Güncelleme Tarihi:
İstanbul'da yaşayan Kamile ve Ahmet çiftinin 4 çocuğundan biri olan Ali Gökdere'ye 4 yaşında Hepatit C teşhisi konuldu. 18 yaşına kadar başka bir sağlık problemi yaşamayan Ali, bundan 3 ay önce kötüleşmeye başladı. Karnı ve ayakları şişen, çevresindeki hiç kimseyi tanımayan ve 1,5 ay hastanede yatan genç, karaciğer komasına girdi. 5 yıl önce de büyük kızlarının karaciğer nakli olduğu aile, ikinci kez aynı durumu yaşadı. Daha önce kızına karaciğerini veren baba, oğlu için verici olamayınca Ali'ye karaciğerini annesi vermek istedi ancak tiroid hastası olduğu için veremedi. Hızlı bir şekilde nakil olması gereken Ali'nin umudu, ikiz kardeşi Hacer oldu.
"O BENİM HER ŞEYİM"
Hızlı yapılan tetkiklerle, sağlıklı olduğuna karar verilen ikiz kardeşi Hacer, hiç düşünmeden kardeşi için karaciğerini bağışladı. 12 saat süren ameliyat sonucu, Ali yeniden sağlığına kavuştu. İkiz kardeşini çok sevdiğini söyleyen Ali Gökdere, “O benim her şeyim. Karaciğerini bana habersiz verdi ve sürpriz yaptı" dedi. İkiz olmanın bir ayrıcalığının 'hissetmek' olduğunu söyleyen Hacer Gökdere ise, “İnsanlara iyiyim diyor ama içindeki o duygunun daha farklı olduğunu biliyorum. Onun iyi olması beni çok mutlu ediyor" diye konuştu.
İKİZ KARDEŞİM BANA SÜRPRİZ YAPTI; ONU ÇOK SEVİYORUM
18 yaşındaki Ali Gökdere, ikiz kardeşinin ona sürpriz yaptığını söyledi. Hastane odasında da kardeşiyle yan yana duran Ali, yaşadıklarını şöyle anlattı:
“4 yaşında hastalığım fark edildi ve Hepatit C olduğumu öğrendim. Sonrasında her şey normal gidiyordu. 3 ay önce kötüleşmeye başladım. Karnım ve ayaklarım şişmeye başlayınca annem beni hastaneye götürdü. 1,5 ay hastanede yattım ve kimseyi tanımıyordum, bilmiyordum. Kızları erkek, erkekleri kız olarak görüyordum. Daha sonra buraya sevk edildim. Tekrar hastalanmışım ama hatırlamıyorum. Doktorlar durumumun çok kötü olduğunu söylemiş. Ameliyatım 12 saat sürdü. Uyandığımda ağzımda hortumlarlaydım ama her şey çok güzel geçti. Şu an buradayım ve çok mutluyum. İkiz kardeşimi çok seviyorum. O benim her şeyim. Karaciğerini bana habersiz verdi ve sürpriz yaptı."
İKİZ OLMANIN AYRICALIĞI 'HİSSETMEK'
Ali'yi en iyi kendisinin anladığını söyleyen ikiz kardeş Hacer Gökdere, “İkiz olmanın bir ayrıcalığı; hissetmek. İnsanlara iyiyim diyor ama içindeki o duygunun daha farklı olduğunu biliyorum. Son 3 ayda daha da kötüleşti. Birçok kez komaya girip çıktı. Çok korktuk. Ablam nakil olduğunda daha küçüktük, o zaman aklımız çok ermiyordu ama şimdi daha çok farkındayız. Onun durumu kötüydü ama ben iyiydim" dedi.
ONA CAN VERME ŞANSIMI DENEDİM; ÖLMESİNE İZİN VEREMEZDİM
Kardeşine can verme şansı olduğunu ve bu şansı denediğini söyleyen Hacer, “Ona bir can verme şansım vardı ve bu şansı denedim. İyi ki de denedim. Göz göre göre ölmesine izin veremezdim" diye konuştu.
"ALİ'DEN SONRA DOKTOR OLMAYA KARAR VERDİM"
Kardeşinin yaşadığı süreçlerin onu da etkilediğini ifade eden genç kız, “Ben şu an gıda okuyorum ama burada kaldığım sürece, Ali'nin halini gördükten sonra aslında doktor olmaya karar verdim. Yaşanılan şeyler seni farklı bir şey olmaya sürüklüyor. Onun iyi olması beni çok mutlu ediyor" ifadelerini kullandı.
ANNE GÖKDERE, ÜZÜNTÜDEN 15 KİLO VERDİ
3 kız ve 1 erkek çocuk sahibi anne Kamile Gökdere, üzüntüden 84 kilodan, 69 kiloya düştüğünü söyledi.
Yaşadıkları süreçte dünyalarının başlarına yıkıldığını anlatan anne, “23 yaşındaki kızım da siroz olduğu için babası karaciğerini verdi. O dönemlerde de çok zorlandık. İlk kez başımıza böyle bir şey gelmişti ama bu kadar zorlanmamıştık. O hafızasını kaybetmemişti, normaldi ama Ali kimseyi tanımadı ve hafızasını kaybetti. 15-20 gün kimseyi hatırlamadı ve sonrasında da ne dediğini hiç bilmedi. Ben de vermek istedim ama tiroid çıktığı için veremedim. Kardeşi 'ben vereceğim' dedi. Baba da vermek istedi ama olmaz dediler. Şu anda çok mutluyum. Çocuklarım çok iyi. Bir şey söylemek çok zor. Nakil olması gerektiğini öğrendiğimizde çok zordu. İnsanın dünyası başına yıkılıyor. O zamanlarda 84 kiloydum, şimdi 69 kiloyum. Allah böyle bir şeyi kimseye yaşatmasın" diye konuştu.
DAYANILMAZ BİR ACI; ŞİMDİ ÇOK MUTLUYUZ
Yaşadıklarını gözyaşları içinde anlatan baba Ahmet Gökdere ise, “Ben tekrar vermek istedim ama kabul etmediler. Kardeşi verdi, bu yüzden şimdi çok mutluyum. Yüzümüz hiç gülmedi, kendini tanımadı, yerden yere atladı. Hiç dayanamadım, dayanılmaz bir acı. Her şey çok hızlı oldu çünkü dayanacak gücü kalmamıştı. Kimseyi tanımaması bizi çok korkuttu. Çok şükür şu an iyiyiz" dedi.
HIZLI BİR ŞEKİLDE NAKİL OLMASI GEREKİYORDU
Ameliyatı gerçekleştiren Medipol Mega Üniversite Hastanesi Organ Nakli Prof. Dr. Murat Dayangaç, Ali'nin başka bir hastaneden karaciğer komasında başvurduğunu ve son dönemde karaciğer fonksiyonlarının bozulduğunu söyledi.
Çok hızlı bir şekilde nakil yapılması gerektiği için işlemlere hemen başladıklarını belirten Dayangaç, “Karaciğer koması derinleşince bizim bile beklediğimizden daha erken, geldikten 3 gün sonra nakil olması gerekti. 18 yaşında ve çok genç bir hasta. Nakil bu aile için daha da zordu. Daha önce de nakil olmuş bir ablaları var. Bazı çocukluk çağı hastalıklarında genetik testler de yapsanız tam olarak hastalığın neden kaynaklandığını bulamayabiliyorsunuz. Ailede hastalığı olmayan başka bir kardeşleri daha var. Çocukların bazısında görülmüş, bazısında görülmeyen ve nedeni bilinmeyen bir karaciğer hastalığı. Daha fazla test yapılabilirdi ama bunu yapacak zamanımız yoktu. Çok hızlı ilerlememiz gerekti. Burada canlı vericili nakil yapmak zorundaydık ve tek verici adayımız ikiz kardeşiydi. Bu durum işi daha zorlu bir hale getirdi çünkü kız kardeşte hiçbir sağlık sorunu olmadığı, karaciğerin normal olduğuna karar vermek için çok kısa bir zaman vardı. Hızlıca sonuçlara bakarak, kız kardeşinden nâkili gerçekleştirdik" ifadelerini kullandı.
1 YIL SONRA NORMALE YAKIN HAYAT SÜRECEK
Ali için zorlu dönemin geçtiğini ifade eden Dayangaç, “Ergenliğe giriş çağında nakil olan çocuklar sonraki dönemleri daha zorlu geçiriyorlar. Ergenlikle birlikte ilaç almayı bırakabiliyorlar ve bazıları karaciğerlerini kaybedebiliyor. Ali'nin bundan sonra daha sorumlu bir şekilde tedavilerini alacağından eminiz. Erken dönemde çok fazla ilaç kullanacak, sık sık kontrollere gelecek. 1 yıldan sonra bu durum daha da azalacak ve normale yakın bir hayat sürmesini bekliyoruz" dedi.