Güncelleme Tarihi:
17 yaşındaki lise öğrencisi Münevver Karabulut'u başını keserek öldüren ve 24 yıl hapis cezası alan Cem Garipoğlu, Silivri’de 5 No'lu L Tipi Kapalı Cezaevi'nde yaşamına son verdi.
Cem Garipoğlu'nun cesedi, savcılığın incelemesinin ardından Adli Tıp Kurumu'na gönderildi.
Garipoğlu'nun cesedi, infaz koruma memurları tarafından sabah 08.00'de, tek başına kaldığı 3'lü koğuşunda bulundu. Cezaevi savcılığının yaptığı incelemenin ardından Garipoğlu'nun cesedi, saat 13.50 sıralarında cenaze aracına konuldu.
Jandarma eşliğinde Silivri Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi'nden çıkarılan cenaze, saat 14.30 sıralarında Adli Tıp Kurumu'na getirildi.
Cenaze aracı ve çevresinde Garipoğlu'nun yakınlarında kimsenin olmadığı görüldü.
Garipoğlu'nun Silivri 5 No'lu Cezaevi'nde 3'lü koğuşta tek başına kaldığı, kamera sisteminin ise koğuşun ortak avlusunda bulunduğu belirtildi. Kamera görüntülerinde yapılan incelemede, koğuşa kimsenin girmediği görüldü.
Koğuşun en son 02.00'de kontrol edildiği, ilk incelemelerde olayın 02.00 ile 08.00 arasında olduğu tespit edildi.
AVUKATI İLK KEZ KONUŞTU
Münevver Karabulut cinayeti davasında Cem Garipoğlu'nun avukatlığını yapan Aytekin Kaya, müvekkilinin ruh sağlığının bozuk olduğunu en başından beri söylediklerini belirtti.
Kaya, olayın henüz çok sıcak olduğunu, savunmalarında da Garipoğlu'nun akli dengesinin bozuk olduğunu belirttiğini söyledi.
Avukat Aytekin Kaya, çok üzgün olduğunu ifade ederek, “Adli Tıp Kurumu'da Cem Garipoğlu'nun ruh sağlığının bozuk olduğunu ancak kişinin ceza ehliyetinin olduğu şeklinde rapor vermişti. Burada da bir çelişki vardı zaten. Başından beri biz bu durumu anlatmıştık. Cem Garipoğlu'nun ruh sağlığının bozuk olduğunu en başından beri biz söyledik ve bu olay yaşandı. Demek ki ruh sağlığı bozuk bir insan başkasını öldürebiliyorsa kendisini de öldürebiliyormuş” dedi.
Soruşturma evresinde üstün körü bir inceleme yapıldığını söyleyen avukat Kaya, Garipoğlu'nun intihar etmesinin trajik bir olay olduğunu da söyledi.