Bu emeğe yazık olmasın

Güncelleme Tarihi:

Bu emeğe yazık olmasın
Oluşturulma Tarihi: Eylül 21, 2020 07:00

Antalya’dan iki manzara... Plajlar mesafe olmaksızın tıklım tıklım dolarken Akdeniz Üniversitesi’nde sağlık personeli, bir can kaybı daha yaşanmasın diye koruyucu kıyafetlerinde ter içinde çalışıyor. Bir de karantinada olması gerekirken gezerken yakalananlar var...

Haberin Devamı

KIRKLARELİ’nin Vize ilçesine bağlı Kıyıköy beldesinde Jandarma ekipleri, izolasyonda olması gereken aileyi kontrol etmek amacıyla adreslerine gitti. Ekipler, evlerinde bulunamayan ailenin çocuk parkında olduğunu tespit etti. A.Ç., E.A.Ç. ve E.Ç. hakkında karantina tedbirlerine uymadıkları gerekçesiyle 3 bin 150 lira ceza uygulandı.

KARANTİNA YERİNE YEDİGÖLLER’DE

Yedigöller Milli Parkı’nın girişi ve içerisinde HES kodu kontrolü yapan jandarma ekipleri, çadır kamp alanı bölgesinde COVID-19 temaslısı oldukları için karantinada olması gereken 2 kişi tespit etti. 2 kişinin olduğu bölge, güvenlik şeridiyle çevrilerek izole edildi. Durumun bildirilmesi üzerine bölgeye gelen sağlık ekipleri, 2 kişiyi gözetim altında tutulmak üzere ambulansla Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi yerleşkesindeki Seyyide Nefise Yurdu’na götürdü. Karantina kuralını ihlal ettikleri gerekçesiyle TCK’nın ilgili maddesi uyarınca haklarında yasal işlem yapılan 2 kişiye, para cezası da uygulandı.

Haberin Devamı

SOKAKTA YAKALANDILAR

Aydın’da yeni tip koronavirüs tedbirleri kapsamında evlerinde karantinada olmaları gereken 5 kişinin, evlerinde bulunmadığı tespit edildi. Sokaklarda bulunan bu kişiler, kalan sürelerini tamamlamak üzere zorunlu olarak KYK yurtlarına yerleştirildi.

Bu emeğe yazık olmasın

ANTALYA’DAN İKİ MANZARA

Antalya’da koronavirüs rakamlarının çığ gibi büyümesine aldırış eden olmadı. Dünyaca ünlü Konyaaltı Sahili’ne binlerce kişi akın etti. Sosyal mesafe kuralı hiçe sayıldı. Oysa ki Antalya’daki Akdeniz Üniversitesi’nde koronavirüslü hastalar için ayrılan 15 yoğun bakım yatağının hepsi dolu. Aralarında 30’lu yaşlarda hastalar da var. Sağlık çalışanları canlarını ortaya koyarak onları sağlıklarına kavuşturmaya çalışıyorlar.

Sağlık çalışanları koronavirüsten korunmak için birer astronotu andırdıkları koruyucu kıyafetlerin içinde saatlerini geçiriyorlar. Koruyucu kıyafetlerin içi yaz sıcağında montla dolaşıyormuşçasına sıcak. Kıyafetleri çıkartırken her birinin üzeri sırılsıklam ter. Kıyafetlerin içinde tuvalet ya da diğer ihtiyaçları karşılamak mümkün değil. Tulum defalarca giyilip çıkartılıyor. Bu, sağlık çalışanlarını daha da yoruyor.

Haberin Devamı

YAPRAK GİBİ DÖKÜLÜYORUZ

Akdeniz Üniversitesi Hastanesi COVID-19 yoğun bakım servisi sorumlusu Prof. Dr. Murat Yılmaz, 21 yıldır yoğun bakımda çalıştığını, ancak hiçbir dönemde bu kadar yoğunluk yaşamadıklarını anlattı. “Hastalar yağmur gibi yağıyor” diyen Yılmaz, “Sağlık çalışanları adeta birer yaprak gibi dökülüyor. Ekibimizden karantinaya alınanlar oluyor. Çalışan sayımız giderek azalıyor. Sınırsız enerjimiz yok. Zor şartlarda çalışıyoruz. Önlem almadan dışarıda gezen vatandaşları görünce üzülüyoruz” dedi. ◊ DHA

ESKİ HASTALIKLARI VE HASTALARIMI ÖZLEDİM

Sağlık çalışanları koronavirüs öncesindeki yaşamlarını özlemle anımsıyor. Kimi rahatça içtiği Türk kahvesini, kimi bir bardak çayı özlüyor. Kimi ise mola verdiklerinde yediği bir çikolatayı hatırlayıp, artık bunları tulum ve maskeleri nedeniyle yapamadıklarını anlatıyor. Prof. Dr. Murat Yılmaz ise en çok eski hastalarını ve eski hastalıkları, tedavisi olan hastalıkları özlediğini söylüyor. Virüsten önce hastalarının yanına gittiğinde onların gözüne bakıp moral verdiğini anlatan Yılmaz, “Şimdi hastanın yanına tulum ve maskeyle giriyoruz. Eskisi kadar rahat muayene edemiyorum. Duygularımızı karşılıklı rahat ifade edemiyoruz. Eski hastalıkları ve hastalarımı özledim. İnsan hastalıkları özler mi? Evet, bu dönemde eski hastalıkları özledim” diye konuştu.

Haberin Devamı

YOĞUN BAKIMDA GENÇ HASTA SAYISI ARTTI

Hastalığın sadece yaşlıları etkilemediğini, yoğun bakıma gelen ve entübe edilen genç hastalar olduğunu da anlatan Prof. Dr. Yılmaz, gençlerin gençliklerine güvenmemesi gerektiğini kaydetti. 33 yaşında bir hastanın yoğun bakıma geldiğinde kendisiyle görüştüğünü anlatan Prof. Dr. Yılmaz şunları söyledi: “Hastam ‘Hocam ben bütün işlerime devam ettim. Hiç önlem almadım. Bu hastalık yaşlılar için tehlikeli diye düşündüm’ dedi. Şu anda 33, 45, 37 yaşlarında hastalar var. 50 yaşın altında 7 hastamız var. Bu hastalıkta artık genç-yaşlı kalmadı.”

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!