Oluşturulma Tarihi: Kasım 02, 2002 00:00
Roman dilinde güzel anlamına gelen Laço kelimesine tayfayı ekleyerek grup adı yaptılar. İlk olarak da Brooklyn Funk Essentials'la yaptıkları ortak çalışmayla tanındılar. Brooklyn Funk Essentials dağıldı, ama dağılırken müzikseverlere bıraktığı güzel bir anı oldu Laço Tayfa. Grup, iki yıl önce yayımlanan Bergama Gaydası'nın ardından bu kez de Hicaz Dolap'ı açtı. Sekiz insan, sekiz enstrüman; hepsinin gruptan ayrı bir müzik yaşamı var. Ama piyasaya yaptıkları işi yemeğin üstüne dökülen sos, birarada gerçekleştirdikleri her konseri ise bir ana
yemek olarak görüyorlar. LAÇO TAYFA NASIL DOĞDULaço Tayfa'dan dinlediğimiz müzik, çocukluğundan beri aklındaymış Hüsnü Şenlendirici'nin. 1996'da Brooklyn Funk Essentials İstanbul konserinde Türk müziği formlarına yer vermiş. Bu insanların hoşuna gidince Pozitif Müzik Şenlendirici'yi arayıp ortak çalışma önerisinde bulunmuş: ‘‘O sırada askerdim. Telefonla 11 kişilik bir grup yaptım. Sonra toplandık bir araya, biz ve Brooklyn Funk Essentials, kısa bir prova, ardından albüm ve konserler geldi.’’Daha sonra grup değişikliklere uğramış, sayıları da sekize düşmüş. Vokal düşünmüyorlar ama misafir sanatçılara kapıları açık. Bunun bir örneği son albümde Kibariye'nin söylediği ‘‘Zülüf‘‘ türküsü. Ayrıca Athena'nın vokal yaptığı bir parça daha var. Hüsnü Şenlendirici son albümün deneysel müzikten popa kaydığı eleştirilerini reddediyor. ‘‘Sekizimiz de kendimiz için yapıyoruz bu müziği. Dışarda önde okuyan soliste uymak, repertuara sadık kalmak zorundasın. Burada öyle bir şey yok; tamamen serbestiz.’’PERKÜSYON MEHMET AKATAY (33)Ajda'ya da çalıyorum Mercan Dede'ye deGrubun dışında en son Ajda hanım'la beraberdik. Şimdi Mercan Dede ile de çalışıyorum. Açıkçası, piyasaya çıkan albümlerin çoğunda çalıyorum. Ayrıca kardeşimle bir çalışma içerisindeyim; Akatay Project. Albümde geri vokalleri ben yapacağım. Mısır'dan bazı müzisyenler de çaldı. Kübalı bir arkadaşımız var, Latin perküsyon üstadı, yani güzel şeyler çıktı ortaya. Burada kendimizi çalıyoruz, piyasaya yaptığımız müzikte ise istek neyse onu çalıyoruz. Gece çalışmak istemiyorum, ortamı beğenmiyorum çünkü. Bir kaç gün önce Mercan Dede ile birlikte Almanya'nın Essen şehrindeydik, bir festivalde; orayı birbirine kattık desem yeridir. Bu ülke insanının doğaçlama gücü hiç bir millette yok. Evimde Sertab ve Fatih Erkoç dışında Türkçe albüm bulunmuyor. Doğu formlarında müzik yapan yabancı gruplar ilgimi çekiyor. Bir Peter Gabriel mesela; hiç bıkmam.KANUN NURİ LEKESİZGÖZ (30)Sırtında Kanun çalan adamKonserler esnasında ortaya çıkan bir şey bu, sırtımda kanun çalmak. Dizimde çaldığım gibi sırtımda çalabiliyorum. Bu hareketi ben keşfetmedim ama böylesine ustaca yapan olduğunu sanmıyorum. Benim, Hüsnü'yle maceram 15 sene önce başladı. Türkiye'de kanun deyince, Halil (Karaduman) abi var. Göksel Kartal var. Bence dünyanın en iyi kanuncusu, kanuncuların babası, dedesi bir abimiz var Ahmet Meteler. İçerde dışarda farklı denemelerimiz, İlhan Erşahin'le çalışmalarımız oldu, caza yabancı değiliz artık. Okay Temiz'le çalıştık. Beş yaşında başladım, 25 senedir kanun çalıyorum. Kendi başıma kaldığımda Müslüm Baba'yı dinliyorum. Grupla ilgili tek şey söyleyeyim; piyasaya çaldığımızda tatmin olmuyoruz, grupta coşuyoruz.KLAVYE
BURÇ ÅžENSESLÄ° (27)MüzisyenliÄŸi ailedenKlavyeye piyanodan geçtim. Ailemde herkes müzisyen olduÄŸu için belki de müzikten baÅŸka ÅŸansım yoktu. 13 yıldır müzikle iç içeyim, en büyük desteÄŸi aÄŸabeyim, aynı zamanda bas gitaristimiz Nurhat Åžensesli'den gördüm. Hüsnü ile askerde tanıştım. Burada çaldığımız tüm parçaları ortak beÄŸenimiz doÄŸrultusunda hazırlıyoruz; beni de cezbeden bu. Åžu sıralar, Seda Sayan'ın grubundayım, konserler turneler herÅŸey biraz yoÄŸun. Ebru GündeÅŸ'in ve Ebru YaÅŸar'ın albümlerinde aranjelerim oldu ama Laço Tayfa'nın havası bambaÅŸka, zira burada içimizden geldiÄŸi gibi çalıyoruz.BAÄžLAMA ÖZKAN ALICI (28)Jimmy Page dinlerim22 yıldır baÄŸlama çalıyorum. Bazen elektro baÄŸlamalara efektler katarak deÄŸiÅŸik tınılar elde ediyorum ama elektro gitar varken elektro baÄŸlama neden olsun ki? Konser ortamında mecburiyetten elektronik baÄŸlama kullanıyoruz ama gönlüm her zaman akustikten yana. Adı üzerinde ‘‘elektrik‘‘ ve ben elektriÄŸin müziÄŸe girmesine pek alışamadım. Her müzisyenin bir müzik anlayışı olduÄŸuna inanıyorum. Brooklyn'i de mantık açısından çok beÄŸendim, enstrüman dağılımı güzel. Tabii müzikal anlamda yapılan her iÅŸin ticari bir boyutu var. Sadece baÄŸlamaya özel bir albüm yeterli ilgiyi görür mü bilmiyorum. Bir kıpırdanma, deneysel müziÄŸe bir ilgi baÅŸlamış durumda, ileride ne olacağını zaman gösterecek.KEMAN ERGUN HEPBÄ°LDÄ°K (26)Çaldığın enstrümanla karı koca gibi oluyorsunAilemde müzisyen yok, konservatuar eÄŸitimim ise hiç yok. Ä°lkokuldan sonra kemanı aldım elime 15 yıldır çalıyorum. Sahneye ilk Emel Sayın'la çıktım, 3.5 yıldır da Gülben Ergen'in grubundayım. Ondan önce Bülent Ersoy ve Hülya AvÅŸar'la çalışmalarım oldu. Brooklyn'de yoktum, Bergama Gaydası'yla baÅŸladım. Kendi duygularımızı burada daha rahat iletebiliyoruz. Piyasaya çaldığında ise kendi tavrını dayatman mümkün deÄŸil. Kemana tercihim bir viyolonsel olurdu, çünkü çaldığın enstrümanla karı koca gibi oluyorsun.BATERÄ° VOLKAN ÖKTEM (32)Geç davul sahibi oldum benBir gün Kütahya Pınarları, diÄŸer gün caz. Buradaki çok yönlülük açgözlülükten deÄŸil, içimden geldiÄŸi için. 32 yaşına geldim ve kendimi bildim bileli davul var hayatımda. Gerçi hayatımda hep vardı ama evimde hiç olmadı. Bir apartman dairesi için fazla riskli bir enstrüman. Uzun seneler pratik yapma imkanı bulamadım, bu bana her zaman kaybettirmiÅŸtir. Maddi olarak da, kimi zorluklar nedeniyle biraz geç kavuÅŸtum davuluma. Bunu biraz erkene alabilseydim her ÅŸey çok farklı olabilirdi.BAS GÄ°TAR NURHAT ÅžENSESLÄ° (39)Kış GüneÅŸi'nin bestecisiTarkan'ın ikinci albümünde yer alan Kış GüneÅŸi, bilinen kalıpların dışında bir parçaydı. Sonra diÄŸer sanatçılara verdiÄŸim besteler de oldu ama o ÅŸarkı baÅŸkaydı. Laço Tayfa, genellikle stüdyo müzisyenlerinden oluÅŸuyor. Hüsnü bir gün geldi ‘‘ben bir albüm çalışması yapacağım‘‘ dedi ve baÅŸladık. Ä°lk çalışmalar güzel geçti ve daha sonra iÅŸlerimiz çakışmadıkça toplanıp çalmayı kararlaÅŸtırdık. Yaptığımız diÄŸer iÅŸlerde eÅŸlik etme durumundayız ama burada alabildiÄŸine özgürüz.KLARNET HÃœSNÃœ ÅžENLENDÄ°RÄ°CÄ° (26)Ben klarnetle konuÅŸuyorumMüziÄŸe 5 yaşında baÅŸladım ve ÅŸimdi 26 yaşındayım. Tuhaf ama bir kaç sene sonra 25'inci sanat yılımı kutlayacağım. YediÄŸim, içtiÄŸim ve yürümeye baÅŸladığım gibi, gözümü açtığımdan beri klarnetle iç içeyim. Bu yüzden ben klarnet çalmıyorum, klarnetle konuÅŸuyorum. Bir Özdemir ErdoÄŸan, bir de Kibariye. Åžu anda sadece bu iki sanatçıya çalıyorum. Kibariye'nin candanlığına ölüyorum, çok kalpten bir abla gibi. Özdemir ErdoÄŸan da bir baba ve kaliteli bir müzisyen. Evde ya da arabada herÅŸeyi dinliyorum. Gruptaki herkes de herÅŸeyi dinlediÄŸi için böyle bir sound çıkıyor ortaya. Aziza Mustafa Zadeh ile çalışmak isterdim, Ä°stanbul'a geldiÄŸinde görüştüm de. Â
button