Çapraz hayatlar

Güncelleme Tarihi:

Çapraz hayatlar
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 28, 2011 12:19

Her geçen gün biraz daha ilerleyen teknolojiyle gerçekleştirilen çapraz böbrek nakli ameliyatıyla birçok böbrek hastasının hayatı kurtuluyor. İşte bunun son örnekleri...

Haberin Devamı

İlki eşiyle dokuları uyuşmasına rağmen böbreğini bir başkasına vererek üç kişinin hayatını kurtaran Duran Aksoy. İkincisi İzmitli Adalı ailesi ile Konyalı Ceylan ailesinin erkekleri, çapraz nakil yöntemiyle böbreklerini birbirlerinin eşine bağışladı. Üçüncüsü ise Van’da silahlı çatışmanın arasında kalan ve böbreğine kurşun isabet eden Turhan Dönmez ile 3 yıldır diyalize bağlı yaşayan Afyonkarahisarlı diş teknisyeni Orhan Kılıç’a yakınlarından çaprazı böbrek nakli yapılacak.

 

AKSOY, BAĞIŞLADIĞI BÖBREKLE ÜÇ KİŞİYE HAYAT VERDİ

Eşiyle dokuları uyuşmasına rağmen böbreğini bir başkasına veren Duran Aksoy, çapraz nakil sayesinde eşiyle beraber üç kişiyi yaşama bağladı.

Haberin Devamı

Göztepe Medical Park Hastanesi Organ Nakil Merkezi Bölüm Başkanı Doç. Dr. Serdar Kaçar, konuyla ilgili yaptığı açıklamada, böbrek nakillerinde kan gruplarının etkili olduğunu belirterek, özellikle çapraz nakil yapılma ihtimali durumunda bu kriterin önemli olduğunu söyledi.

Türkiye'de böbrek hastalarının büyük çoğunluğunun çapraz nakil konusundan bilgisiz olduğunu ve böbrek nakli konusunda gereksiz endişeler taşıdığını anlatan Kaçar, Türkiye'deki 70 bin böbrek hastasının sadece 22 bininin Sağlık Bakanlığına kayıtlı olduğunu ifade etti.

Kaçar, Bakanlığa başvuran isimlerin kaydedildiği ve birbirleriyle çapraz nakil için karşılaştırılabileceği bir veri tabanı olmadığını, böyle bir sisteme ihtiyaç duyulduğunu aktararak, şöyle devam etti:

“Çapraz nakil uygulaması önemli bir uygulamadır. Bu uygulama sayesinde şimdiye kadar 19 hastamızı kurtardık. Alıcı ve verici ikililerini birbirleriyle buluşturup ikna ediyoruz ve böylece her iki çiftten böbrek nakline ihtiyacı olan kurtuluyor. Bu çapraz nakil bazen üçlü bazen ise dörtlü oluyor. Burada üçlü yaptık. Duran bey ve eşi bize geldiğinde, Duran beyin eşine böbreğini verebilmesi için bütün kriterler uyuyordu. Burada önemli olan Duran beyin eşine böbrek verebilmesi ihtimali varken, her türlü kriteri uygunken, başkalarıyla çapraz nakil uygulamasına girmesidir. O böbreğini bağışlamasaydı, diğer iki kişinin alıcı ve vericileri birbirlerine hiçbir şekilde böbreğini veremiyordu. Canlı vericisi olup kan grubu uymayan kimseler bize başvurursa çok kısa sürede uygun bir verici bulabilirler.”

“YETER Kİ VERİCİN OLSUN, SANA UYGUN VERİCİ BULURUZ”

Hastanenin Organ Nakil Bölüm Koordinatörü Dr. Süleyman Tilif de kendilerine gelen hastaları kayıt altına aldıklarını, daha sonra bu kişiye çapraz nakil yapabilecekleri birisini bulunca, verici ve alıcıları bir araya getirdiklerini söyledi.

İki vericinin birbirlerinin alıcılarına böbreklerini verdiğini aktaran Tilif, böylece her iki aileden böbrek nakil ihtiyacı olanın kurtulduğunu ifade etti.

Tilif, “Hastalarımıza 'Yeter ki vericin olsun, sen gel sana uygun bir verici buluruz' diyoruz. Türkiye'de her yıl organ yetmezliğinden ölen 10 bin insanın 8 bini böbrek yetmezliğinden ölüyor” dedi.
Böbrek naklinin diyalize göre çok daha avantajlı olduğunu anlatan Tilif, şöyle devam etti:

“Hasta, diyalize bağlı olunca haftanın en az 3 günü makineye bağlı kalmak zorunda. Ayrıca böbrek hastası kişiler, normal insanlar gibi yeyip içemiyor. Öte yandan, diyaliz, böbrek nakline göre çok daha masraflı. Böbrek nakliyle ülkemiz de kazanıyor. Yurt dışına diyaliz makineleri ve gereçleri için yıllık 2 milyar dolar ödeniyor. Biz hastalarımıza diyoruz ki 'Diyalizde ömrünüzü geçirmeyin, vericiniz varsa, gelin biz inceleyelim, uygun bir verici bulalım ve gönüllü çapraz nakli ile böbrek nakli yapalım. Böbrek nakli yaptığımız hastalarımız, normal insanın yaptığı her işi yapıyorlar. Ayrıca üretime katılıyor. Kısa sürede normal yaşantısına dönüyor. Biz sadece 3 ay, kalabalığa girilmemesi gerektiğini söylüyoruz. Kişinin bir böbreği olmasıyla iki böbreği olması arasında eğer sağlıklıysa hiçbir fark yok. Diyalize giren 70 bine yakın hasta var. Bunların 60 bini çift böbrekli. Böbreğin görevini yapması için vücutta iki veya üç tane olması gerekmiyor. Yani bir böbrek on böbreğin görevini yerine getirebilir. Yeter ki sağlıklı olsun. Ayrıca eğer sorun çıkarsa iki böbrekte de çıkıyor. Biz böbrek nakli yapmadan önce verici üzerinde tetkik yapıyoruz ve bu tetkiklerde, 15-20 yıl ötesini görebiliyoruz. En küçük bir olumsuzluk ihtimali görüyorsak almıyoruz.”

Tilif, kişinin ilerde böbrek yetmezliği hastalığına yakalanması durumunda iki böbrekli olmasının bir farkı olmayacağını, sadece böbreğin taş tutmasının tek böbrekte meydana geldiğini sözlerine ekledi.

ÇAPRAZ NAKİL

Duran Aksoy eşi Muteber Aksoy'a böbreğini vermek üzere eşiyle beraber hastaneye müracaat ettiğinde, böbrek nakline ihtiyacı olan ancak vericilerinin uygun olmaması nedeniyle uygun böbrek bekleyen hastaların olduğunu öğrendi.
Doktorların da girişimiyle vericisi Aydan Canver olan ülkü Canver ve vericisi Zemine Atılmış olan Lütfiye Atılmış ile tanışan Aksoy'a, Lütfiye Atılmış'a böbreğini vermesi durumunda böbrek nakline ihtiyacı olan üç kişiyi de kurtarabileceği söylendi.
Vericiler ikna olduktan sonra, Duran Aksoy'un Lütfiye Atılmış'a, Zemine Atılmış'ın Ülkü Canver'e, Aydan Canver'in ise Muteber Aksoy'a böbreğini vermesi kararlaştırıldı. Böylece üç aile bireyleri böbrek kardeşi oldu.
Aksoy, böbreğini vermemiş olsaydı diğer iki çift hiçbir şekilde ne kendi aralarında ne de birbirlerine böbreklerini veremiyorlardı.

“HAYATIMDAKİ EN MUTLU ANIMDI”

Böbreğini bağışlayarak üç kişiye hayat veren Duran Aksoy da hastaneye geldiğinde, doktorların kendisine iki ailenin de kendileri gibi böbrek nakli olmak için beklediğini söylediğini kaydetti.
Bunu duyduğunda eşinin bir yıldır çektiği acıların gözünün önüne geldiğini aktaran Aksoy, bu durumu bir fırsat olarak gördüğünü ve başka hayatları kurtarmanın sevincini yaşamak için çapraz nakli kabul ettiğini söyledi.
Aksoy, şöyle devam etti:

“Eşime de direkt verebilirdim böbreğimi, ancak üçlü çapraz nakil için Lütfiye Atılmış'a vermem gerekiyordu. Eşimin bir yıl boyunca diyalize girdiğini aklımdan hiç çıkaramıyordum. Vermeyi kabul ettim ve iyi ki vermişim. Bu üç kişinin sağlığına kavuşmasına sebep olduysam ne mutlu bana. Çok memnunum ve çok mutluyum. Bu teklif bana geldiğinde hiç tereddüt etmedim. Ameliyattan çıktıktan sonra onların gözlerindeki mutluluğu görünce dünyalar benim oldu. Bundan daha büyük mutluluk olmaz. Hayatımdaki en mutlu anımdı. Söyleyecek başka bir söz bulamıyorum.”

Duran Aksoy'un böbreğini verdiği Lütfiye Atılmış da şimdiye kadar çapraz nakilden haberleri olmadığını dile getirerek, “Bunu herkesin duyması lazım. Böbrek nakline ihtiyacı olan çocuklar var. Özellikle onlara yardımcı olalım. Ben hiç diyalize bağlı kalmadım, ancak yine de Allah kimseye vermesin. Duran beyden de Allah razı olsun. Çok iyi biri” diye konuştu.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!