Caner’in azim dolu hikâyesi

CANER Ekin 1982’de devlet memurları olan Savaş ve Nursel Tekin’in ilk çocuğu olarak dünyaya geldi. Doktorlar görür görmez anladı down sendromlu olduğunu. Aileye, “Normal bir çocuk olmayacak” dendi. Aile araştırınca bu çocuklar için gerçekten “eğitimin şart” olduğunu iyice kavradı. Yaklaşık 4 yaşında, o günkü adıyla Öğretilebilir Çocukları Koruma Derneği’nin okuluna kabul edildi.

HER MADALYA YÜREKLENDİRDİ
Şimdi ki adı ZİÇEV olan Türkiye Zihinsel Yetersiz Çocukları Yetiştirme ve Koruma Vakfı’nın sözkonusu okuluna 7 yıl devam etti. Ulaşım olanakları sınırlı da olsa anne-babası her gün okula taşıdı. Okul haftanın üç günü yüzmeye götürdü. Suyu, yüzmeyi çok seven Caner hep teşvik edildi. 12-13 yaşlarına geldiğinde artık antreman yapabilir haldeydi. Önce kısa mesafe 25 metre yüzdü. Türkiye’deki yarışlarda dereceler almaya başladı. Her madalya biraz daha yüreklendirdi, kendine güvenini artırdı. Sonra da uzun mesafe yüzücüsü oldu. Babası Savaş Ekin, “Öğretilebilir düzeyde bir çocuktu. Bağımsız olarak müsabakalara gitmesi onu geliştiriyor. Sevmediği hiçbir şeyi yaptıramazsınız. Yüzmeyi çok sevdi ve başarılı oldu. 16 yaşından beri yarışlara katılıyor” diyor.

ALTINI DA, GÜMÜŞÜ DE VAR
Sayısız madalya sahibi olan Ekin’in en büyük başarılarından biri 2003’te Dublin’deki Özel Olimpiyatlar’da bir altın, bir de gümüş madalya kazanmasıydı. Ekin bir daha yurtdışına müsabakaya gitmedi ama yurtiçindeki yarışlara katılmaya ve birincilikler almaya devam etti.

TÜRKİYE’DE ROL MODEL OLDU
Caner, eğitmenleriyle spor salonları ve havuzlardaki çalışmaların yanı sıra, Fethiye Ölüdeniz’de kamp yaparak da Boğaz yarışına hazırlandı. Her gün 8-9 kilometre yüzdü. Son yarışta Caner’in parkuru 1 saat 13 dakikada bitirdiğini belirten baba Ekin, “Bir ara tamamlayamayacak mı diye endişe ettim. Ama inatçıdır, bırakmadı. Caner Türkiye’de rol model oldu” diyor.

Boğaz parkuru zordu ve başardı

CANER’in spor başarısının mimarlarından biri de önüne hedefler koyarak çalıştıran yüzme hocası Osman Akdemir. “Boğaz’da yüzerken yaşanan derinlik, akıntı, dalga, boşluk hissi down sendromlu bir çocuk için kolay değil. Ama Caner bu parkuru dördüncü kez yüzdü. Yarışa katılanların 300-400’ü tamamlayamıyor bile. Caner özel sporcular için belirlenen 5.5 kilometrelik parkuru, bir başka down sendromlu ve otizmli çocuk ile yüzdü ve bitirdi. Zihinsel engelli çocuklara bir imkân verdiğinizde çok önemli şeyleri başarabilirler. Onları evde tutmayın, eğitim kurumlarına gönderin ve spor yaptırın” diyor.