Yeşim Çobankent
Oluşturulma Tarihi: Ekim 26, 2002 03:21
‘‘İşe yaramayacağı düşünülen sivri zekalı, hayali buluşlara artık Porof. Zihni Sinir icadı denilmeye başlandı. Zihni Sinir neredeyse bir marka oldu ve amacımız bu markayı dünyaya taşımak.’’ Bu sözler 25 yıldır Porof. Zihni Sinir'i ve ‘proce’lerini çizen İrfan Sayar'a ait.
Sayar Porof. Zihni Sinir'in Gırgır Dergisi'nde başlayan macerasını Taksim'deki dükkanına taşıdı. İrfan Sayar'ın ‘proce’leri dergi sayfalarından taştı, ele avuca gelir ürünler şekilde satışa sunuldu. İrfan Sayar, Porof. Zihni Sinir'i ve ‘proce’lerini anlattı.
Onu Zihni Sinir mi genç tutuyor bilinmez ama 51 yaşındaki İrfan Sayar yaşını hiç göstermiyor. Zihni Sinir'i 25 yıl önce Gırgır'a çizmeye başlayan İrfan Sayar, Akademi'de Sahne Tasarımı Eğitimi görmüş. Bu eğitim Zihni Sinir'i üç boyutlu hale getirirken çok işine yaramış. İrfan Sayar çocukluğundan beri teknik konulara çok meraklı: ‘‘Manisalı bir çiftçi ailesinin çocuğuyum ama çocukluğum İstanbul'da geçti. Küçükken yazları köye giderken sakil durmasın diye şehirdeki oyuncaklarımızı götürmezdik. Abimle beraber bir köyde bulunabilecek doğal malzemelerden şehirdekilere benzer oyuncaklar yapmaya başladık. O oyuncaklar herkesin çok hoşuna giderdi.’’ İrfan Sayar on altı yaşındaki lise öğrencisi kızı Yaprak için de hatırı sayılı miktarda oyuncak üretmiş.
Zihni Sinir yarattığı mucit Zihni Sinir karakteriyle çocukluğundan beri içiçe olduğu sanat, mizah ve teknolojiyi bir araya getirmeyi hedeflemiş. Zihni Sinir'in gerçekle hayali birleştiren uçuk buluşları üç boyutlu ürünlere dönüşünce hedefine daha çok yaklaşmış. Zihni Sinir'in buluşları için proje yerine ‘proce’ sözcüğünü kullanması ise bilinçli bir
seçim, çünkü: ‘‘Proce sözcüğü projeden çok daha fazla şey ifade ediyor. Zihni Sinir'in proceleri projeden çok daha özgün, benzeri olmayan bir şeyi kast ediyor, daha yaratıcı, ucu bucağı ve sınırları olmayan bir şey.’’
İrfan Sayar Taksim'deki mağazayla Zihni Sinir'i dünyaya tanıtacak ilk adımı attı. Bundan önce Arnavutköy'deki mağaza daha iddiasız bir yerdi.
DÜNYAYA AÇILIYORPorof. Zihni Sinir'in Taksim'deki dükkanı kısa bir süre sonra da animasyon, promosyon, reklam ve halkla ilişkiler alanlarında faaliyet göstermeye başlayacak: ‘‘Bundan sonra bütün gücümüzle Zihni Sinir markasını dünyaya tanıtmaya çalışacağız. Çünkü o yerel değil, evrensel bir karakter. Zihni Sinir insanların aletle ve eşyayla ilişkilerini irdeliyor. Ayrıca yaratılan ürünler neredeyse bir heykel ya da sanat objesi gibi, genellikle elde yapılıyor ve çok az sayıda üretiliyor. Zihni Sinir'i ve ‘proce'lerini geniş mekanlara, parklara, müzelere taşımayı da hayal ediyorum ama ortaya çıkacak şey Disneyland gibi ruhsuz ve fabrikasyon olmayacak.’’
Bu arada Porof. Zihni Sinir Bey’in ‘proce’leri, yani İrfan Sayar'ın 25 yıldan beri hayat verdiği çizgiler TÜBİTAK tarafından kitap haline getirildi ve 5. baskısını yaptı. Zaten İrfan Sayar da kendisini sadece sanatçı ve çizer diye değil, bilim insanı olarak da tanımlıyor, çizimlerinin eğitime katkıda bulunduğunu söylüyor. İrfan Sayar bu hafta ODTÜ Robot Günleri'ne konuşmacı olarak katılacak.
Sayar, yakında bir sanal üniversite projesini hayata geçirecek. İsteyenler bilgisayar aracılığıyla interaktif bir biçimde öğrencilik yapacak, Porof. Zihni Sinir'in ‘proce’lerine katkıda bulunacak, yüksek lisans eğitimi görebilecek, hatta sanal ortamda iş bile kuracak.
160 ZİHNİ SİNİR PROCESİ SATILIKBüyükler için düşünülmüş bir oyuncakçıyı andıran Taksim'deki Porof. Zihni Sinir merkezi üç katlı. Giriş katı satış mağazası, alt kat atölye ve üst kat ofis olarak kullanılıyor. Satılan ürünlerin en ucuzu 4, en pahalısı 300 milyon TL. İrfan Sayar'ın sayıları beşbini bulan ‘proce’lerinden 30 kalem ürünün 160 adedi bu dükkanda satışa sunuldu. Ürünler arasında dikey satranç takımı, ters ayakizi bırakan takunyalar, fenerli defterler, keller için tarak, ayakkabı boyacı sandığı şeklinde tuzluk-biberlik ve ofis malzemeleri gibi tasarımlar var. Ürünlerin hepsinin patenti İrfan Sayar'a ait. (0212 237 77 06). Meraklısı için internet adresi: zihnisinir.com