Metehan DEMİR / ANKARA
Oluşturulma Tarihi: Ocak 12, 2012 00:00
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, ‘hükümete muhtıra veren eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral Yaşar Büyükanıt’ın yargılanması gerektiğini’ defalarca söylediğini belirterek, “Bu yola başvurulursa Dolmabahçe görüşmeleri de ortaya çıkar. Dolmabahçe olduğu sürece Büyükanıt’ın dokunulmazlığı bitmez” dedi.
Önceki gece medya kuruluşlarının Ankara temsilcileriyle akşam yemeğinde bir araya gelen Kılıçdaroğlu özetle şu mesajları verdi:
Suç yargılanmalı
(Büyükanıt yargılanmalı mı?) Tabii. Hükümete muhtıra veriyorsunuz, suç ise hukuk içinde yargılanmalı. Büyükanıt’ın yargılanması gerektiğini defalarca söyledim. Büyükanıt hakkında böyle bir yola başvurulursa Dolmabahçe görüşmeleri de ortaya çıkar. Böylece belki Dolmabahçe görüşmelerini de öğrenebiliriz. (Şemdinli davası anımsatıldı) Dolmabahçe olduğu sürece Büyükanıt’ın dokunulmazlığı bitmez.
Başbakan onaylı
Bana iletilen bir bilgi var. Örneğin irtica, terör, iç tehdit Milli Güvenlik Kurulu’nda görüşülüp Milli Güvenlik Siyaset Belgesi’ne giriyor. Genelkurmay da belgeyi emir telaki edip gereğini yapıyor. Yani yapılacaklara ilişkin bir metin hazırlıyor, bunu da Başbakan’ın onayına sunuyor. Başbakan Erdoğan’ın da bu dönemde onayı olan bir belgeden söz ediliyor. Buna çerçeve onayı deniyor. Bana prosedürü, ‘Başbakan’ın imzasını gözümle gördüm’ diyen bir emekli asker anlattı.
‘Terörist’ yanlış
(Başbuğ’un tutuklanmasına itirazı) İlk itirazımız terörist suçlamasına. Devletin tüm sırlarını bilen birini nasıl terörist ilan edersiniz? Diğeri, hukuk kuralları içerisinde herkes yargılanabilir ama emekli olmuş, kaçma ve delil karartma şüphesi yok, siz tutukluyorsunuz. (İnternet sitelerinin 2’sinin kurulmasında Genelkurmay Başkanı Hüseyin Kıvrıkoğlu, 1’inde Hilmi Özkök, 1’inde Yaşar Büyükanıt. Bu isimler hakkında da işlem yapılmalı mı?) Eğer suç unsuru varsa bu isimlere kadar gidilmeli o zaman.
Hakaret etmedim
(Hakkındaki fezleke) Yargıçlara hakaret etmedim. Normal eleştiri hakkımı kullandım. Orada adil yargılama olmadığını herkes biliyor. Tam komedi. Bana göre yaptığım açıklama çok sert değildi. CHP üzerinde ciddi oyunlar oynanıyor. İklim Bayraktar olayı, telefonlar dinleniyor, CHP’ye nasıl zarar verebiliriz mücadelesi yapılıyor. Fezlekenin siyaseten işimize yarayıp yaramadığını zaman gösterir. Demokrasinin yararlı bir noktaya çekilmesi açısından iyi oldu. (STK’ları Silivri’ye davet etmesi) Çok daha fazla kuruluşun gelip yargılamalara tanık olmasını istedim. Bunu gören zaten ‘Buradan adalet çıkmaz’ diyor.
Anayasaya aykırı
Gül’ün görev süresinin 7 yıl olduğu ve bir daha seçilemeyeceğine ilişkin yasada yapılmak istenen düzenleme anayasaya aykırı. Cumhurbaşkanlığı süresi yasayla belirlenemez. Fransa’da olmuş. Orada kanunun gerekçesinde yazılmış, bir de tüm siyasi partiler aralarında anlaşmışlar.
Sarıgül başvurur
(Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül’ün CHP’ye gelme ihtimali) Sarıgül gelmek isterse başvurması gerekir. Parti Meclisi’ne götürürüz. Çünkü ihraç edildiği için üyeliği MYK’dan olmaz, PM’de kabul edilirse olur. Kendi oyumun ne olacağını da o zaman söylerim. Çok parçalı sosyal demokrat hareketten ise az parçalı sosyal demokrat hareket daha iyidir.
Örgüt ayakta
CHP örgütleri de fezleke eylemi yaptı. Konya’da ağızlarında siyah bantla basın toplantısı düzenlendi.
Fezleke vız gelir tırıs geçer
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Silivri Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hakkında hazırlanan fezlekeyle ilgili, “Öyle fezleke gelmiş, fezleke gitmiş bunlar vız gelir tırıs geçer. Yeri, zamanı gelirse sözüm var bu millete, yeri zamanı gelirse hapse girmekten de korkmam” dedi. Dün, Türkiye Ziraatçılar Derneği’nin düzenlediği Ulusal Tarım ve Gıda Kongresi’nin açılış töreninde konuşan Kılıçdaroğlu, “Kimse bize diz çöktüremez, bir şeyleri empoze edemez. Diz çökeceğimiz yer halkın karşısıdır. Önünde eğileceğimiz yer bu millettir” dedi. Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:
Evren bile bunu yapamadı
Ben adil yargılamayı etkiliyormuşum. Adil bir yargılama varmış bu ülkede ben konuşarak o adil yargılamayı etkiliyormuşum. Hangi adil yargılama Allah aşkına? Siyasi otoritenin emrinde olan bir yargı adil yargılama yapabilir mi? Özel yetkili mahkemeler adil yargılama yapabilir mi? Bana bir tane demokratik ülke gösterin özel yetkili mahkemesi olan. Basılmamış kitabın imhasına karar alıyorsunuz, insaf. Samimi söylüyorum Kenan Evren bile bunu yapamadı. Hukukun üstünlüğü kavramı demokrasi ve özgürlüğün olduğu ülkelerde anlam ifade eder. Demokrasi ve özgürlük yoksa kişilerin iradesi baskı altına alınıyorsa, irade tutsak ediliyorsa bu olmaz. Bakın
seçim oldu. 8 milletvekili hapiste. Diyorlar ki, ‘Kusura bakmayın siz hapisteydiniz hapiste kalmaya devam edeceksiniz.’ Bana bir hukuk maddesi göstersinler, ‘Kanunun şu maddesine göre ben bunları içeride tutuyorum’ diye. Gerekçeleri sadece yargıcın takdiri.