Güncelleme Tarihi:
O yüzdendir ki, kongre sürecinde, “Ben merkezli değil, biz merkezli bir parti” ifadesinin altını ısrarla çizdi. Siyasi kulisleri yakından izleyenler bilir ki, AK Parti eşittir Tayyip Erdoğan demektir. Ne Abdullah Gül ne Ahmet Davutoğlu ne de yıldızı parlatılacak yeni bir isim, Erdoğan’ın bilinen “lider profiline” uyar. O zaman yapılacak iş, partiyi buna uydurmaktır. Erdoğan, “Yenilenmiş, güçlü, temsil kabiliyeti olan, ortak akla değer veren bir kadro oluşturma” sözleriyle, partideki dönüşümün mesajını verdi.
Karşı kaldırıma geçiş
Senaryolar muhtelif... Çok değil, 2014 ağustosunda yapılacak cumhurbaşkanlığı seçimlerinde liderleriyle yol ayrımına gelecek AK Partililerin rüyasını, “Çankaya’ya çıpalama” oluşturuyor. Partideki bütün hesaplar, Erdoğan’ı birinci turda cumhurbaşkanı seçtirmek üzerine kurulu. Çünkü parti kurmayları ikinci turu “tehlikeli” buluyorlar.
Yani Erdoğan sadece karşı kaldırıma geçecek. (Başbakanlık Konutu ile Cumhurbaşkanlığı Köşkü arasında sadece bir cadde bulunuyor) Yeni anayasa olsa da olmasa da AK Partililerin düşü bu. Ancak, Erdoğan’ın “en kötü” senaryoları da hesaba kattığı görülüyor. Siyasette 24 saat bile çok uzundur. Erdoğan’ın Çankaya Köşkü’ne çıkma hesapları gerçekleşmezse ya da Çankaya Köşkü ile Başbakanlık Konutu arasında çatışma yaşanırsa, işte o zaman, her türlü rüzgâra karşı, AK Parti’nin “siyasi dayanıklılığı” önemli olacak. Şimdi Erdoğan, olası senaryolara karşı partisinin yere daha sağlam basması için “rot-balans” ayarı yapıyor.
İleri demokrasi!
NOT: Askeri kışlalarda bile kalmayan “basına akreditasyon” anlayışının AK Parti kongresinde arkadaşlarımıza uygulanması salonda dağıtılan “ileri demokrasi” kitapçıklarıyla müthiş bir çelişki oluşturduğunu söylemek isterim.