Çağlayan Vadisi Danıştay kararıyla kurtuldu

Aynı kararla 10 yıl önce HES yapımından kurtulan Fırtına Vadisi’nin ardından Çağlayan vadisi, bölgede kurtulan ikinci vadi oldu. Kararla vadi boyunca yapımı planlanan 16 HES projesi rafa kalktı.

Rize’nin Fındıklı ilçesi Çağlayan vadisi üzerinde yapımı planlanan HES projelerine karşı mücadele eden yöre halkı, Trabzon Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu’na başvurarak vadinin 1’inci derecede Doğal SİT alanı ilan edilmesini istedi. Kurul, 2008 yılının Kasım ayında vadiyi 1’inci derecede Doğal SİT alanı olarak tescil etti. SİT kararından sonra bölgede HES çalışmasına başlayamayan Ayen Enerji şirketi, kararın kaldırılması için Rize İdare Mahkemesi’ne başvurdu. Rize İdare Mahkemesi ise, avukatlığını Yakup Şekip Okumuşoğlu’nun üstlendiği davada, 2010 yılının Nisan ayında HES firmasının başvurusunu reddetti. Bunun üzerine firma kararı temyiz için Danıştay 6’ıncı dairesine başvurdu. Firmanın bu başvurusu da Danıştay tarafından reddedilerek, Rize İdare Mahkemesi’nin ’ret’ kararı onandı.

DANIŞTAY KARARINDA ÖNEMLİ VURGU

Danıştay kararında, Ayen Enerji firması tarafından Fındıklı’nın Abuçağlayan deresi üzerinde yapımı planlanan Paşalar Regülatörü ve HES projesinin, çevrenin topografya, bitki örtüsü çeşitliliği, ilginç kompozisyon ve peyzaj bütünlüğü, barındırdığı canlı türleri ve mevzuatta anılan konular itibariyle 1’inci derece Doğal SİT alanı olarak belirlenmesi için gerekli özellikleri taşıdığı ve bu işleme ilişkin hukuka ve mevzuata aykırılık bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddedildiğini vurguladı.

’SATILIK SUYUMUZ YOK’

Kararın açıklanmasının ardından HES’lere karşı önemli bir aşama daha katettiklerini ifade eden Fındıklı Derelerini Koruma Platformu Sözcüsü Hüseyin Acar, HES projelerine karşı Fındıklı’da sürdürülen mücadelenin, Derelerin Kardeşliği Platformu’nun ülke genelindeki örgütlenmesi ile örnek oluşturduğunu belirtti. Yaklaşık 5 yıllık mücadele süreci içerisinde, Fındıklı’nın Arılı ve Çağlayan vadilerinde yapımı planlanan toplam 16 projeden hiçbirinde bir kazma dahi vurdurmadıklarını ifade eden Acar, şunları söyledi:

"HES firmaları artık Fındıklı’da hiçbir şey yapamayacaklarını görsünler. Ne Fındıklı’da, ne bölgemizin hiçbir vadisinde ve ne de ülkemizin hiçbir deresinde bir gram dahi satılık suyumuz yoktur. Bu güne kadar olduğu gibi bugünden sonra da mücadelemizi sürdüreceğiz."

9 NİSAN’DA ANKARA’DA OLACAĞIZ

Derelerin Kardeşliği Platformu Yürütme Kurulu Başkanı Mehmet Gürkan ise, vadilerin, derelerin etrafında yaşayan köylülerin, yaylacıların, yöre insanlarının doğal yaşam alanlarından göçe zorlandıklarını ifade ederek şöyle dedi:

"Anayasa başta olmak üzere, yasalara ve hukuka aykırı işlemlerle sularımızı, vadilerimizi, topraklarımızı elimizden almaya çalışıyorlar. Yaşam mücadelesi veren bizlerin bu mücadelesi görmezden geliniyor. Yargı kararları ve yasalar yok sayılarak, HES projeleri dayatılmaya çalışılıyor. Yetmedi, yeni yasalar ve yönetmelikler çıkarılarak bizim bu mücadele gücümüz kırılmak, rant hesapları ile doğal yaşam alanlarımıza el konulmak isteniyor. Yargı bir kez daha HES savunucularına ’dur’ demiştir. Bizler yaşam savunucuları olarak bu kararların da onları durdurmayacağını biliyoruz. Bu nedenle 9 Nisan Cumartesi günü, ülkemizdeki bütün yaşam savunucularını, HES’lere karşı mücadele eden bütün vadileri Ankara Kolej Kavşağında buluşmaya ve bir kez daha bu kanunsuzlukları, hukuksuzlukları ve bizlere karşı başlatılan bu kıyımı haykırmaya çağırıyoruz" dedi.