yaptı.
2012 yılında Nato Kolordusundaki görevi esnasında 20 yıllık görev süresini doldurdu ve emekli oldu.
Yurt Dışı Kariyeri
1993 – Irak’ta görev yaptı.
1998 – Makedonya’da görev yaptı.
2000 – İngiliz Ordusu Piyade Okulunda özel eğitim aldı.
2002 – Amerika Birleşik Devletleri Astsubay Akademisini dereceyle bitirdi.
2003 – Bosna Hersek’te görev yaptı.
2005 – Afganistan’da görev yaptı.
Sporcu Kariyeri
1991 – İlk paraşüt atlayışını yaptı.
1993 – Atlatıcı Öğretmen ve Yer Ekip Komutanlığı kursunu bitirdi.
1995 – Askeri Serbest Paraşüt Kursunu bitirdi.
1997 – Türk Silahlı Kuvvetleri Paraşüt Milli Takımından çağrıldı.
1998 – 25.000 feet irtifadan oksijen tüpü kullanmaksızın atlayarak Türkiye rekorunu kırdı. (Dünyanın hala ikinci en iyi derecesidir)
1998 – Türk Milli Paraşüt takımından çağrıldı.
1997 – 2011 yılları arasında dönüşümlü olarak her iki takımda toplam 5000 atlayış yaptı ve hem ulusal hem de uluslararası şampiyonalarda Türkiye’yi temsil ederek çeşitli madalyalar aldı. (Birleşik Arap Emirlikleri, Belçika, Hırvatistan, İsviçre, Hindistan, Suriye, Rusya, Almanya, Kanada, İspanya)
2011- Kemaliye’deki Karanlık kanyona yaptığı atlayışla Base Jump’a başladı.
2012 – Yamaç paraşütü ve Speed Fly’la uçmaya başladı.
2012 – Bina atlayışını Slovakya’da (Ufo restoran) Anten atlayışını Bulgaristan’da, Köprü atlayışını Türkiye’de ve uçurum atlayışını Avusturya’da yaparak uluslararası base numarası alan ilk Türk ünvanını aldı. (Base #1789)
2012 – Türkiye’nin ilk Gyrocopter atlayışını yaptı. .
2013 – Probase organizasyonunun Viyana’daki Base Jump Dünya Şampiyonasına davet edildi, katıldı ve 4. oldu
2014 – Türkiye’nin ilk anten atlayışını yaptı. .
2014 – Probaser 2014 ismiyle TRT HD de kendisi hakkında iki bölümlük belgeseli yayınlandı. (Teaser)(Bölüm 1)(Bölüm 2)
2014 – Dünyanın ilk cami minare atlayışını yaptı. .
2014 / 2015 – TRT 4K icin yapılan ve “Dünyayı geri sayanlar” ismiyle çekimleri sürmekte olan 5 bölümlük kendi belgeseli için ;
Türkiye’nin ilk Rope Swing’ini yaptı.
Dünyanın en yüksek salıncağından (1000 metre) atlayış yaptı.
Akdeniz’in en yüksek binası Mersin’deki 52 katlardan atladı.
Dünyanın ilk obruk atlayışını Mersin’deki çıkışı olmayan Cehennem çukuruna yaptı ve yer altında da serbest düşüşü tecrübe etti. .
Kapadokya’da sıcak hava balonundan atlayış yaptı.
2015 – Kaymakamlık tarafından davet edildiği Şemdinli’deki şenliklerde Güneydoğu Anadolu bölgesinin ilk Base Jump atlayışını yaptı ve büyük ilgi gördü. .
2015 – Ölüdeniz Airgames’te yaptığı havada paraşüt değiştirme gösterisi haber olunca, Beyaz Show’a konuk olarak davet edildi. .
2015 – James Bond filmlerinin İran’li unlu dublörleri Arsha Aghdasi ve Mahsa Ahmadi’ye Base Jump eğitimi vermek üzere İran’a davet edildi. Base Jump eğitimi esnasında kendisinin ve Iran’in ilk vinç atlayışını yaptı.
2015 – Slovenya’daki Avrupanın en yüksek fabrika bacasından atladı. .
2015 – Bulgaristan’daki Prohodna mağarasına atlayış yaptı. .
2015 – Ankara’da yıkım kararı verilen Cumhuriyet Kulesinden atlayış yaptı. . .
2015 – Turkiye’nin ilk yelkenkanat atlayışını yaptı. .
2015 – Dünyadan sadece 10 kisinin davet edildiği Kolombiya’da düzenlenen Dünya Base Jump şampiyonasına katılarak 3.lük kupasını aldı. .
2015 – Gazeteci yazar Hulki Cevizoğlu’nun sunduğu Ulusal özel programına hayat, Base jump ve extreme sporlar hakkında konuşmak üzere davet edildi. .
2016 – Gezgin bir Base Jumper olarak konuşmak uzere Letonya Universitesi tarafindan Riga’ya davet edildi.
2016 – Fethiye’de bulunan dünyaca unlu Kelebekler vadisinin ilk Base Jump atlayışını yaparak ulusal basının ilgi odağı oldu. . , .
2016 – James Bond’un İran’li dublörü Arsha Aghdasi’nin eğitmeni olarak davet edildiği Iran’in Kish adasında, İran televizyonlarında yayınlamak üzere “İkiz Kuleler”den atlayış yaptı.
2016 – Erdal Akkuş ve Ali Es’le birlikte Kelebekler vadisinde, Butterfly Base Cup organizasyonunun düzenlenmesinde etkin rol aldı. .
2016 – Atölye İstanbul tarafından düzenlenen “Risk” temalı Creative Mornings etkinliğine konuşmacı olarak davet edildi. .
2016 – TedX Reset’in düzenlediği Cesaret konulu konferansa, konuşmacı olarak davet edildi. .
2016 – “Yüksek Şeyler Arıyorum” ismiyle başlattığı uzun soluklu projesi için evini kapattı minivanıyla yaşamaya başlayarak göçebe hayata geçiş yaptı.
“Yüksek Şeyler Arıyorum” projesi kapsamında
2016 – Erzurum’un Uzundere ilçesinde Türkiye’nin en yüksek uçurum atlayışını yaptı.(UDOSK Exit 299 metre) .
2016 – Samsun Şahinkaya Kanyonunda yaptığı atlayışla daha önce kendisine ait olan en yuüksek uçurum atlayış rekorunu kırdı. (Nomad / Göçebe Exit 324 metre) ., ., ., .
2016 – Türkiye’nin ilk Parasailing atlayışını yaptı. .
2016 – İzmir’de bulunan Folkart Towers’tan İzmir’in ilk bina atlayışını yaptı ve CNN Türk ana haber bültenine canlı yayın konuğu oldu. ., .
2016 – Red Bull Türkiye’nin ilgisini çeken Cengiz Koçak röportajı, Red Bull websitesinde büyük ilgi gördü. .
2017 – İTÜ, Dokuz Eylül ve Osmangazi Üniversitelerine konuşmacı olarak davet edildi.
2017 – Anadolu Ajansınca yayınlanan “Önüne çıkan her şeyden atlıyor” hikayesiyle birçok haber kanalına konu oldu. .
2017 – “Önüne çıkan her şeyden atlıyor” haberi websitelerine de konu oldu. .
2017 – Boyabat Kırk Kızlar kayasından atlayış yaparak basının ilgi odağı oldu. ., ., .
2017 – TRT Spor Dürüst Oyun programına canlı yayın konuğu oldu ve kendini, sporunu, yaklaşan Falcon Fest organizasyonunu anlattı. .
2017 – Yaban Tv’de yayınlanan “Zirveyi Zorlayanlar” programına konuk oldu. .
2017 – Amerika Birleşik Devletleri Kaliforniya eyaletine giderek dünyanın en iyi pilotlarından wingsuit eğitimi aldı. .
2017 – 19 Mayıs haftasında Samsun Şahinkaya Kanyonunda Samsun Büyükşehir Belediyesi tarafından desteklenen ve kendi projesi olan FALCON FEST’i organize etti.
2017- Daha önce Boyabat’taki ilk atlayışını yaptığı Kırk Kızlar kayasında Kırk Kızlar Kırk Atlayış festivalini organize etti. .
2017 – Açık Radyo’da Alper Dalkılıç ve Elena Polyakova tarafından hazırlanan haftalık Yeter ki İste programına konuk oldu.