Güncelleme Tarihi:
CUMHURBAŞKANI Tayyip Erdoğan, dün Haliç Kongre Merkezi’nde düzenlenen İstanbul Ticaret Odası 140. Yıl Özel Ödülleri Töreni’nde özetle şunları söyledi: “İstanbul Ticaret Odası’na gelmişken, iş insanlarımızla bazı müjdeleri paylaşmamak herhalde olmaz.
* İlk müjdemiz, hemen her üyemizi ilgilendiren çalışanlara ödenen yemek ücretlerinin vergi istisna rakamının ve yönteminin değiştirilmesiyle ilgilidir.
* Temmuz ayından itibaren çalışanlara ödenen yemek bedeli vergi istisnasını 34 liradan 51 liraya çıkardık. Yılsonunda yeniden değerleme oranına göre bu rakamı tekrar belirleyeceğiz.
* İlave bir yenilik olarak yemek ödemelerinde restoran, lokanta ve yemek kartı kullanma zorunluluğunu kaldırıyoruz. Artık çalışanlara nakden ödenen yemek bedeli tutarları da vergi istisnası kapsamına girecektir. Böylece çalışanlara daha fazla alternatif sağlıyor, işverenlerin üzerinden de işlem maliyetini kaldırmış oluyoruz.
* Bir diğer müjdemiz, çalışanlara yapılacak elektrik ve doğal gaz ödemelerinden vergi ve prim yükünün kaldırılmasıyla ilgilidir. İşverenlerin 2023 nisan ayı sonuna kadar çalışanlarına yapacakları elektrik, doğalgaz ve ısınma gideri desteklerinin 1000 liraya kadar olan kısmını hem gelir vergisinden, hem de sigorta prim kesintisinden muaf tutuyoruz.
* Yurtdışındaki inşaat projelerinde çalıştırılan işçilerimizle ilgili de bir müjdemiz var. İnşaat, bakım, onarım, montaj gibi işleri ve teknik hizmetlerde Türk vatandaşlarını çalıştıran işletmelerimiz bu kişiler için gelir vergisi ödemeyecekler. Bu uygulamayla amacımız, yurtdışında inşaat projesi yürüten firmalarımızın, kendi vatandaşlarımızı istihdam etmelerini desteklemektir.
Ülkemiz için üreten, katma değer sağlayan, istihdam oluşturan iş insanlarımızın her birine ayrı ayrı teşekkürlerimi sunuyorum.”
HAYAT PAHALILIĞINA EZDİRMEDİK
* İşçisinden memuruna, emeklisinden sosyal destekle hayatını sürdürenine kadar hiçbir vatandaşımızı hayat pahalılığının altında ezdirmedik, ezdirmeyeceğiz.
* Şimdi küçük esnaflarla ilgili de, aramızda kamu bankalarından arkadaşlarım da var. Küçük esnaflarımızla ilgili de onlara destek vermede adımlarımızı inşallah atacağız.
* Hem vatandaşlarımızı ev sahibi yapmak, hem de fahiş düzeylere çıkan emlak ve kira fiyatlarını düşürmek için toplamda 500 bin konutun, 250 bin arsanın ve 50 bin işyerinin inşasını kapsayan yeni bir kampanyayı başlattık. İnşallah seçimlerin akabinde de bu işin ikinci etabını başlatacağız. Bu kampanyanın ilk etabını oluşturan 250 bin konutun temelini de yakında atıyor, 2 yıl içinde de tamamlayıp hak sahiplerine teslim ediyoruz. * Türkiye’nin gündeminden pek çok olumsuz başlığı nasıl çıkartmışsak, enflasyonu da mazide bir hatıra haline dönüştüreceğiz. Tabii bunun öncelikli şartı ülkedeki istikrar ve güven ikliminin korunmasıdır. Bu bakımdan 2023 kritik bir yıldır.”
DEVRAN FARKLI DÖNECEK
İnşallah Karadeniz’den doğalgazı halkımıza ulaştırdığımız zaman devran çok daha farklı dönmeye başlayacak. Ekonomi programımızın araçlarını da buna göre belirliyor, işletiyor, hasılaya dönüştürüyoruz. Doğru yaptığımıza da yürekten inanıyoruz.
TV’YE ÇIKIP ‘BEN YAPTIM’ DİYENLER
ERDOĞAN enflasyonu da şubat ayından itibaren makul düzeylere indireceklerini söylerken şöyle devam etti: “Biz geçmişte bunu yaptık mı? Biz yaptık. Faizi nereye indirdik? 4.6’ya indirdik. Enflasyon 6.2’ye geldi. Bunu biz başardık. Birileri değil. Şimdi bu neticenin üzerinden kendine pay çıkarmaya çalışanlar yok değil mi? Var. Ya sen kimsin? İmzayı atan kim, sen kimsin? 6 sıfırı Türk Lirası’ndan çıkaran bu başbakan. Yani burada başbakan olur vermedikten sonra sen ne yapabilirsin ya? Çıkıp televizyon ekranlarında işte ‘ben yaptım’. ‘Ben ekonomi bakanıydım, ben devlet içinde böyle bir süreci işletiyorum.’ Peki ya bu işin başı kim? Başbakan bu işe olur vermeden sen ne yapabilirsin?”
İŞ DÜNYASINI DÜŞÜK FAİZLE YATIRIMA DAVET ETTİ
ERDOĞAN dünyadaki ekonomik gelişmelere dikkat çekerek iş dünyasına şöyle seslendi:
“Gelişmiş ülkeler dahil hiçbir devlet, eski modelin vaz ettiği şekilde davranarak ekonomisini durgunluğa sokmayı ve böylece ortaya çıkacak sosyal sorunlarla boğuşmayı göze almıyor. Kimi ülkeler enflasyon oranlarıyla mukayese edilemeyecek derecede küçük faiz artırımlarıyla vakit kazanmaya çalışırken, kimileri de bizim gibi faiz düşürerek yoluna devam ediyor. Ben şimdi buradan haber veriyorum. Diyorum ki, karşımda yatırımcılar var. Sizlere sesleniyorum. Gelin, biz başta kamu bankaları olmak üzere düşük faizle sizleri yatırıma davet ediyorum. Çünkü düşük faizle aldığımız krediyle yapacağımız yatırımlar ne yapacaktır? İstihdam sağlayacaktır. Ne yapacaktır? Üretim sağlayacaktır. Ne yapacaktır? İhracatı arttıracaktır ve cari fazlayı da lehimize döndürecektir. Biz buna var mıyız? Bu konuda kararlı mıyız? Kararlıysanız biz de sizin yanınızdayız.”
‘ÜLKEMİZ DAHA CİDDİ SINAMALARLA KARŞI KARŞIYA KALMIŞTIR’
Cumhurbaşkanı Erdoğan “Her ülke gibi biz de küresel ekonomik krizin bedellerini ödedik, ödüyoruz” dedi:
“Ama bizim ülkemiz diğerlerinden ve bilhassa gelişmiş ülkelerden farklı olarak ekonomik işleyişteki döviz ağırlığı sebebiyle çok daha ciddi sınamalarla karşı karşıya kalmıştır. Ekonomimize yönelik saldırıların çıkış noktasının çoğunlukla döviz kuru olmasının sebebi de budur. Aldığımız tedbirler, kurduğumuz mekanizmalar, sağladığımız kaynaklar ve iş dünyasının üretim, ihracat odaklı gayretleriyle bu sıkıntıyı önemli ölçüde kontrol altına aldık. Buna rağmen enerji ve emtia fiyatlarındaki aşırı yükselişler gibi istesek de etkisinden kaçınamayacağımız olumsuz gelişmeleri göğüslemek mecburiyetinde kalıyoruz. Yaptığımız fedakârlıkların bedelini alacağımızdan şüphe duymuyoruz.”