Bu okulda sınavlar öğretmensiz yapılıyor

Güncelleme Tarihi:

Bu okulda sınavlar öğretmensiz yapılıyor
Oluşturulma Tarihi: Nisan 24, 2004 17:06

Bu kolejde lise öğrencileri sınavda öğretmenlerini dışarı çıkarıyor. Felsefe, din-ahlak ve kompozisyon sınavlarındaki uygulama önümüzdeki yıllarda tarih, coğrafya, biyoloji derslerini kapsayacak. Uğur Koleji Müdürü İsmail Tetik ‘Yeni sistemi oturttuktan sonra matematik, fizik gibi derslerde de gözetmensiz sınav yapmayı hedefliyoruz’ diyor.

Uğur Koleji'nin 17 yaşındaki lise son sınıf öğrencisi Yiğit Vaytaş, öğrenim yılının başladığı günlerde okul öğrenci başkanlığına adaylığını koyduğunda, arkadaşlarına gerçekleşmesi zor bir vaatte bulundu: 'Sınavlar sırasında öğretmen başımızda olmayacak, sınıftan çıkacak.'

Başkan seçildiğinde vaadi okulda espri konusuna dönüştü. Arkadaşları Yiğit'in verdiği sözü tutamayacağına emindi. Vaytaş, soluğu okul müdürü İsmail Tetik'in odasında aldı. Önerisini ve gerekçelerini anlattı. Müdürü ikna etti. Uygulamanın sosyal derslerden başlamasını kararlaştırdılar. Hazırlık, lise 1, lise 2, lise 3 olmak üzere tüm sınıflar uygulama kapsamına alındı.

Sınav zamanı geldi. Öğretmenler soruları verdikten sonra sınıftan 'herkese iyi şanslar' dileyerek çıkmaya başladı. Kopyacıların keyfi yerindeydi. Kitap, defter açık, çevreyle konuşmak serbestti. Ancak onları bir sürpriz bekliyordu. Başlarına geleni anlamaları için soruları okumaları gerekecekti.

NOTLAR DÜŞTÜ

Okul yönetimi önce bütün sınıfları aynı gün, aynı saatte sınav yapıp kopyacıların 'ocaklarına incir dikmiş', ikinci darbeyi öğrenci talebi üzerine 'gözetmensiz sınav' sistemine geçerek vurmuştu. Gözetmenlerin girmediği sınavlarda cevaplar yoruma dayalıydı, kitap karıştırmakla, çevreye bakmakla cevap bulunamıyordu. Dahası sınav salonunda farklı sınıfların öğrencileri karıştırılarak oturtuluyordu. Tek yol kalmıştı kopyacılara: Düşünmek ve kendi cevaplarını üretmek.

Yeni sistemin başarı oranına etkisi ilk aşamada olumsuz oldu. Gözetmensiz sınav yapılan Felsefe, Din Kültürü-Ahlak Bilgisi ve Kompozisyon sınavlarında başarı geçmiş yıllara göre düştü. Öğrenciler, şimdi 'sınavda hangi soru çıkar' yerine 'bu konudan hangi yorum istenir' diye kafa yoruyor.

Bazı arkadaşları çok şikayetçi olsa da okul öğrenci başkanı Yiğit Vaytaş, yeni sistemden memnun. Hatta, daha önce uygulanmadığı için üzülüyor:

‘ÖSS stresinden uzaklaşmak için böyle bir öneri getirdik. Çünkü, bazı ana dersler dışındaki dersler bizim için önemsizdi. Ama, ÖSS'de de yorum ağırlıklı sorular geliyordu. Önce sevinçle karşıladık, sonra şaşırdık. Şimdi de, keşke daha küçük yaşta bu sistemle tanışsaydık, diyoruz.’


Elif Söylemez (17)

Ezberlemiyorum yorumluyorum

Kopya çekebileceğim için sevinmiştim, yanılmışım. Arkadaşlara sormanın da işe yaramadığını gördüm. Artık, hoca olsa da olmasa da farketmiyor. Zaten sınavda yanımıza alt ya da üst sınıfların öğrencileri oturuyor, soruları farklı. Yorumu düşünüp, toparlamak, yazmak zaman alıyor, zorlanıyoruz. Başkasına yardım edecek zaman bile kalmıyor. Notlarım düştü, ezberin önemi kalmadı. Mantığı bize kavratıyorlar. Otokontrolü öğrendik.

İsmail Tetik (Okul Müdürü)

Sınav amaç değil, araç

Öğrencilerimize şu mesajları vermek istedik: Önemli olan öğrenmek değil, öğrendiğinizi kullanmak. Artık sınavlara ezberleyerek girmenin önemi yok. Neyi, nasıl kavradığının önemini hissettiriyoruz. Öğretmenlere de şu mesajı verdik: Sınav amaç değil, araç.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!