OluÅŸturulma Tarihi: Eylül 16, 2001 00:00
CNN yorumcusu Barbara Olson, Pentagon'a çakılan uçakta hayatını kaybetti. Büyük bir aşkla sevdiği kocası Yüksek Mahkeme Mahkeme Başsavcısı Ted Olson, korkunç olaydan sonra eve döndüğünde yastığının üstünde Barbara'nın notunu buldu: ‘‘Seni seviyorum. Cumaya döneceğim.’’ ‘Saat 06.00'dan önce evden ayrıldım. Barbara da uçağına yetişmek için benden biraz sonra çıktı. Doğum günümdü. Ve gece yarısından sonra nihayet yatağıma uzandığımda, artık 12 Eylül'dü. Yastığımda Barbara'nın notu vardı. Şöyle yazmıştı: Seni seviyorum. Bu notu okuduğunda seni düşünüyor olacağım ve döneceğim. Cumaya döneceğim.’Yüksek Mahkeme Başsavcısı Ted Olson'un içini acıtan, yüreğini yakan bu nottu. Önceki akşam CNN Larry King programının konuğu 61 yaşındaki Ted Olson, 11 Eylül terör kabusunun çok özel anlarını, sevgili eşi, televizyon yorumcusu Barbara Olson'a benzersiz aşkını anlattı. Ne Larry King, ne de Ted Olson, Barbara'nın terör kurbanı olduğuna inanamıyorlardı.HERŞEY YOLUNA GİRECEKOlson, günün ilk ışıklarıyla birlikte işe gitmeye tutkun tipik Amerikalılar gibi erkenden yola çıktıklarını anlattı. Ted Olson, Adalet Bakanlığı'ndaki görevine, Barbara Olson da havaalanına koşturdu. Los Angeles'taki bir medya konferansına davetliydi. Ted'in doğumgünü nedeniyle uçuşunu bir gün ertelemişti. Barbara uçağa binmeden önce her zamanki gibi Ted'i aradı ve sevgi sözcükleri bombardımanına tuttu. Zaten gün içinde de sık sık telefonla görüşürler ve birbirlerine rastgeldikleri için ne kadar şanslı olduklarını, çok özlediklerini fısıldarlardı.Ted Olson ofisindeki televizyondan Dünya Ticaret Merkezi'nin ikiz kulelerine iki uçağın çakıldığını dehşet içinde izlerken, eşinin telefonda olduğu
haber verildi. Kaçırılmış baÅŸka uçaklar da olduÄŸu haberleri dolaÅŸtığından Ted Olson endiÅŸeliydi. Yerel saatle 09.15 ya da 09.30'du. Barbara, ‘‘Uçağımız kaçırıldı’’ haberini verdikten sonra baÄŸlantı kesildi. Birkaç dakika sonra yine sesini duyurabildi. Hava korsanlarının elinde bıçak ve karton kesicileri olduÄŸunu, herkesi uçağın arka kısmına topladıklarını bildirdi ve pilota neler söyleyebileceÄŸini, ne yapabileceÄŸini danıştı. Ted Olson gerçeÄŸi paylaÅŸma gereÄŸi duydu. Çünkü onlar liseli aşıklardan farksızdı. ‘İkinci baharı’ndaki Olson çifti deliler gibi aşıktı ve onlarınki her ÅŸeyin, acı ve tatlı günlerin paylaşıldığı ender, doludizgin bir mutluluktu. Barbara Olson'a ÅŸok haberi telefonda iletti ve Dünya Ticaret Merkezi'ne iki uçağın çakıldığını bildirdi. ‘‘HerÅŸey yolunda gidecek. Seni seviyorum’’ diye vedalaÅŸtılar.BARBARA SAKÄ°NDÄ°Kaçınılmaz son, ölüm onu kucaklamak üzereydi, ama Barbara'nın sesi sakindi ve uçak henüz havadayken neler yapabileceÄŸini, kendi hayatını da noktalayacak bu trajediye nasıl müdahale edeceÄŸini araÅŸtırıyordu. Ted Olson önce Adalet Bakanlığı ilgililerini arayıp, kaçırılan Amerikan Havayolları uçağından haberdar etti ve eÅŸinin de bu uçakta olduÄŸunu bildirdi. Birkaç dakika sonra televizyonlarda Pentagon'dan dumanların yükseldiÄŸini gördüğünde felç olmuÅŸ gibiydi. Herkesten önce sezdi gerçeÄŸi. Savunma Bakanlığı'nın o dillere destan binasına Barbara'nın uçağı çakılmıştı ve artık Barbara yoktu. O'nun ışıl, ışıl hali artık fotoÄŸraflarda, arÅŸiv görüntülerinde kalmıştı.Kocasının doÄŸum gününe gelemedi54 yaşındaki Barbara, güneÅŸ gibi bir kadındı. Her zaman neÅŸeli, iyimser, esprili, hiperaktifti. Ve son dakikasında da serinkanlıydı. Uçaktan telefonla ulaÅŸtığı büyük aÅŸkı olan eÅŸi Yüksek Mahkeme BaÅŸsavcısı eÅŸi Ted Olson'un doÄŸum gününün sabahında birlikte uyanmak istiyordu. Â
button