Çantası kolunda başbakanlık yolunda
Güncelleme Tarihi:
Danimarka halkı perşembe günü sandığa gidiyor. Anketlere göre, Sosyal Demokrat Parti Başkanı Helle Thörning Schmidt ülkenin ilk kadın başbakanı olacak. Pahalı elbise ve çantalara düşkünlüğü nedeniyle “Gucci Helle” diye tanınan 44 yaşındaki Schmidt, Hürriyet’e, “70’li yıllarda Türkler ilk kez Ishoj şehrinde gettolaşmaya başladıklarında henüz genç bir kızdım ve orada yaşamaktan mutluydum. İktidarımızda göçmenler rahat edecek” dedi.
DANİMARKA’da perşembe günü yapılacak genel seçimlerde, Sosyal Demokrat Parti’nin iktidara gelmesi bekleniyor. Yapılan son kamuoyu araştırmaları, Sosyal Demokratlar ve diğer sol partilerin 179 sandalyeli parlamentoda yüzde 52,5 oy oranı ile 92, iktidardaki Liberal Parti ve onu destekleyen sağ partiler ise yüzde 47,5 oy oranı ile 83 sandalye kazanacağını ortaya koydu. Kurulacak Sosyal Demokrat Parti-Sosyalist Halk Partisi-Radikal Parti koalisyon hükümetinde Başbakan koltuğuna oturması beklenen Sosyal Demokrat lider Helle Thörning Schmidt (44), ülkenin ilk kadın başbakanı olacak.
Yeni Sol’un sofistike yüzü
Henüz 38 yaşındayken Sosyal Demokratlar’ın en genç lideri olan ve 20. yüzyılın büyük bölümünde ülke siyasetini domine etmesine rağmen yeni binyılda iktidarı sağa kaptıran partisini hızla yenileyen Schmidt, Başbakan Lars Lökke Rasmussen’in “halk adamı” imajına karşı, merkez solun sofistike yüzü olarak parlıyor. İngiltere İşçi Partisi’nin eski lideri Neil Kinnock’un oğlu Stephen ile evli ve iki kızı var. AB uzmanı Schmidt, Hürriyet’e yaptığı açıklamada şunları söyledi:
Çokkültürlülük sözü
“14 Aralık 1966’da Rodövre’de doğdum. Kopenhag’ın güneyinde, bugün çok sayıda Türk’ün yaşadığı İshoj şehrinde yetiştim. Annem ile babamın ayrılması üzerine ağabeyim ve annemle birlikte okuluma yakın bir adrese taşındık. 70’li yıllarda Türkler ilk kez İshoj şehrinde gettolaşmaya başladıklarında henüz genç bir kızdım ve orada yaşamaktan her zaman mutlu oldum. Sovyetler dağıldığında Avrupa ülkeleri olarak birbirimize ihtiyacımız olduğunu gördüm. O yıl Sosyal Demokrat Parti’ye üye oldum. 1992’de Belçika’da AB üzerine eğitim aldım. O zaman eşim Stephen ile tanıştım. Hayatımızda en önemli şey Johanna ve Camilla adındaki iki kızımız oldu. İktidarımız, Rasmussen hükümetlerinden farklı olacak. Hem göçmenler, hem de dar gelirli insanlar rahat edecek, refahı topluma daha iyi yayacağız. Daha toleranslı, çok kültürlü, çeşitliğe önem veren bir anlayışla yöneteceğiz.”
Vergi kaçırdı mı
Schmidt, zenginlere daha yüksek vergi getirilmesini savunuyor. Geçen yıl vergi kaçırmakla suçlanan Schmidt ve kocasına yönelik bu iddia geçen hafta da tekrarlanmıştı, ama bu suçlamalar seçmeni pek etkilememiş gibi.
Başbakan Rasmussen doğru söylemiyor
2001’den beri ülkeyi yöneten merkez sağ azınlık koalisyonlarından sonuncusunun başında bulunan mevcut Başbakan Lars Lökke Rasmussen, geçen hafta Hürriyet’e yaptığı açıklamada, son dönemde ülkede göçmen karşıtı yasaların artmasında sol partileri suçlamış, “Onlar bizimle ortaklığı kabul etse aşırı sağ ile ittifaka mecbur kalmazdık” demişti. Hürriyet’e konuşan Schmidt ise ”Başbakan Rasmussen’in söyledikleri doğru değil. Biz göçmenler aleyhine kısıtlamalara karşı çıktığımız için görüşmelere katılmadık. Başbakan istese bir uzlaşma yolu bulur ve aşırı sağcı Danimarka Halk Partisi ile işbirliği yapmayabilirdi” dedi. İktidara geldiklerinde mevcut yabancılar yasasının tamamını yumuşatma gibi bir düşünceleri olmadığını belirten Schmidt, “Ancak süresiz oturma izni veya Danimarka vatandaşlığı alabilmek için göçmenlere uygulanan puan sistemini kaldıracağız. Bu durum uyumu daha da hızlandıracak. Puan sistemi, ülkemizde yıllarca yaşamış ve büyük katkıları bulunan göçmenlere zarar veriyor” diye konuştu. Schmidt, partisinin Türk kökenli adayı Yıldız Akdoğan’ı desteklediğini ve seçilmesini umduğunu da söyledi.