OluÅŸturulma Tarihi: Eylül 16, 2005 00:00
Rol aldığı Anna Karenina, Mata Hari ve Gülmeyen Kadın–Ninotchka gibi unutulmaz filmleriyle adını sinema tarihine yazdırdı. Soğuk bakışlı mavi gözleri, uzak ve kırılgan güzelliği ile "buzlar kraliçesi" olarak tanındı. Beyazperdeye veda ettiğinde sadece 36 yaşındaydı. 1990'da bu dünyadan ayrıldı. Ama Greta Garbo hâlâ sinema tarihinin efsanelerinden biri. 18 Eylül 2005'de doğan "Buz gibi güzel kadın" 100'üncü doğum gününde anılıyor.  Beyazperdede çizdiği "soğuk kadın" imajının aksine yakınlarının "her zaman bizi neşelendirecek bir şeyler bulurdu" diye tanımladığı Greta Garbo İsveçli orta sınıf bir ailenin kızı olarak 18 Eylül 1905'te İsveç'in başkenti Stockholm'de doğdu. Babası tuvalet temizlikçiliği yaparak, annesi de kadın terziliği ile yaşamını kazanıyordu.Güzel yıldızın çocukluk ve ilkgençlik yılları epey zorlu geçti. Anne ve babasının yanısıra kız kardeşi Alva ve erkek kardeşi Sven ile tek odalı bir apartman dairesinde yaşayan Garbo, yatağını da kızkardeşiyle paylaşmak zorundaydı. BERBER DÜKKANINDAN HOLLYWOOD'AYedi yıllık okul yaşamının ardından bir berber dükkânında iş buldu. Burada müşterilerin yüzlerine traş köpüğü sürerek ailesine maddi destek olan Garbo'nun yaşamı bir gün bir müşterisi sayesinde değişti. Bu müşteri Stockholm'ün ünlü alışveriş merkezlerinden PUB'un sahibi olan Paul Bergstroem'in oğlu Kristian Bergstroem'di. Genç Greta'nın güzelliğinden etkilenen Kristian, onu babasının dükkanında işe aldırdı. Greta artık bu büyük mağazanın şapka ve çeşiti aksesuarlar satan bölümünde çalışıyordu. Aslında Greta'yı gören herkes onun bu güzelliğiyle şapka ve aksesuarların arasında fazla zaman harcamayacağını anlıyordu. Günün birinde çalıştığı mağazanın reklam kataloğu için poz verdi ve bu noktadan sonra hayatı değişti. Yaşamını oyuncu olarak sürdürmeye kararlı olan Greta Garbo, Stockholm'deki saygın Kraliyet Drama Tiyatrosu'na kabul edilmeden önce 1922 yılında ilk filmi olan Luftarpetter'de rol aldı. Daha sonra Kraliyet Drama Tiyatrosu'nda 2 yıl boyunca hem eğitimg ödü hem de sahne tecrübesi edindi. Garbo'nun öğretmenlerinden biri olan Mauritz Stiller onu "Gosta Berlings Saga", adlı
film için önerdi.  Bundan 3 yıl sonra 1925 yılında Greta Garbo kariyerine Hollywood'da devam etme kararı aldı. Mauritz Stiller ile birlikte ABD'ye gitti ve bir daha asla ülkesine dönmedi. Hollywood'daki kariyeri boyunca "Anna Karenina", "Mata Hari", "The Divine Woman" ve ona 1955 yılında Oscar kazandıran "Camille"in de aralarında bulunduÄŸu çok sayıda filmde rol aldı. CAZÄ°BELÄ°, KADINSI VE ÖZGÃœRGüzel gözlü, gizemli kadın. Hollywood’un sessiz film çağının kuzey yıldızı, Greta Garbo. Beyazperdeye veda ettiÄŸinde sadece 36 yaşındaydı ama Hollywood’da geçirdiÄŸi 20 yılda kadın hakları savunucularının uzun zaman uÄŸraşıp da baÅŸaramadıklarını baÅŸardı: Amerikan toplumuna bir kadının hem zeki hem de seksi olabileceÄŸini gösterdi. 1920’li yıllarda, özgürlük yanlıları toplum tarafından horgörülürken, o, canlandırdığı cazibeli, feminen ama bağımsız karakterlerle milyonlarca kadına cinselliklerinin erkeklerin kontrolünde olmadığını gösterdi. Başına buyruk, zeki, yetenekli ve ödünsüzdü. Ve de çok güzel. Greta Garbo, son filmini 1941’de çevirmesine ve sonra 1990’da ölümüne kadar gözlerden uzak bir hayat sürmesine raÄŸmen, tüm sinemaseverlerin gönlünde bir efsane olarak yaÅŸamaya devam ediyor.   Â
button