Çakıcı'ya çete suçundan 5 yıl
Güncelleme Tarihi:
Oluşturulma Tarihi: Aralık 20, 2000 00:00
Organize suç örgütü elebaşı olduğu öne sürülen Alaattin Çakıcı'nın, Fransa'dan Türkiye'ye iadesine konu iki suçtan biri olan ''cürüm işlemek amacıyla teşekkül oluşturmak ve yönetmek'' suçundan verilen 5 yıl ağır hapis cezasına ilişkin İstanbul 6. No'lu DGM'nin kararı, temyiz etmediğinden kesinleşti.
İstanbul 6 No'lu DGM'ce verilen ve Çakıcı ile 19 sanığın yargılandığı davanın temyiz istemi sonuçlandı. Çakıcı'nın temyiz etmediği hüküm kesinleşirken, Yargıtay 8. Ceza Dairesi, diğer sanıklarla ilgili hükmü gerekçeli onadı.
Yargıtay 8. Ceza Dairesi'nin gerekçeli onama kararında, şöyle denildi:
''Sanıkların hakkında, TCK'nın 313/3-4 ve 59. maddeleri uyarınca sonuçta 5 yıl ağır hapis cezasına mahkum olup hakkında kurulan bu hükmü temyiz etmeyen Alaattin Çakıcı liderliğinde, çeşitli yasadışı eylemleri gerçekleştirmek üzere örgütlendikleri ve bu amaçları doğrultusunda 29 Mayıs 1995'de işadamı Emin Cankurtaran'ın yaralanması, 3 Mart 1996 tarihinde Tevfik Nurullah Ağansoy'u öldürmeye teşebbüs ve 28 Ağustos 1996 tarihinde yanındaki iki kişiyle birlikte Ağansoy'un öldürülmesi, 12 Mart 1997'de Adil Öngen isimli kişinin aracına silahlı saldırı ve yanındaki Hüseyin Yolcu isimli kişinin yaralanması, işadamları Mehmet Kurt ve Mehmet Üstünkaya ile eski bakanlardan Cavit Çağlar ve Mehmet Ağar'la, eski milletvekillerinden Seyfi Yılmaz ve Savaş Çakıcı isimli kişilerin öldürülmelerinin planlanması ve bu eylemleri gerçekleştirmek için çeteye adam temini ile çetenin parasal ihtiyaçlarını karşılamak için başta Erol Evcil olmak üzere bazı işadamlarından tehditle haraç toplanması ve çek-senet tahsilatçılığı eylemlerini gerçekleştirdikleri anlaşılmıştır.
Bu eylemlerde kullandıkları 4 adet tabanca, bir adet Kalaşnikof tüfek ve iki lav silahının ele geçirilmiş bulunmasına göre, sanık Çakıcı liderliğindeki sanıkların önceden anlaşıp iş bölümü ve hiyerarşik bir yapı içinde süreklilik gösterecek şekilde planlı bir ortaklık ve paylaşım anlayışıyla çok sayıdaki suçları işlemek amacı etrafında birleşip, başka bir deyişle cürüm işlemek için teşekkül oluşturdukları, bu amaçla ruhsatsız silah bulundurup taşıdıkları anlaşılmış, sonuçta mahkemenin delilleri takdir ve suç vasfının tayiniile uygulamasında bir isabetsizlik bulunmamaktadır.''
ÇETE ÜYELERİNİN CEZALARI DA ONANDI Yargıtay 8. Ceza Dairesi, bu gerekçelerle sanıklar hakkındaki hükmü oybirliğiyle onadı. İstanbul 6 No'lu DGM'de yargılanan Çakıcı dışındaki sanıklardan Faruk Bayram Özarslan 2 yıl 6 ay ağır hapis ve 12 yıl 6 ay hapis, Adnan Çiçek, Sinan Zembil ve Mehmet Mustafa Bingöl'ü de 2 yıl 6'şar ay ağır hapis ve 8 yıl 4'er ay hapis cezalarına mahkum etmişti. Sanıklardan Ömer Korkmaz, 2 yıl 6 ay ağır hapis, 4 yıl 2 ay hapis, Hüseyin Ün, Hüsnü Gülen ve Ercan Bozkurt da 2yıl 6'şar ay ağır hapis ve 10 ay birer gün hapis cezalarına mahkum edilmişti.
Diğer sanıklar, Aydın Göker, Yener Üçüncü, Murat Özer, Tanju Atlıhan, İsmet Bütün, Fatih Bayata, Ali Yaşar Alan, Süreyya Cem Topaloğlu, Mehmet Korkmaz ve Ali Taşçı adlı sanıklar da 2 yıl 6'şar ayağır hapis cezasına mahkum edilmişti. Sanık Mükerrem Selçuk ise 6 ay 20 gün ağır hapis cezasına çarptırılmıştı.
Sanıklar hakkındaki mahkumiyet kararlarında, ''TCK'nın cürüm işlemek amacıyla teşekkül oluşturmak, aranan kişiyi saklamak ve 6136 sayılı Ateşli Silahlar Kanunu'na muhalefetten'' hüküm kurulmuştu. br>
İstanbul 6 No'lu DGM'ce verilen ve Çakıcı ile 19 sanığın yargılandığı davanın temyiz istemi sonuçlandı. Çakıcı'nın temyiz etmediği hüküm kesinleşirken, Yargıtay 8. Ceza Dairesi, diğer sanıklarla ilgili hükmü gerekçeli onadı.
Yargıtay 8. Ceza Dairesi'nin gerekçeli onama kararında, şöyle denildi:
''Sanıkların hakkında, TCK'nın 313/3-4 ve 59. maddeleri uyarınca sonuçta 5 yıl ağır hapis cezasına mahkum olup hakkında kurulan bu hükmü temyiz etmeyen Alaattin Çakıcı liderliğinde, çeşitli yasadışı eylemleri gerçekleştirmek üzere örgütlendikleri ve bu amaçları doğrultusunda 29 Mayıs 1995'de işadamı Emin Cankurtaran'ın yaralanması, 3 Mart 1996 tarihinde Tevfik Nurullah Ağansoy'u öldürmeye teşebbüs ve 28 Ağustos 1996 tarihinde yanındaki iki kişiyle birlikte Ağansoy'un öldürülmesi, 12 Mart 1997'de Adil Öngen isimli kişinin aracına silahlı saldırı ve yanındaki Hüseyin Yolcu isimli kişinin yaralanması, işadamları Mehmet Kurt ve Mehmet Üstünkaya ile eski bakanlardan Cavit Çağlar ve Mehmet Ağar'la, eski milletvekillerinden Seyfi Yılmaz ve Savaş Çakıcı isimli kişilerin öldürülmelerinin planlanması ve bu eylemleri gerçekleştirmek için çeteye adam temini ile çetenin parasal ihtiyaçlarını karşılamak için başta Erol Evcil olmak üzere bazı işadamlarından tehditle haraç toplanması ve çek-senet tahsilatçılığı eylemlerini gerçekleştirdikleri anlaşılmıştır.
Bu eylemlerde kullandıkları 4 adet tabanca, bir adet Kalaşnikof tüfek ve iki lav silahının ele geçirilmiş bulunmasına göre, sanık Çakıcı liderliğindeki sanıkların önceden anlaşıp iş bölümü ve hiyerarşik bir yapı içinde süreklilik gösterecek şekilde planlı bir ortaklık ve paylaşım anlayışıyla çok sayıdaki suçları işlemek amacı etrafında birleşip, başka bir deyişle cürüm işlemek için teşekkül oluşturdukları, bu amaçla ruhsatsız silah bulundurup taşıdıkları anlaşılmış, sonuçta mahkemenin delilleri takdir ve suç vasfının tayiniile uygulamasında bir isabetsizlik bulunmamaktadır.''
ÇETE ÜYELERİNİN CEZALARI DA ONANDI Yargıtay 8. Ceza Dairesi, bu gerekçelerle sanıklar hakkındaki hükmü oybirliğiyle onadı. İstanbul 6 No'lu DGM'de yargılanan Çakıcı dışındaki sanıklardan Faruk Bayram Özarslan 2 yıl 6 ay ağır hapis ve 12 yıl 6 ay hapis, Adnan Çiçek, Sinan Zembil ve Mehmet Mustafa Bingöl'ü de 2 yıl 6'şar ay ağır hapis ve 8 yıl 4'er ay hapis cezalarına mahkum etmişti. Sanıklardan Ömer Korkmaz, 2 yıl 6 ay ağır hapis, 4 yıl 2 ay hapis, Hüseyin Ün, Hüsnü Gülen ve Ercan Bozkurt da 2yıl 6'şar ay ağır hapis ve 10 ay birer gün hapis cezalarına mahkum edilmişti.
Diğer sanıklar, Aydın Göker, Yener Üçüncü, Murat Özer, Tanju Atlıhan, İsmet Bütün, Fatih Bayata, Ali Yaşar Alan, Süreyya Cem Topaloğlu, Mehmet Korkmaz ve Ali Taşçı adlı sanıklar da 2 yıl 6'şar ayağır hapis cezasına mahkum edilmişti. Sanık Mükerrem Selçuk ise 6 ay 20 gün ağır hapis cezasına çarptırılmıştı.
Sanıklar hakkındaki mahkumiyet kararlarında, ''TCK'nın cürüm işlemek amacıyla teşekkül oluşturmak, aranan kişiyi saklamak ve 6136 sayılı Ateşli Silahlar Kanunu'na muhalefetten'' hüküm kurulmuştu. br>