Güncelleme Tarihi:
İstanbul Yeni Yüzyıl Üniversitesi'nin (İYYÜ) 8 Mart Dünya Kadınlar Günü etkinliğine katılan Prof. Dr. Canan Karatay'ı dinlemek isteyen öğrenciler salonu doldurdu. Büyük ilgiyle Prof. Dr. Karatay'ın anlattıklarını dinleyen öğrenciler bol bol fotoğraf çekti.
ŞEKER HASTALIĞI GENETİK DEĞİLDİR
Üç beyaz rafine un, şeker, tuzdan uzak durulması gerektiğini söyleyen Prof. Dr. Karatay, "Yapılan araştırmalar gösterdi ki mısır şurubu şekeri şimdi nişasta şekeri dediğimiz bildiğimiz beyaz şekerden 7 kat daha fazla vücutta toksit etkisi bırakıyor. 7 kat daha fazla karaciğeri yağlandırıyor" dedi.
Şeker hastalığının genetik olmadığını belirten Prof. Dr. Karatay, "Annem, babam şeker hastası bende de olacak diye bir şey yok. Bu tamamen çevresel ve aileseldir. Aile içinde olması genetik olduğunu göstermez. Bu armudun dibine düştüğünü gösteriyor. Hiçbir hastalık genetik değildir. Bu hastalıklar 1980'den sonra arttı. Mantar gibi son 30 sene içinde artan hastalıklar genetik olur mu? Tabi ki olmaz." diye konuştu.
NEDEN HORLUYORUZ?
Küçük dilde biriken yağın horlamaya neden olduğunu belirten Prof. Dr. Karatay, "Niye horluyoruz çünkü ensemize, boğazımıza, gıdığımıza yağ birikiyor. Küçük dilimize yağ birikiyor. Horlamanın sebebi odur. Kiloyu verdiğimiz zaman yağlar gidince de horlamıyoruz" ifadelerini kullandı.
Prof. Dr. Karatay, her türlü ekmek, bütün şekerli şekersiz içecekler, tatlandırıcılar ve mısır şurubu şekerinin diyabet hastalığı ve kalp krizi nedeni olduğunu vurguladı.
Prof. Dr. Karatay, konuşması bittikten sonra mikrofonu eline alıp gençlerle beraber türkü söyledi, şiir okudu.