Güncelleme Tarihi:
Referans Gazetesi'nin haberine göre; raporda kredi daralmasının artması ve ABD mortgage piyasasındaki sorunların derinleşmesi halinde Türkiye, Letonya, İzlanda, Bulgaristan ve Romanya gibi piyasaların yaşanacak dalgalanma karşısında "en kırılgan piyasalar" olacağı belirtildi.
Kredi daralması tartışmasının merkezinde ise gelişen piyasaların 5 yıldır sıcak para kaynağı olan carry trade hareketleri yatıyor. Düşük faizli piyasalardan borçlanarak yüksek getirili piyasalara yatırım anlamına gelen carry tradeler, ağustos başında yatırımcının risk iştahının azalması nedeniyle çözülmeye başlamıştı. Ancak gerek FED'in indirime daha yakın olduğu beklentisi, gerek diğer merkez bankalarının çalkantıyı yakından takip ettiği yönündeki açıklamalar carry trade işlemlerini yeniden canlandırmaya başladı. Japon yeni dün Japonya Merkez Bankası'nın (BOJ) faiz artırmayacağı spekülasyonları ile 16 para birimi karşısında değer kaybetmeye başladı.
BOJ faiz artırsa bile carry trade sürecek
Bir hafta öncesine kadar "FED'in faiz indirimine gitmesi bizim de indireceğimiz anlamına gelmez" diyen BOJ'un faiz artırımına gitme olasılığı dün açıklanan şirket harcamalarındaki beklenmedik düşüşle iyice azaldı. Yılın 2'nci çeyreğinde şirketler tarafından yapılan sermaye harcamalarının toplam harcamalara oranı yüzde 5,7 düzeyine kadar düşerek yüzde 10,3'lük beklentinin oldukça aşağısında kaldı. Yılın ilk yarısında şirketlerin yaptıkları harcamaların yüzde 14,2'sini sermaye harcamaları oluşturuyordu. Son açıklanan rakamların büyüme hızında yavaşlamaya işaret ettiği ve BOJ Başkanı Toşihiko Fukui'nin durgunluk döneminden daha yeni çıkan Japon ekonomisini daha da zor duruma düşürecek bir faiz artırımı kararı alması ihtimali artık iyice zayıfladı.
BOJ'un son gelen çekirdek enflasyon verileri karşısında faiz artırmak için bir telaşı olmadığuını söyleyen 4Cast Gelişen Piyasalar Sorumlusu Nicholas Kennedy'ye göre 2'nci çeyrekte büyümenin yavaşlaması beklenen Japonya uzun bir süre daha faizlerde mola verecek. Referans'a konuşan Kennedy bu açıdan bakıldığında carry trade hareketlerinin kısa vadede hızlanabileceğini vurguladı. "Japonya faiz artırsa bile yen hala euro ve dolar karşısında ucuz olduğu için carry trade'in sonu anlamına gelmez." diyen Kennedy, Türkiye gibi hem nominal hem de reel faizlerin çok çekici olduğu piyasalarda carry trade'in yeniden hareketleneceğini savundu.
Son haftalardaki çalkantının gelişen piyasalarda ucuza varlık alımı fırsatı yarattığını söyleyen Kennedy'ye göre ABD mortgage piyasasındaki krizin ABD ve küresel ekonomiyi olumsuz etkilememesi halinde yatırımcılar gelişmekte olan piyasalara yatırım yapmaya devam edecek.
Hedge fonlar Türkiye gibi piyasalara kapılarını kapamaz
Kennedy ayrıca "Türkiye'de faiz oranları zaten orta vadede Japonya'daki faiz oranlarındna bağımsız olarak yatırım çekmek için yeterince yüksek. Carry trade'i yavaşlatan faiz oranlarındaki farktan ziyade kurlarda yaşanan dalgalanmadır. Dolar/Yen paritesi ile Dolar/YTL paritesindeki hareketler de hedge fonlar gibi sermaye yoğun aktörlerin piyasalardan hızlı çekilmesinden kaynaklandı. Girişim sermayesi gibi borçla yapılan işlemlerin bu çalkantının ardından ortadan kalkmasıyla piyasalarda göreceli olarak daha istikrarlı bir dönem bekleyebiliriz. Bu da carry trade için yeniden güven inşa edebilir." şeklinde konuştu. Bir ay önce piyasalarda yaşanan hızlı düşüş sırasında panik satışları yaparak çalkantıyı daha da derinleştiren hedge fonlar ise yendeki bu düşüş karşısında yeniden carry trade yatırımları yapmaya başlayabilir. Hedge fonların Türkiye piyasasında bu yıl ciddi kârlar sağladığına dikkat çeken Kennedy "Hedge fonlar son çalkantıda biraz zarar görseler de gelişen piyasalardaki fırsatlara kapılarını kapamayacaklar. Bunun için 2006'daki mayıs/haziran çalkantısında yatırımcıların nasıl hemen geri döndüğüne bakmak yeterli olur" diye konuştu. Bloomberg haber ajansına konuşan HSBC Bank uzmanlarından Takuma Kurosawa ise "Yeni satmak artık kolaylaşıyor, hedge fonlar kademeli olarak carry trade işlemlerine geri dönüş yapabilir" şeklinde konuştu.
Japon yeni artırım yok söylentisi ile düşüşte
ABD ile piyasaları ortak izleme kararı alan Japonya merkez bankasının faiz artırımını erteleyebileceÄŸi spekülasyonları yenin dün 16 para birimi karşısında deÄŸer kaybetmeye baÅŸlamasına neden oldu. BOJ'un faiz artırımına gitmeyeceÄŸi spekülasyonları ile Yeni Zelanda Doları karşısında 81,23 seviyelerinden 81,60 seviyelerine gerileyen Japon Yeni, euro karşısında da 157.79 seviyelerinden 158.15 seviyesine kadar düştü. Son dönemde küresel yatırımcının yüksek faizli geliÅŸmekte olan piyasalar gibi yüksek riskli alanlara yatırım yapmamaya baÅŸlaması ile çözülmeye baÅŸlayan carry trade hareketleri ise yendeki düşüşle birlikte yeniden hız kazanabilir. Yüzde 0,25 düzeyindeki aşırı düşük faiz oranını önümüzdeki sene emekliye ayrılmadan kabul edilebilir bir düzeye çıkarmayı hedefleyen BoJ BaÅŸkanı ToÅŸihiko Fukui dün gelen ÅŸirket harcamalarına iliÅŸkin beklentinin altındaki veriler karşısında faiz artırımını bekletmek durumunda kalabilir.Â
2007'nin ilk çeyreğinde yen borçlanması 1 trilyon dolar
Carry trade, son 5 yıldır süren küresel likidite bolluÄŸu döneminde özellikle geliÅŸmekte olan piyasalar için ciddi bir sıcak para kaynağı olmuÅŸtu. Bu ülkelerin borsalarında yaÅŸanan çıkışlarda da carry trade hareketlerinin önemli bir payı vardı. Dünya merkez bankalarını gözeten Bank of Settlements (BIS) tarafından yapılan açıklamaya göre para piyasalarında spekülatif tahminler için en fazla kullanılan para birimleri Japon Yeni ile Ä°sviçre Frangı oldu. 2007 yılında yen üzerinden yapılan toplam borçlanma 1 trilyon 50 milyar dolar olurken, Ä°sviçre frangı üzerinden yapılan borçlanmalar da 678 milyar doları buldu. Yani bu para birimleri üzerinden yapılan 2 trilyon dolara yakın bir para baÅŸta geliÅŸmekte olan piyasalar olmak üzere yüksek riskli yatırım alanlarına aktı. Â