Çeber davasında gardiyanların ihracı istendi

Bakırköy Adli Yargı İlk Derece Mahkemesi Adalet Komisyonu Başkanlığı, Engin Çeber'in öldürülmesi davasının görüldüğü Bakırköy 14. Ağır Ceza Mahkemesi'ne Adalet Başmüfettişi Mustafa Güntin ve Adalet Müfettişi İsmail Tandoğan'ın hazırladığı inceleme ve soruşturma raporu ile disiplin kararı yazısı gönderdi. Raporda, Bakırköy Cumhuriyet Başsavcısı Mustafa Adagül, Cumhuriyet Başsavcı Vekili Mehmet Salih Sol, Cumhuriyet Başsavcıları Ali Savari, Cevdet Doğan, Remsi Başkaya hakkında, soruşturma yapılmasına yer olmadığı’ belirtildi.

İnfaz ve koruma başmemurları Yavuz Uzun, Nevzat Kayım, Selahattin Apaydın, Nihat Kızılkaya ile infaz ve koruma memurları Murat Çişe, Mehmet Polat, Öncay Bozo ve Sami Ergazi hakkında, devlet memurluğundan çıkarma, Metris 1 ve 2 No’lu T Tipi Ceza İnfaz Kurumu Müdürü Halil İbrahim Demir ile 2. müdürler Yusuf Gayır, Fuat Karaosmanoğlu ve Nuri Atalay hakkında ise kınama cezalarının uygun görüldüğü anlatıldı. Raporda, 6 infaz ve koruma başmemuru ile 35 infaz ve koruma memuru hakkındada aynı ceza istendi.

Metris 1 ve 2 Nolu Ceza İnfaz Kurumu 2. Müdürü Eba Müslim Basan ile infaz ve koruma başmemuru 3, infaz ve koruma memuru 11 kişi hakkında da disiplin cezası verilmesine yer olmadığı görüşü aktarıldı. Kurum doktoru Yemliha Söylemez hakkında da kademe ilerlemesinin durdurulması cezası istendi.

Raporda, Metris 1 ve 2 Nolu Ceza İnfaz Kurumu 2. müdürlerinden Yusuf Gayır, Fuat Karaosmanoğlu, kurum doktoru Yemliha Söylemez, infaz ve koruma başmemurlarından Turan Günaydın, Nevzat Kayım, Selahattin Apaydın, Nuri Keleş, Nihat Kızılkaya ile 11 infaz ve koruma memurunun, soruşturmanın özelliği, kamuoyundaki önemi de nazara alınarak idari bir tasarrufla yerlerinin değiştirilmesi gerektiği belirtildi.

AYNI İFADELERİ VERDİLER
Engin Çeber Davası'nın 9'uncu celsesi bugün görüldü. Bir önceki celsede teknik bir arızadan dolayı ses kaydının alınamaması nedeniyle bugün görülen duruşmada bazı tanıklar yeniden olmak üzere, toplam 11 tanık dinlendi. Engin Çeber'in kaldığı B-8 Koğuşu'ndan arkadaşı Murat Gevrek verdiği ifadede tutuklu sanık Başgardiyan Selahattin Apaydın için “Engin Çeber dövülmeden bir önceki gün koğuşa gelerek ‘yarın görüşürüz’ diye bir işaret yaptı. Sonra ertesi gün Engin Çeber yine sayım için kalkmayınca 15 gardiyan bizi dışarı çıkartarak Engin Çeber'i dövdüler” dedi. Murat Gevrek, Engin Çeber'in karantinada kaldığı sırada kapı mazgalları ile dövülerek üzerine bulaşık suyu döküldüğünü söyledi. Murat Gevrek, “Dayaktan sonra Engin Çeber'i 4 kişi ellerinden ve bacaklarından tutarak revire götürdük. Revirde 45 dakika boyunca doktor bekledik. Doktor gelip baktığında ‘Beyin travması geçiriyor’ demesinin üzerine doktorun yanındaki ‘Bu ölmüş’ deyince paniğe kapıldık. Biz panik yapınca ‘yok ölmemiş’ dediler” dedi.

Hakim Nesibe Özer “Olaydan sonraki ilk ifaden neden farklı?” sorusu üzerine Murat Gevrek, “Olayın ardından koğuşa gelen müdürlerden biri ‘Ben burada yoktum, eğer burada olsaydım böyle bir olayın yaşanmasına izin vermezdim. Gelin olayı polisin ve jandarmanın üzerine atacak şekilde anlatın’ dedi. Bizim de orada can güvenliğimiz olmadığı için böyle ifade vermek zorunda kaldık. Ama arkadaşlarla bir araya geldiğimizde gerçekleri anlatmaya karar verdik ve zaten gelen Adalet Bakanlığı müfettişlerine gördüklerimizi anlattık” diye cevap verdi.

AYAĞA KALKMAYANIN SONU BU OLUR
Murat Gevrek'in ardından mahkemede dinlenen Engin Çeber'in bir başka koğuş arkadaşı Gıyasettin Şakiroğlu, “Gardiyanlar dövdükten sonra koğuşun kapısına gelen bir müdür ‘Ayağa kalkmayanın sonu bu olur’ diye bağırdı” dedi. Bu sözlerinin ardından mahkeme başkanının “Bu müdür tutuklular arasında mı?” sorusu üzerine Gıyasettin Şakiroğlu, Fatih Karaosmanoğlu'nu göstererek “En son gün zaten gardiyanlar sayıma kalabalık geldi. Dayak yaklaşık 5 dakika sürdü. Dayak sırasında kafasını duvara ve yatak demirlerine çarptı. Sonuçta gözlerimizin önünde bir insanı döverek öldürdüler, psikolojimiz bozuldu”dedi.
Duruşmada hazır bulunan tutuklu Sanık Selahattin Apaydın'ı gösteren Gıyasettin Şakiroğlu, “Selahattin Apaydın hatırlamamın sebebi ise Engin Çeber'in ensesine bayağı bir vuruyordu” diye ifade verdi. Gıyasettin Şakiroğlu'nun ardından dinlenen tanık İbrahim Kılıç da benzer ifadeler verdi.

DEMİRLE AYAKLARINA VURDULAR
Engin Çeber'in karantinadan arkadaşı Cem Çelebi, “Engin Çeber ve yanındaki arkadaşlarının işkence görmüş hali vardı. İçerde de gardiyanların kapı demiriyle ayaklarına vurduklarını gördüm. Vuranları kalabalık olduğu için teşhis edemedim” dedi. Hakimin ‘dışarı çıkarabilirsiniz’ sözlerinin ardından Cem Çelebi, “Buradakiler kurban seçildiler, Engin Çeber bana polisin ve jandarmanın da kendisine işkence ve şiddet gördüğünü söylemişti” dedi.

YER VE ENGİN ÇEBER'İN ÜZERİ ISLAKTI
Duruşmada birçok tanığın “Engin Çeber'in üzerine bulaşık suyu dökülmüştü” sözleri üzerine hakimin bu yönde sorusuna karantinadan arkadaşı Mustafa Kenan Kutay, “Gardiyanlar karantina koğuşuna geldiklerinde bizi yukarıya çıkardılar. Geri geldiğimizde yerler ve Engin Çeber'in üzeri ıslaktı, dövülmüşlerdi” diye cevap verdi.

Mahkeme heyeti Engin Çeber'in avukatı Taylan Tanay'ın tutuksuz sanık polis memurları Abdülmuttalip Bozyel ve Murat Pek'in tutuklama, müdafi taraf avukatlarının koğuşta keşif yapılması ve Engin Çeber'e ait olduğu belirtilen mektubun incelenmesi yönündeki taleplerini reddetti. Mahkeme başkanı davayla ilgili esas hakkında görüşünü açıklaması için dosyayı mahkeme savcısına gönderdi. Duruşmanın ardından basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Taylan Tanay, tutuklu sanık Fuat Karaosmanoğlu'nun Adalet Bakanlığı müfettişleri tarafından hazırlanan raporda kınama cezası almasının istenmesiyle ilgili, “Şaşırtıcı bir durum. Tanık ifadelerine göre bir numaralı sanık olan Fuat Karaosmanoğlu'nun kınama cezası alması kafamızda soru işaretleri oluşturuyor”dedi.