Bulusları ’kemik ölümü’ne care oldu
Güncelleme Tarihi:
Yeliz ÖZ/İSTANBUL
Oluşturulma Tarihi: Mart 10, 2008 07:00
Yeditepe Üniversitesi Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Anabilim Dalı öğretim üyelerinen Doç. Dr. Tahsin Beyzadeoğlu ile Yrd. Doç. Dr. Halil İbrahim Bekler, "kemik ölümü" olarak bilinen osteonekroz hastalığının tedavisinde bir ilki gerçekleştirdi. İki araştırmacının geliştirdiği yöntem sayesinde yürüyemeyen 3 hasta, bugün koşuyor.
DİZ kemiği tamamen çürüyen Mustafa Şahin, Burak Efe ve adını vermek istemeyen bir hastanın fibula kemikleri (diz ile ayak bileği arasındaki iki kemikten küçük olanı), atar ve toplar damarıyla birlikte operasyonla alındı. Dizde, çürüyen kemik bölgesi temizlendikten sonra fibula damarlarıyla dize yerleştirildi. 1.5 yıl içinde damarlar yeni kemiği besledi ve alınan fibulanın yerine yenisi oluştu. Hastalar artık yürüyüp oturabiliyor, hatta koşabiliyorlar. Ulusal ve uluslararası kongrelerde üç vaka anlatıldı. ABD’deki "Clinical Ortopedist" dergisi, bilinen bir tekniği diz kemik çürümesinde ilk kez başarıyla uygulayan Doç. Dr. Tahsin Beyzadeoğlu ve Yrd. Doç. Dr. Halil İbrahim Bekler’in ameliyatını makale olarak yayınlama teklifi getirdi.
Burak Efe, diz kemiği tamamen çürüdüğünde 18 yaşındaydı. Mustafa Şahin’e ise 22 yaşındayken Behçet tanısı konuldu. Buna bağlı birçok hastalıkla da mücadele etmeye başladı. Kullandığı kortizonlu ilaçlardan eklemleri zarar gördü. O da Okmeydanı Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne bir buçuk yıl önce sol dizindeki ağrılar şiddetlenmeye başladığında başvurdu. Teşhis osteonekrozdu. Hastalar çok genç olduğu için osteonekrozda uygulanan ve ömrü en çok 20 yıl süren eklem protezi uygulanamadı.
ÜÇ YIL ARAŞTIRDILAR
Yeditepe Üniversitesi Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Anabilim Dalı’ndan Doç. Dr. Tahsin Beyzadeoğlu ve Yrd. Doç. Dr. Halil İbrahim Bekler, yaklaşık üç yıllık çalışmanın ardından damarlı fibula ameliyatının dize uygulanabilirliğini araştırdılar ve kadavra üzerinde çalıştılar. Katıldıkları konferans ve eğitimlerde, bu tür vakaların kendilerine yönlendirilmesini istediler. Mustafa Şahin, Burak Efe ve adını vermek istemeyen bir hasta onlara yönlendirildi. Üç hastanın tüm masraflarını eğitim vakası olarak Yeditepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi karşıladı. Üç hasta, iki ay boyunca yataktan kalkamadı. Üçüncü ayda fizik tedaviye başladılar. Bir buçuk yıl her ay düzenli olarak MR’ları çekildi. Anjiyoyla damarın durumu kontrol edildi. Şimdi üç hasta rahatlıkla yürüyor, oturuyor ve hatta koşuyor. Mustafa Şahin, özel bir şirkette muhasebe elemanı olarak çalışmaya başladı. Burak Efe ise, bilgisayar teknik desteği veren dükkan açacak.
Burak Efe, diz kemiği tamamen çürüdüğünde 18 yaşındaydı. Mustafa Şahin’e ise 22 yaşındayken Behçet tanısı konuldu. Buna bağlı birçok hastalıkla da mücadele etmeye başladı. Kullandığı kortizonlu ilaçlardan eklemleri zarar gördü. O da Okmeydanı Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne bir buçuk yıl önce sol dizindeki ağrılar şiddetlenmeye başladığında başvurdu. Teşhis osteonekrozdu. Hastalar çok genç olduğu için osteonekrozda uygulanan ve ömrü en çok 20 yıl süren eklem protezi uygulanamadı.
ÜÇ YIL ARAŞTIRDILAR
Yeditepe Üniversitesi Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Anabilim Dalı’ndan Doç. Dr. Tahsin Beyzadeoğlu ve Yrd. Doç. Dr. Halil İbrahim Bekler, yaklaşık üç yıllık çalışmanın ardından damarlı fibula ameliyatının dize uygulanabilirliğini araştırdılar ve kadavra üzerinde çalıştılar. Katıldıkları konferans ve eğitimlerde, bu tür vakaların kendilerine yönlendirilmesini istediler. Mustafa Şahin, Burak Efe ve adını vermek istemeyen bir hasta onlara yönlendirildi. Üç hastanın tüm masraflarını eğitim vakası olarak Yeditepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi karşıladı. Üç hasta, iki ay boyunca yataktan kalkamadı. Üçüncü ayda fizik tedaviye başladılar. Bir buçuk yıl her ay düzenli olarak MR’ları çekildi. Anjiyoyla damarın durumu kontrol edildi. Şimdi üç hasta rahatlıkla yürüyor, oturuyor ve hatta koşuyor. Mustafa Şahin, özel bir şirkette muhasebe elemanı olarak çalışmaya başladı. Burak Efe ise, bilgisayar teknik desteği veren dükkan açacak.