Güncelleme Tarihi:
KUTUPLAŞTIRDI
Ankara Mamak’ta inşaatı 2012-2016 yıllar arasında tamamlanan cami-cemevi projesine ilişkin savcı Serdar Coşkun, 5 şüpheli hakkında ‘Hiyerarşiye dahil olmadan silahlı terör örgütüne yardım etmek’ suçundan dava açtı. FETÖ’nün toplumun her kesimine sızıp yönetimine alma stratejisi uyguladığı, örgütün hedef kitlelerinden birinin de Alevi İslam inancına sahip vatandaşları olduğu belirtildi. Söz konusu projenin örgütün yayın organlarında övülerek anlatıldığı belirtilen iddianamede, “Gerçekte ise projenin farklı iki inancı benimseyen kesimler tarafından kabul görmediği ve nefretle karşılandığı, farklı inanç gruplarını birleştirmek yerine çatışma ve kaos çıkardığı, cami cemevi projesinin Tuzluçayır bölgesinde birleştirici değil tersine toplumu ayırıcı ve kutuplaştırıcı bir etki doğurduğu anlaşılmıştır” denildi.
İddianamede, FETÖ’nün projenin hayata geçirilmesi için 2012 yılında Hacı Bektaş Veli Kültür Eğitim ve Sağlık Vakfı’nı kurduğu, bu vakfın Büyükkoyuncu Hizmet Vakfı’ndan Ankara Mamak Tuzlucayır’da cami-cemevinin üzerinde yapılacağı arsayı bağış yoluyla devraldığı ifade edildi. İddianamede, FETÖ’nün Aleviler üzerinde etkinlik kazanmak için böyle bir projeyi başlattığı da savunularak, “Projenin Fetullah Gülen’in isteği üzerine Alevilerden sorumlu imam Süleyman Uysal ve yardımcısı Ziya Demirel tarafından organize edildiği, Cem Vakfı Başkanı tanık İzzettin Doğan ve Ankara Şube Başkanı ölen Şahin Akıncı’nın bu işe ikna edildiği, FETÖ’nün cami-cemevi projesinin giderlerini gizlice karşıladığı” değerlendirilmesi yapıldı.
TANIK OLARAK İFADE VERDİ
Tanık olarak ifadesi alınan Cem Vakfı Başkanı İzzettin Doğan da, Fetullah Gülen’i ABD’ye gitmeden önce tanıdığını, kendisiyle birkaç defa görüştüğünü belirterek, “Bu görüşmelerde İslam, İslam’daki ihtilaflar, bu ihtilafların nasıl önlenebileceği konuları üzerinde sohbetlerimiz oldu. Bu görüşmeler mutlaka topluca yapılan görüşmelerdi” dedi. FETÖ’nün devlet kurum ve kuruluşlarda çalışan Alevi vatandaşları fişleme, işyerinde ayrımcılığa maruz kalma konularında kendilerine ulaşan bir şikâyet bulunup bulunmadığının sorulması üzerine Doğan şu yanıtı verdi:
“Bunu kesinlikle yaptıklarını düşünüyorum. Çünkü geçmiş dönemde Yargıtay Başkanlığı yapmış bir Alevi vatandaşımızın görevi bırakması hususunda üzerinde baskı kurarak görevinden uzaklaşmasını sağladıklarını biliyorum.”