Camiye şiddet sokan çarpılır

Cumhurbaşkanı Demirel, her gezisinde olduğu gibi, Zagreb'e giderken, Ergene Uçağı'nda beraber götürdüğü bürokrat, işadamı ve gazetecilerin tek tek elini sıkıp, ‘Uğurlar olsun’ dedi. Bir ara Nazmiye Hanım, Ulaştırma Bakanı Necdet Menzir, Kültür Bakanı İstemihan Talay ve Devlet Bakanı Işın Çelebi ile bulunduğu ön kısma geçtim. Baba'ya ‘TRT-1’de Kurtul Altuğ'un programı çok güzeldi' dedim:

‘Yumağın ucunu buluncaya kadar işi kavrayamadım. İpin ucu elime geçince bastırdım’ dedi. Cuma ve Pazar günleri camilerde yapılan eylemleri hatırlatınca, bombayı patlattı:

‘‘Camiye şiddet sokan çarpılır, ayıptır günahtır...’’

Böylece, kutsal yerleri kutsal yapısı ile değerlendirip RP ve DYP liderlerine gönderme yapıyor.

Baba'nın yanından ayrıldım. Beraberindeki heyete baktım. Tanınmış işadamları, YÖK Başkanı ve bazı rektörler, Diyanet İşleri Başkanı, tarihçi ve sanatçılardan Yılmaz Öztuna, Suna Kan, Rengim Gökmen, Kutlu Payaslı, Arif Sağ ve Ziya Taşkent. En çarpıcı isimler ise Güneydoğu'nun 3 belediye başkanı; Diyarbakır'ın RP'li Belediye Başkanı Ahmet Bilgin, Şırnaklı Beşir Tatar ve Hakkari'nin CHP'li Başkanı Abdurrahman Keskin. Meslek kuruluşlarının temsilcileri; TOBB Başkanı Fuat Miras, Ankara Ticaret Odası Başkanı Ahmet Çavuşoğlu ve çeşitli illerin sanayi ve ticaret odası başkanları... Temaslar da ilginç ve yapıcıydı. Türkiye'nin Hırvatistan'daki iş olanakları ortaya çıktı. Otoyol projeleri; ki, Adriyatik Otoyolu ENKA-Bechtel ortaklığıyla inşa ediliyor, Savunma Sanayii İşbirliği, CASA uçaklarının Hırvatistan'a satışı dahil yeni bir olanak. Türk Eximbank kredisinin açılmasını Hırvatlar istiyor. Hırvatistan'ın yeniden imar ve inşasında Türk şirketlerine öncelik sağlanacak.

Bu konularda önemli ilerleme sağlandı. Asıl konu; Türkiye'nin bir dünya devleti olarak bölgedeki ağırlığı ve önemi ortaya çıktı. Hem Hırvatlar, hem de Boşnaklar, aralarındaki sorunların çözümü için Baba'ya geliyorlar ve güveniyorlar. Türkiye'nin önündeki fırsatları Baba çok iyi vurguladı.