Gülseven ÖZKAN
Oluşturulma Tarihi: Nisan 21, 2018 23:01
İstanbul Tıp Fakültesi’nin (Çapa), bölünmesine karar verilen İstanbul Üniversitesi’nden alınarak yeni kurulacak İstanbul İbn-i Sina Üniversitesi’ne bağlanması kararı tepkilere yol açtı. Fakültenin ayrılmaması için başlatılan imza kampanyasına 13 bin kişi destek verdi. Türk Tabipleri Birliği de konuyu yargıya taşıyacaklarını açıkladı.
AK Parti Hükümeti’nin 15 yeni üniversite kurulmasıyla ilgili kanun tasarısının TBMM’ye sunulmasıyla 10 köklü üniversitenin bölüneceği ortaya çıktı. İstanbul Üniversitesi de bu üniversitelerden biri. ‘Çapa hastanesi’ olarak bilinen İstanbul Tıp Fakültesi, üniversiteden ayrılarak yeni kurulacak İstanbul İbn-i Sina Üniversitesi bünyesine katılacak.
AYIRMAYIN, YENİLEYİNBu kararın ardından ‘change.org’ internet sitesinde imza kampanyası başlatıldı. ‘İstanbul Tıp Fakültesi Tarihinden Koparılmasın! #FakültemeDokunma’ imza kampanyasına dün akşam saatlerine kadar 13 bin 345 kişi destek verdi. Kampanyada, İstanbul Tıp Fakültesi’nin köklü bir kurum olduğu vurgulanarak şöyle denildi: “İki asra yakın geçmişiyle alanında lider bu fakülteyi bir başka üniversiteye aktarmak Türkiye’de sağlık tarihinin en önemli unsurlarından birini yok etmektir. Şu an dahi akademik kadrosunun büyük bir bölümünü kaybetmiş olan fakültemizin bu durumdan sonra ne halde olacağını kestiremiyoruz. Gelin bu tarihi kurumu olduğu yerde, yani Çapa’da, bağlı olduğu üniversite olan İstanbul Üniversitesi altında yenileyin.”
TABİP ODASINDAN KINAMATürk Tabipleri Birliği (TTB), tasarı yasalaşırsa yasal ve hukuksal her türlü yola başvurulacağını açıkladı. Üniversite Öğretim Üyeleri Derneği de bölünme kararlarının üniversite içinde tartışılarak alınması gerektiğini belirtti. İstanbul Tabip Odası Yönetim Kurulu da ‘İstanbul Tıp Fakültesi İsmiyle Cismiyle Yerinde Kalacaktır’ başlıklı bildiri yayınladı. Bildiride tasarının reddedilmesi ve geri çekilmesi için her türlü girişim ve eylemde bulunulacağı belirtildi.
KADROLAŞMAYI BERABERİNDE GETİRİRÜniversite Öğretim Üyeleri Derneği Başkanı Prof. Dr. Tahsin Yeşildere: “Her üniversitenin bir aidiyeti, kimliği var. Uluslararası alandaki çalışmalar üniversite kimliğiyle yapılır. Bunların aniden değişmesi bilimsel tanınırlık, mezunlar ve öğrenciler açısından sıkıntılar yaratabilir. Çünkü bir üniversiteyi bölmek yeni üniversite açmak gibidir. Bu uygulama birçok sorunu beraberinde getirir ve sorunları artırır. Uygulama kadrolaşmayı beraberinde getirir. Eğer
üniversiteler bölünecekse, Avrupa’da olduğu gibi örneğin; ‘İstanbul Üniversitesi 1’, ‘İstanbul Üniversitesi 2’ diye ayrılabilir.”
İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi ve Türk Tabipleri Birliği Başkanı Prof. Dr. Raşit Tükel: “İbn-i Sina Üniversitesi’ne bağlanmak istenmesi kabul edilemez. Hayati önemdeki böylesi kararların üniversite mensuplarına bilgilendirme dahi yapılmadan üniversite dışından alınmış olması özerk, demokratik, özgür üniversite talebimizin ne kadar haklı ve yerinde olduğunun bir göstergesi. Türkiye’nin ilk ve aynı zamanda da en köklü tıp fakültelerinden olan İstanbul Tıp Fakültesi bu yasa tasarısıyla köklerinden, tarihinden koparılmak isteniyor. Bu aynı zamanda toplumun ortak bir değerinin, bir geleneğin yok edilmesi anlamına geliyor. Fakültenin öğrencisi, öğretim elemanı, idari personeli, mezunu, üyesi ve parçası olmaktan gurur duyan, gönül bağı olan herkesin İstanbul Tıp Fakültesi’ne sahip çıkacağından ve kimliğinin yok edilmemesi için her türlü çabayı göstereceğinden, yasal ve hukuksal her türlü yolun deneneceğinden kimsenin şüphesi olmasın.”
GAZİ İÇİN 7 BİN İMZAATATÜRK’ün talimatıyla 1926’da temelleri atılan ve ilk adı ‘Orta Muallim Mektebi ve Terbiye Enstitüsü’ olan Gazi Üniversitesi de bölünecek. Gazi Üniversitesi’nin bölünme kararı da tepki çekti. Change.org’da dün akşam saatlerine kadar 7 bin 359 kişinin imzaladığı ‘Gazi Üniversitesi Hacı Bayram Veli Olmasın’ başlıklı kampanya ile üniversitenin bazı fakülte ve bölümlerinin yeni kurulacak Hacı Bayram Veli Üniversitesi’ne devredilmesine tepki gösterildi.