Güncelleme Tarihi:
Gazi Üniversitesi öğrencisi Şule Çet, 29 Mayıs 2018’de Ankara’da bir plazanın 20’inci katından düşüp ölmesi olayıyla suçlanan Çağatay Aksu, konuyla ilgili görülen davada tutuklu olarak yargılanıyordu. 34 yaşındaki Çağatay Aksu hakkında mahkeme 'kasten öldürmek', 'cinsel saldırı' ve 'kişiyi hürriyetinden yoksun kılma' suçlarından müebbet ve 12 yıl 6 ay hapis cezası kararı aldı.
''ŞULE ÇET'İ 'KAFASINI DAĞITMASI' İÇİN PLAZADAKİ OFİSE ÇAĞIRDIK''
Çağatay Aksu olayın gelişimine ilişkin şunları söylemişti; "Cinsel istismar, cinayet söz konusu değil. Şule'ye dokunmadık. Hala neye dayanarak bu kadar insan üstümüze geliyor? Ya gösteriş amacındalar ya da bir şeyi bilmeden bizi suçlamaya geliyorlar"
Çağay Aksu, Şule Çet'in, borçlarıyla birlikte aldığı iş yerinde çalıştığını, diğer personelin işlerine son verdiklerini ancak eski patronunun da ricasıyla Şule Çet'e tekrar iş verdiklerini ifade etmişti.
Ancak borçlar nedeniyle işleri yürütemediklerini, Çet'in de işsiz kaldığını anlatan Aksu, iş yerindeki konuları konuşmak için Şule Çet ile randevulaştıklarını öne sürmüştü.
Bulundukları içkili lokantaya gece saatlerinde gelen Şule Çet'in, işsizliğinden, parasızlığından ve sınıfta kalmasından bahsettiğini ileri süren Aksu, lokanta kapanacağı için Çet'i, "kafasını dağıtması" için plazadaki ofisine çağırdığını savunmuştu.
''ŞULE'Yİ TUTMAYA ÇALIŞIRKEN TENDONUM KOPTU''
Lokantadaki bir arkadaşlarının fazla alkol alması nedeniyle gelmediğini, Şule Çet ve diğer sanık Berk Akand ile plazaya gittiklerini anlatan Aksu, şunları kaydetmişti:
"Ofis, plazanın 20. katındaydı. Saat 00.30 sıralarında plazaya geldik. Bütün gece müzik dinlemekten başka bir şey yapmadık. İçki içtik. Şule de alkol aldı. Dışarıda da almıştı. Şule'nin psikolojik durumu gayet neşeliydi. Saat 03.50 sıralarında Şule makam odasına yürüdü. Nereye yürüdüğünü düşündüm. Çünkü çıkışa ya da tuvalete doğru gitmedi. Çantası ve telefonu masada duruyordu. 'Ben gidiyorum' tarzı bir şey duydum. 40-50 saniye sonra peşinden gittim. Ben gittiğimde pencereden sarkık vaziyetteydi. Onu tutmaya çalıştım. Kızarcasına 'Ne yapıyorsun sen?' dedim. Makam koltuğunda oturan Berk'e bağırdım. Tutmaya çalışırken tendonum koptu."
Olaydan bir süre sonra Şule Çet'in nereye düştüğünü görmek için binanın dışına çıktığını, sonrasında yardım çağırmak üzere hastaneye doğru gittiğini kaydeden Aksu, "Çet ile aralarında kesinlikle yakınlaşma olmadığını" söylemişti.