Büyükanıt veda etti

Güncelleme Tarihi:

Büyükanıt veda etti
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 28, 2008 16:57

Orgeneral Yaşar Büyükanıt, 31 Temmuz 2006'da atandığı Genelkurmay Başkanlığı görevini, Orgeneral İlker Başbuğ'a devretti.

Haberin Devamı

ORGENERAL İLKER BAŞBUĞ GENELKURMAY BAŞKANLIĞINI DEVRALDI...

Büyükanıt'ın konuşması sırasında sık sık mendil kullandığı görüldü. Büyükanıt'ın grip olduğu belirtiliyor...

İşte Orgeneral Yaşar Büyükanıt'ın veda konuşmasından satırbaşları:

ASKERİMİZ DONSA SEVİNECEKLER VARDI

İŞTE O ÖRNEK...  

- Bir kamyonda silahlı teröristlerin olduğuna dair istihbarat alınıyor. Kamyon durduruluyor. Ancak yeni yasal düzenlemelere göre güvenlik güçlerinin, bu aracın gizli bölgelerine bakma yetkisi yok. Teröristler silahlarını kamyonun dışına asmazlar. Teröristler güvenlik güçlerini görür görmez ateş ettikleri için bir de şehit verdik Erzincan'da.

- Silahlı kuvvetlerinin görevi terör örgütüyle silahlı mücadele etmektir. Tek yönlü mücadele kesin çözüm için yeterli değildir.

Haberin Devamı

- Geçmişte söylenen her şey yeni dile getirilmiş gibi yorumlamakta gerçekçi bir yaklaşım değil.

- Türk - Kürt çatışmasını yaratmak isteyen dinamikler Türkiye'de mevcuttur. Son yıllarda teröristlere büyük darbe vuruldu.

- Kışın yaptığımız operasyonda, askerlerimiz orada donsaydı eminim buna sevinecekler vardı.

- TSK bunların hepsini göze aldı ve bu operasyonlarda başarılı olmuştur.

- Yılanın başı Irak'ın Kuzey'inde, kuyruğu ülkemizdedir. Mücadelenin hukuki esaslar içinde yürütülmesi bir zorunluluktur.

- Hukuk sistemimizi çağdaş standartlara ulaştırmamız elbette gerekmektedir. Işık Koşaner tarafından vurgulanan bu konunun detaylarına girmek istemiyorum ama katılıyorum.

- Önleyici tedbirler çok çok önemlidir. Anlatacağım olay yaşanmıştır.

- Kandil ve diğer bölgeler onlara göre erişilmez kalelerdi. Bahçe kuranlar vardı. Taksiye binip teröristleri ziyaret edenler vardı. Kanlı katilleri masum gibi göstermek isteyenler vardı.

- Büyük harflerle ifade ediyorum. Artık bunlar yok. Olanlarda kaldırılacaktır.

- 28 Ekim 2007 tarihinde, yaptığım konuşmadan bir cümleyi hatırlatmak istiyorum.

- “Bize bu acıyı yaşatanlara o acıyı hayal bile edemeyecekleri şekilde yaşatacağız” az önce artık onlar yok dedim.

- Bazı şeyler de var. Var olanlardan da söz etmek istiyorum. Irak’ta terörist gruplar var. Ağaçlar altında sabahlayanlar var, kendilerini emniyette hissetmedikleri için lider kadrodan kaçanlar var, terör örgütüne darbe vurdukları için TSK’dan nefret edenler var.

Haberin Devamı

- Terörle ilgili son sözlerim şunlardır. Terör örgütü etnik milliyetçi ve bölücü bir örgüttür. TSK olarak bölgede yaşayan insanlarımızı potansiyel terörist olarak görmeyiz. Onlar bizim vatandaşımız kardeşlerimizdir.

 TSK'YA SEVİYESİZ SALDIRILAR VAR

- Her fırsatta TSK’ya seviyesiz saldırılar yapılmaktadır.

- Bu saldırılar bizi incitebilir. Ancak Türk ulusunun TSK’ya karşı beslediği güvenini sarsamaz.

- Yaşadığımız olaylar ve bunların sonuçları bunun açık göstergesidir.

- Bugün TSK’nın eğitimine bakarak yarınlarımız için kaygılanmanın da yersiz olduğuna inanıyorum.

- TSK’nın üstesinden gelemeyeceği hiçbir görev yoktur. Yüce Türk ulusundan aldığı güçle TSK demokratik laik ve sosyal bir hukuk devleti olan Türkiye Cumhuriyeti’nin sonsuza dek korumaya devam edecektir.

Haberin Devamı

- Bende ulu önder Atatürk’ün hedef olarak gösterdiği laik Türkiye hedefinde sapmadan ilerlerken, bu hedefe doğru attığım her adım çektiğim sıkıntıları unutturdu.

- Gelecekte daha rahat ilerleyecek yollar açmak için daima daha iyisini yapmanın gayreti içinde oldum.

EĞİTİM ALANINDA ÇALIŞMALARI YOĞUNLAŞTIRDIM

- TSK’nın eğitim alanında çalışmalarımı yoğunlaştırdım.

- Akıntıya karşı yerimizde durma şansımız olmadığına göre, ileriye gitmenin destekçisi olmak için gayret sarfettim.

- Bu saydıklarıma bakıp büyük işler yaptığımı iddia edemem.

- Her alanda önüne geçilmez şekilde esmeye başlayan değişim fırtınasının her şeyi sürükleyip götürdüğünü biliyoruz. Fırtınaya hazırlıksız yakalanan ülkelere ne olduğunu biliyoruz.

Haberin Devamı

- Dünyada meydana gelen politik ekonomik askeri değişimler, anlık değişimler gibi değil bir süreç içinde ve genellikle yavaş olmaktadır. Bu değişim olurken zamanında algılamayan ülkeler sadece sonucu görürler. Bunu tarihte değil yaşadığımız günlerde de görüyoruz.

- Teknoloji alanındaki gelişmelerin her geçen gün hız kazandığı bir süreçte, güvenlik sistemlerine de etkileri oluyor. Bu etkileri dikkate alarak, geleceği iyi yorumlamamız gerekiyor.

ÜLKEMİZİN LAİK YAPISINI BOZMAK İSTEYENLER VAR

-Ülkemizin çok yönlü bir tehditte olduğunu varsayarak, teknolojimizi ileriye bakarak geliştirmek zorundayız.

- Ülkemiz, günümüzde dünyanın en hassas bölgelerinden birinde, etrafı istikrarsızlıklarla dolu bir coğrafyada yer alıyor.

Haberin Devamı

- Bölgesel ve iç çatışmalar refah seviyeleri arasındaki değişiklik, kökten dincilik yasa dışı gçö uyuşturucu uluslar arası terörü desteklemektedir.

- Laik ve demokratik yapısıyla istikrarlı olan ülkemiz mücadele etmek zorundadır.

- Bugün, gerek Atatürk milliyetçilikte uzaklaşılarak,  etnik milliyetçilik ve irticaya dikkat etmek gerekiyor.

- Ülkemizin laik yapısını bozmak isteyenlerin var olduğu bir gerçektir.

- TSK’yı en büyük engel olarak görenleri de görmezden gelmek mümkün değildir.

- Bu ifadelerimden TSK’nın mevcut durumda ihtiyaçlarımızı karşılamadığı gibi bir anlam da çıkarılmasını kabul etmem.

- Sınır ötesi operasyonların TSK’nın imkanının bir fikir vermek için yeterli olduğunu düşünüyorum.

SON NOKTAYI GÖRMEK LAZIM

- Ulaştığımız noktayı son nokta olarak görmememiz lazım. Böyle görürsek durmamız anlamına gelir ki bu da düşüşün başlangıcıdır.

- Yüce önderimiz Atatürk’ün tüm yokluklara karşı, TSK’nın gücü sadece asker sayısıyla ölçülemeyecek kadar büyüktür.

AŞAMAYACAĞIMIZ GÜÇ YOKTUR

- TSK’nın yorulmamak üzere yola çıkmış personeliyle aşamayacağı güç yoktur.

- Bu gücü etkin bir şekilde kullanabilmemiz içinde yaşantımıza ve yönetim sistemimize uyarlamamıza bağlıdır.

- Tehdit ile risklerin günümüzde arttığı bilinmektedir.

- Bu nedenle özellikle Ortadoğu ile ilgili güvenlik politikalarımızın bir bütünsellik içinde ele alınması gelişmeler açısından önem taşıyacaktır.

- Sorunlar bu açıdan incelendiğinde sorunların bazı ülkeler yüzünden kaynaklandığı görülmektedir.

IRAK'TA TERÖR CİDDİ BOYUTLARDA

- Irak’ta güvenliğin ve istikrarın sağlanamaması terörü ciddi boyutlara ulaştırdı. Gelinen bu noktada bir çok çevre, merkezi Irak yönetimi ile anlaşma yapmamız telkininde bulunmaktadırlar.

- Ancak merkezi Irak yönetimi güvenlik güçlerinin, Irak’ın kuzey’ine geçmeye yetkisi yokken, Kuzey’deki güvenlik güçlerinin her yere geçmeye yetkisinin olması istikrarsızlığın nedenidir.

TERÖRLE MÜCADELEDE DÖNÜM NOKTALARI VAR

- Doğu Akdeniz’de petrol haznelerinin araştırılmasına yönelik çabaları endişeyle izliyoruz. Bu çabalar hayata geçtiği takdirde Türkiye güneyde, Antalya Körfezi’ne haps olma tehlikesiyle karşı karşıya kalabilir.

- Türkiye’yi ana kıtasına kapatma çabalarında Türkiye’nin çalışmalarının da olduğu bilinmelidir.

- Terörle mücadelenin geçmişine baktığımızda, dönüm noktalarının olduğu görülmektedir.

- Birinci eşik, birinci körfez savaşıdır. Savaş öncesinde çökme aşamasına gelen terör örgütü savaş sonrasında K. Irak’ta geniş bir alan bulmuştur. Bu oluşumla birlikte Türkiye içinde terör olaylarında büyük tırmanma yaşamıştır.

TERÖRDE BÜYÜK DÜŞÜŞ VAR

- 1999’da Terör örgütü liderinin yakalanmasından sonra terör olaylarında büyük düşüş yaşanmıştır.

- Bu noktadan sonra ikinci bir eşiğe geldi. Bu da ikinci Körfez Savaşı 2003 – 2007 olarak tasnip etmemizde mümkündür.

- Bu dönemde sınır ötesi operasyonun yapılamaması Irak’taki karışıklıktan yararlanan örgütün çok sayıda silah elde etmesi 2004’ten itibaren terör olaylarını artırmıştır. Üçüncü eşik ise TSK’nın sınır ötesi yetkisi aldığı 28 Kasım 2007’den bugüne kadar geçen 9 aylık süreç.

- Bu dönemde bir plan dahilinde yetkiyi almamızdan 4 gün sonra sınır ötesi operasyona başlamıştır. Aralık ayında büyük çaplı hava harekatı yapılmış, Şubat 2008’de büyük çaplı kara operasyonu ve hava harekatı icra edilmiştir.

-Askeri öğrenci olarak 1955 yılında katıldığım bu şanlı kurumda farklı rütbe ev kademelerde yürüttüğüm hizmetim sona eriyor. Büyük bir onurla taşıdığım üniformamı bugün son kez giyiyorum.

GÖREVİMİ TESLİM EDİYORUM

-Takdir edersiniz ki yaşam biçimi olarak benimsenmiş bir meslekten, duygusal olarak ayrılmak mümkün değil.

- “Eski askerler asla ölmezler, sadece gözden kaybolurlar” bende gözden kayboluyorum ancak kalbim burada.

-Görevimi değerli silah arkadaşım Orgeneral İlker Başbuğ’a teslim edeceğim.

- Şehitlerimizi rahmetle anıyorum. TSK’aya katkıda bulunan tüm mensuplarına, değerli silah ve mesai arkadaşlarıma, kuvvet komutanlarımıza, generallerimize, amirellerimize, subaylarımıza, astsubaylarımıza, Mehmetçiklerimize, askeri öğrencilerimize, memurlarına ve işçilerine çok teşekür ediyorum.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!