Cebinde mi getirsin

ANADOLU’da AKP’li birçok belediye, içki ruhsatlarını iptal yoluna giderken, AKP’li Beykoz Belediyesi’nin sosyaltesislerinde içki servisi veriliyor. Yasakçı zihniyete karşı olduğunu söyleyen Beykoz Belediye Başkanı Muharrem Ergül, ‘Tüccar gibi düşünüp, bölgeme para girmesini sağlamak zorundayım’ diyor. Beykoz’un ‘turizm bölgesi’ özelliğini dikkate alacaklarını belirten Ergül, mevcut içki ruhsatlarının hiçbir şekilde iptallerinin sözkonusu olmadığını, yeni ruhsat verirken de, yönetmelik gereği okul ve camiye 100 metre dışındaki yerleri turizm bölgesi olarak değerlendireceklerini söylüyor.

BEN İÇMEDİM

‘Bırakın içkiyi, hayatımda hiç kola bile içmedim’ diyen Başkan Ergül, İstanbul’a çok farklı kültür, din ve milliyetteki insanların geldiğine dikkat çekerek, ‘Ben böyle bir yasağın konulması taraftarı değilim’ diyor. Yerel yöneticiler olarak, toplumun her kesimine hassasiyetle yaklaşmaları gerektiğini ifade eden Başkan Ergül içki yasağıyla ilgili düşüncelerini şu sözlerle özetliyor:

‘Yarın Boğaz’a gelen insanlara birileri ‘Sadece şu balığı, şu salatayı yiyeceksiniz’ diyebilir mi? İstanbul’a geçen yıl 3.5 milyon turist geldi. Beykoz turistlerin yoğun olarak geldiği bir yer. Gelenlere, ‘Şişeleri cebinizde getirin mi’ diyeceğiz. Ben tüccar gibi düşünüyorum. Bu insanları Beykoz’a getirtmeli ve Beykoz’da para harcatmalıyız. 2010 yılında da yaklaşık 30 milyon turist hedefleniyor. Bunu hedeflerken bir taraftan da yasaklamaların doğru ve şık olmadığını düşünüyorum. 30 milyon insanı getireceksiniz, ‘Burada içki içmeyin’ diyeceksiniz. Böyle şey olmaz. Tabi ki her yer içkili olmaz ama her yer de içkisiz olmaz. Toplumun ihtiyaçlarına göre buraları dizayn etmek gerekir.’

SOKAKTA İÇER

Başkan Ergül, umuma açık yerlerde toplumdaki değerleri düşünerek özenli davranılması gerektiğini belirtirken, ‘Şayet içkili yerleri yapmazsanız, parklar, bahçeler, deniz kıyıları sarhoş dolar. Çünkü toplumun bu da bir ihtiyacı ve bu ihtiyacını bir yerde görecek. Dikkat ediyorum, içkili yerler azaldıkça sokaklarda, çocuk parklarında, korularda içki içen insanların sayısı artıyor’ dedi. İçki içmenin doğruluğu ya da yanlışlığını tartışmadığını söyleyen Ergül, ‘Yerel yöneticiler olarak toplumun her kesiminin haklarını korumamız gerekiyor’ diye konuştu.

AKP’li başkanın tesisi

Beykoz Belediyesi tarafından işletilen Belediye Sosyal Tesisleri BEYTAŞ’ta günün her saatinde müşterilere garsonlar tarafından içki servisi yapılıyor. Deniz kenarında Boğaz’a karşı balığının yanında rakısını yudumlamak isteyenlerin uğrak yerlerinin başında gelen BEYTAŞ’a gelen müşteriler, önlerindeki mönüden, rakıdan şaraba, biradan kolaya arzu ettikleri içeceği seçebiliyorlar.

Öğretmenevinde serbest

İstanbul’daki Polis Evleri, Hakim Evleri, Ordu Evleri ve Öğretmen Evleri’nde içki serbest. İstanbul Milli EğitimMüdürü Ömer Balıbey, öğretmenevlerindeki uygulamanın il milli eğitim müdürlerine bağlı olduğunu söylerken, ‘İl Milli Eğitim Müdürleri kendi illerindeki öğretmenevlerinde yönetim kurulu kararıyla böyle bir sınırlamaya gidebilirler. Ancak İstanbul’da şu ana kadar böyle bir yasak kesinlikle olmadı. 17 adet öğretmen evimiz var, hepsinde isteyen herkes içkisini içebilir’ diye konuştu.

Köşkler yasak

1997’de Belediye İktisadi Teşekkülü olarak kurulan Beltur’un İstanbul’daki işlettiği tarihi köşk ve kasırlarda kuruluşundan bu yana içki yasağı var. Beltur Genel Müdürü Ertan Keleş, ‘Büyükşehir Belediyesi’yle aramızda olan sözleşmede içkinin satılamayacağına dair kesin hüküm var. Ancak sadece içki değil huzuru bozacak çeşitli maddelerde sözleşmede yasaklanmış’ diyor. Yıldız Sarayı bahçesinde Beltur’a bağlı faaliyet gösteren ancak işletmesi özelleştirilen Malta ve Çadır Köşklerinde de durum farklı değil. Benka adlı şirket tarafından özelleştirmesi alınan Malta Köşkü’nün İşletme Müdürü Ferhat Otken, ‘Belediye’yle olan sözleşmemizdeki maddede tek başına içki diye değil, keyif verici maddeler diye geçiyor. Ancak işletme olarak biz de, sınırlama olmasa dahi içki vermeyi tercih etmeyiz’ diye konuştu.

Akbıyık mağdur

SULTANAHMET’teki Akbıyık Caddesi, birkaç otel dışında sağlı sollu içkili turistik restoranlarla dolu ama hiçbirinin içki ruhsatı yok. Her an kapanma tehlikesiyle karşı karşıyalar. İstanbul Büyükşehir Belediyesi caddeyi Kumkapı, Nevizade benzeri bir eğlence merkezine dönüştürmek için altyapı çalışmaları yapmış. Yolu restoranların dışarıya masa koyabileceği şekilde düzenlemiş. Ancak son anda Eminönü Belediyesi’nin aldığı kararla proje durdurulmuş. Bir cafe sahibi, ‘Kararın uygulanması halinde turist getiren büyük otobüsler caddeye giremeyecekti’ diyor. Eminönü Belediye Başkanı Nevzat Er ise belirleyici sebebinin esnafın baskısı değil, mahalle sakinlerinin tepkisi olduğunu söylüyor: ‘Seçmen, ikinci bir Kumkapı istemedi. Mahalle sakinleri bize 400 imzayla gelince proje durduruldu.’

YARIN: BAŞKANLAR NE DİYOR?