Bu muhabbet Olesice

Güncelleme Tarihi:

Bu muhabbet Olesice
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 13, 2011 00:00

Adana’da yaşayan Mert Selçuk Köseoğlu henüz 15 yaşında. Ama çoğunu kendi kendine öğrendiği 24 dil biliyor. Hepsinin birikimiyle üç yıl önce kendi dilini de oluşturmaya başladı: Olesi yani sevgi dili. Hollanda’daki 4. Dil Konferans’ından olumlu eleştiriler alan Köseoğlu’nın en büyük hayaliyse bu dilde kitap yazmak. Şimdilik sadece muhabbet kuşuna öğretmiş

Yabancı dile ilgin nasıl başladı?
- Anaokulunda İngilizce öğrendim. Dördüncü sınıfta Fransızca’yı merak edip kendi kendime öğrenmeye çalıştım. Yedinci sınıfta Korece’yle başlayıp birçok dilde deneyim kazandım. Yazarak öğreniyorum. Başlamadan önce kaynakları araştırırım. Öncelikle çok sevdiğim kısım olan, kişi zamirleri bölümüne çalışırım. Hoşuma giderse devam ederim.

Neden bu kadar çok dil öğreniyorsun? Özellikle ölmek üzere olanlar sana ne katacak?
- Kültürel etkileşimlerden dolayı. Ölü dillerde halkın kültürüne ilgi duyuyorum. Onlarda en ufak bir şeyi öğrenmek, bir arkeologun binlerce yıl öncesine ait küçük bir eseri bulduğunda hissettiğiyle aynı.

Bu uğraşa ne kadar vakit ayırıyorsun?
- Yurtdışında insanlar boş durmuyor. Herkesin elinde kitap ya da gazete var. Bizse boş vaktimizi gerçekten boş geçiriyoruz. Bunu yapmıyorum. Kitaplardan ya da internetten dil öğreniyorum. Günde iki saati buluyor. Hafta sonları daha fazla tabii.

YARATTIĞIM DİLLE KİTAP YAZACAĞIM

Yeni bir dil üretmeye nasıl başladın?

- Olesi dili üç yılda gelişti. Tıpkı bir bebeğin yavaş yavaş büyümesi gibi. Olesi de benim büyüttüğüm bir bebek. Dil üreten pek çok kişinin olduğu Amerika’daki Language Creation Society‘ye e-posta attım. Başkanı David Peterson, Türkçe cevap yazıp Olesi’yle çok ilgilendi. Mayısta Hollanda’daki 4. Dil Konferans’ına çağırdı.

Nasıl tepkiler aldın?
- Olumlu. Yaşımın küçük olduğundan ayrı bir ilgiyle izlendi. Dil üretmek, Türkiye’nin yabancı olduğu bir konu. Yabancılarsa teşvik ediyor. Sonrasında dil yapımcı Christophe Grandsire-Koevoets’in köşesindeki yazı çok anlamlıydı: “15 yaşında bir çocuk. 24 dil biliyor. Üstelik kendine ait bir dili var. Kıskandım. Neden ben de 15 yaşındayken böyle değildim.”

Bu dili senden başka bilen var mı, aranızda konuşuyor musunuz?
- Norveçli bir dilbilimci var. Olesi’yi internetten araştırmış ve bana Olesi’ce bir mesaj attı. Bir de bir muhabbet kuşum var. Egzersiz olsun diye arada sırada ona ürettiğim kelimeleri tekrar ediyorum. Yeni dil projem fiil çekimsiz dil. Yazacağım kitaptaki kurgu dili olarak tasarlıyorum. Özel Gündoğdu Fen Lisesi 11’inci sınıf fen bölümündeyim. Dille ilgili bir mesleğim olmasa da hobi olarak uğraşacağım. Hayalim yarattığım dille roman yazmak. Ve bu kitabın hiç yardım alınmadan okunup anlaşılabilmesi.

Senin yolunda ilerlemek isteyip de yeni başlayanlara ne önerirsin?
- Bir dil yapmadan önce, birçok dile ait bilgi gerekir. Sınırlar böyle aşılabilir. Örneğin hiç dil bilmeyen ya da araştırma yapmamış bir Japon’un oluşturduğu dil, sadece Japonca kuralları olan Japonca benzeri bir dil olur. İyi bir örnek için www.wikihow.com/Create-a-Language’i incelesinler.

DERS NOTLARI JAPON ALFABESİYLE

Öğrendiğim dillerin üçü ölü. Latince, Eski Nors dili (Viking dili olarak da bilinir) ve Antik Mısır dili. Yapay dillerle de ilgiliyim. En popüleri Esperanto. Hayatın anlamını az kelimeyle anlatmak için yapılan Toki Pona ve Avatar filmindeki Na’Vi de var. Ayrıca Rusça, Çince, Estonca, Korece, İspanyolca, Maori dili (Yeni Zelanda yerlileri dili), İnuktitut (Kuzey Kanada eyaleti Nunavut Yerli dili), Quechua (Güney Amerika’da yerlilerin dili), Vietnamca, Haiti Kreolü (Kreol= Sömürgelik zamanında kullanılan dillerin doğal karışımı), Swahili (Büyük oranda Kenya’da konuşulan bir dil). Bir de ielanguages.com’da Afrikaans (Güney Amerika Cumhuriyeti’nde konuşuluyor) öğretmenliği yapıyorum. Portekizce’yi öğrenmeye çalışıyorum. Ayrıca İbrani, Kiril, Yunan, İnuktitut, Hangıl (Korece alfabesi) ve Hiragana (Japonca’nın Kana alfabelerinden biri) yazı sistemlerini ders notu tutarken kullanıyorum. Çünkü daha iyi anlıyorum, akılda kalıcı oluyor.

OLESİ’NİN KURALLARI

* Kelime oluştururken veya ekler getirirken Büyük ve Küçük Ünlü Uyumu gözetilmiyor. Çünkü dilin analitik yapısı (ek getirilerek anlam belirtme) çok yoğun değil. Ekler sabit.
* Sıfatlar ‘a’yla biter ve onlardan türeyen zarflar ‘zu’yla başlar.
* Düz cümle sırası özne, yüklem ve diğerleri (nesne, dolaylı tümleç, zarf tümleçi...) olarak devam eder: “Qai baw ét pejane”... Anlamı, ‘o sinemaya gider’.
* Özel isimler olduğu gibi kalıyor.

ÖRNEK KELİMELER: Zai = Ben, Nanik = Dil, Quore = İş, Beringui = İhanet, Beringe = İhanetçi, Zuberinge = İhanet ederek, Rama = Çok, Renganiare = Avcı, Uui = Hissetmek

ÖRNEK CÜMLELER: Fua naliew hifla vii şion ulik vii bare = Tüm insanlar eşit hak ve onurda doğmuşlardır. Piåq aaraw aile vii garun, fadraw arçin zukara firol = Akıl ve vicdana sahiptirler ve kardeşlik zihniyetiyle hareket etmelidirler.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!