Güncelleme Tarihi:
ANKARA 16. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen FETÖ/PDY davasında karar çıktı. Davanın iddianamesine göre, eski istihbaratçı Enver Altaylı ve damadı Metin Can Yılmaz, ABD’de görülen Halkbank davasında itirafçı olması için MİT’in İran masasında görev yapan ve ihraç edilen Mehmet Barıner’i yurtdışına çıkarmaya çalıştı. Söz konusu planın fark edilmesi üzerine Altaylı, Yılmaz ve Barıner ile onlara yardım ettiği iddia edilen Seda Chamatzoglou gözaltına alındı.
DAMADA 12 YIL
Yargılama sürerken, damat Yılmaz’ın dosyası ayrıldı. Yılmaz hakkında geçen cuma ‘örgüt üyeliği’ suçundan 12 yıl hapis cezası verildi. Altaylı ve diğer sanıklar hakkındaki davanın karar duruşması ise dün yapıldı. Sanıklar Altaylı ve Barıner, SEGBİS ile duruşmaya bağlanırken, tutuksuz sanık Chamatoglou ise salonda hazır bulundu. Duruşmayı, Almanya Büyükelçiliği yetkilileri de izledi.
ALTAYLI’YA 23 YIL
Mahkeme Altaylı’ya ‘siyasi ve askeri casusluk’ suçundan 13 yıl 4 ay, ‘silahlı terör örgütüne üyelik’ten ise 10 yıl hapis cezası verdi. Sanık Barıner de ‘siyasi ve askeri casusluk’ suçundan 12 yıl 6 ay, ‘silahlı terör örgütüne üyelik’ten 8 yıl 9 ay hapis cezasına çarptırıldı. Tutuksuz sanık Seda Chamatzoglou için ise beraat kararına hükmedildi.
DAMADIYLA AYNI KOĞUŞTA KALMAK İSTEDİ
Mahkeme, 2 sanığın tutukluluk halinin devamına da karar verdi. Altaylı, “Sizden ricam, damadım Metin Can Yılmaz ile aynı koğuşta kalmak istiyorum. Bu konuda yardımcı olun” dedi. Mahkeme Başkanı, Altaylı’nın talebini reddetti.
GÜLEN’E MEKTUP
ANKARA Cumhuriyet Başsavcılığı’nca hazırlanan iddianamede, Enver Altaylı’nın, FETÖ elebaşı Fetullah Gülen’e gönderdiği belirtilen mektuplar da yer almıştı. İddianameye göre; Altaylı’nın FETÖ elebaşı Gülen’e yazdığı mektupta Kaşif Kozinoğlu’nun MİT içerisinde yükselmesi konusunda, “Eğer böyle bir şey olursa, Allah memleketi, devleti, Fethullah hocaefendiyi, cemaatin önde gelenlerini korusun. Bu bir felaket olur” dediği aktarılmıştı.
Altaylı’nın bilgisayarında ele geçirilen ve darbe girişiminin “senaryo” olduğu savunulan dokümana dikkat çekilen iddianamede, “Sanığın örgüt içinde karar alma mekanizması içerisinde yer aldığının kabulü gerekmektedir” denilmişti.