Carlos Saura İstanbul'da
Güncelleme Tarihi:
İstanbul Kültür ve Sanat Vakfı'nın düzenlediği 21.Uluslararası İstanbul Film Festivali, bu yıl da ünlü konukları ağırlıyor. Festivalin ilk konuğu Carlos Saura. İspanyol yönetmene 12 Nisan'da Emek Sineması'ndaki açılış töreninde Yaşam Boyu Başarı Ödülü verilecek. Saura, 13 Nisan'da da The Marmara Oteli'nde "Saura Sineması Üzerine Konuşuyor" konulu toplantıya katılacak.
1991 yılında Saura adına bir toplu gösteri düzenleyen ve geride kalan yıllar boyunca ünlü yönetmenin toplam 15 filmine programlarında yer veren İstanbul Film Festivali, en son olarak "Tango" adlı yapıtını, 1999'da Festival'in açılış filmi olarak göstermişti.
Geçen yıl, Bunuel, Dali ve Lorca'yı biraraya getiren "Buñuel y la mesa del rey Salomón" adlı son filmiyle gündeme gelen Saura, filmlerinde genel olarak İspanyol kültürünün temel taşlarına eğildi.
Sanat yaşamına fotoğrafçı olarak başlayan sanatçı, mühendislik eğitimini yarım bırakarak sinemaya yöneldi. 1957'de yönetmenlik diploması aldıktan sonra, üniversitede dersler vermeye başladı ve bu işini 1963 yılında Franco'nun siyasi baskıları sonucu görevinden uzaklaştırılana kadar sürdürdü.
1959'da tamamladığı Los Golfos (Sokak Serserileri) adlı filminde Madrid'in kenar mahallelerindeki yoksulların yaşamına toplumcu bir gözle yaklaşarak bir tür İspanyol Yeni Gerçekçiliği yaratmaya çalıştı.
Ardından çektiği La Caza (Av/1965), La Prima Angélica (Kuzin Angelica/1973), Cría Cuervos (Besle Kargayı/1975) gibi filmleriyle Berlin ve Cannes film festivallerinde çeşitli ödüller kazandı.
Ayrıca 1979 tarihli filmi Mamá Cumple Cien Años (Annemiz 100 Yaşında/ 1979) aynı yıl Oscar'a aday gösterildi.
Saura, 1981 yılında da Deprisa, Deprisa (Çabuk, Çabuk) ile yine Berlin'den Altın Ayı Ödülü'yle döndü. Birkaç sezon önce sinemalarda gösterilen ve ünlü ressamı konu alan "Goya" adlı filmi ise, Montreal Film Festivali'nde Sanatsal Başarı ödülünün sahibi oldu.
Saura'ya dünya çapında şöhret getiren filmler ise, flamenko dansçısı ve koreograf Antonio Gades'le birlikte yaptığı, tam anlamıyla İspanyol dans biçimlerine adadığı filmler oldu: Bodas de Sangre (Kanlı Düğün/1981), Carmen (1983) ve "El mor Brujo (Büyülü Aşk/1985).
Daha sonraki iki dans filmi, Festival kapsamında izlenen "Sevillanas" (1992) ile onun devamı olan "Flamenco" (1995), öyküyü tamamen bir yana bırakarak yalnızca koreografi üzerinde yoğunlaşmış ve ortaya, Endülüs'ün zengin çingene mirasından derlenmiş göz kamaştırıcı bir dans ve müzik resmi geçidi çıkmıştı.
Carlos Saura 13 Nisan Cumartesi günü saat 11.00'de The Marmara Oteli'nde düzenlenecek olan "Saura Sineması Üzerine Konuşuyor" başlıklı toplantının da konuğu olacak. Toplantı basın mensupları, üniversite öğrencileri ve tüm sinemaseverlere açık olacak.
21. Uluslararası İstanbul Film Festivali ile ilgili ayrıntılı bilgi için:
http://dosya.hurriyetim.com.tr/filmfestivali/