Bu değirmenin suyu nereden

Güncelleme Tarihi:

Bu değirmenin suyu nereden
Oluşturulma Tarihi: Kasım 13, 1999 00:00

Haberin Devamı

Debdebe

İstanbul Polisi'nin düzenlediği en büyük çete operasyonu, trilyonlara hükmeden Adnan Hoca'nın, Osmanlı padişahlarını kıskandıracak yaşantısını, geç de olsa gün ışığına çıkarttı. Hanedanını zengin çocuklarından seçtiği yakışıklı müritleriyle kuran Adnan Hoca, İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi'nden terk. Doktor raporlarına göre ruh sağlığı yerinde değil.

Markacı

Röportajlarında, muazzam servetinin kaynağını, yazdığı kitapların satışı olarak gösteriyor. Şantaj çetesi kurmakla suçlanan Adnan Hoca, Cartier saat takıyor. Lacoste, Beymen ve Vakko'dan giyiniyor. Gömlekte Armani ve Ferre favorisi. Cherookee ve Mercedes otomobillere biniyor. Kandilli'de 180 derece Boğaz manzaralı 30 dönüm orman arazisine kurulmuş bir saray yavrusunda oturuyor.

Çalışmıyor

Yazları Silivri'deki, Hollywood filmlerinden fırlamış, çifte yüzme havuzlu, göletli çiftlikte, sosyetenin katıldığı partiler veriyor. Evlerine, saltanatını pekiştirmek için padişah tahtları yaptırıyor. Mobilyaların altın varaklısını seviyor. Trilyonlara hükmeden Adnan Hoca, çalışmıyor. Bilinen bir işi yok. Peki, bu değirmenin suyu nereden geliyor?

Çiftliği

Adnan Hoca'nın Silivri Fenerköy'deki Pembeköşk adlı çiftliği 40 dönümlük bir arazi üzerine kurulu. Çiftliğe, üzeri işlemeli ahşap bir kapıdan giriliyor. Kapının üzerinde güvenlik kameraları var. Girişin sağında ve solunda 2'si Doberman olmak üzere 4 tane köpek var. Adnan Oktar'ın camekanlı villası 2 katlı. Villanın arkasında ise arazi uzanıyor. Birisi büyük 2 yapay göl, atların koşturulduğu bir alan, yüzme havuzu, heykeller, fıskiyeler, büyüklü küçüklü çardaklar, padişah tahtlarını andıran işlemeli koltuklar ve sera yer alıyor. Çiftlikte, 7-8 at, 2 tane de deve var. Tüm alan, ışıklandırılmış. Göle bakan mermer oturaklar bile işlemeli. Fenerköy sakinleri, Pembeköşk diye bilinen çiftlikte, sosyetenin, ünlü bürokrat ve devlet adamlarının katıldığı büyük partiler verildiğini, davetlere eski İçişleri Bakanlarından, DTP Genel Başkan Vekili İsmet Sezgin ile DYP Genel Başkanı Tansu Çiller'in oğlu Mert Çiller'in de çok sık katıldığı belirttiler. Adnan Hoca'nın, Boğaz'daki sarayı ile Silivri'deki çifliği arasındaki ulaşımı da lüks araçlar gerçekleştiriyor. Boğaz'daki sarayın bahçesinde büyük bir jeneratör, fıskıyeler, süs havuzları, tamamen ahşaptan iki katlı bir çardak var. Çardak dışında, balkonlu, merdivenli ahşap verandalar mevcut. Bahçede, yeni yapılmış bir barbekü partisinin izleri var. Garajda iki tane Grand Cheroki jeep, bir Mercedes, Kartal ve Siena marka otomobiller göze çarpıyor.

Sarayı

Adnan Hoca'nın Kandilli sırtlarındaki yaklaşık 30 dönümlük ormanlık arazi üzerine kurulu, saray gibi evine ulaşabilmek için, 750 metrelik özel bir yoldan geçiliyor. Yol boyunca uzanan ağaçların ve tellerin üzerinde 50'ye yakın güvenlik kamerası var. Yolda, 250 metre arayla, 4 ayrı demir kapı bulunuyor. Bu özel yol geçilince, 100 metrelik delikli parke döşeli bir başka yol başlıyor. Yolun sonunda Adnan Hoca'nın iki katlı evine ulaşılıyor. Evin çevresi, ayrıca tellerle çevrili. Arnavutköy, Bebek ve Kuruçeşme'yi gören evin dışı, koyu renk camla kaplı. Kapısı çelikten. Osmanlı tarzındaki kapının üzerinde, Arapça yazılar var. Ev antika döşeli. İçi, heykel cenneti. Koltuk ve yemek takımları altın varakla kaplanmış. Yerler mermer ve ahşap. Klimalı evde, çok sayıda uydu anteni dikkat çekiyor. Evin dışı, içerdeki bilgisayarlı, televizyonlu güvenlik sistemiyle gözetleniyor.

Zevksizlik örneği...

Adnan Hoca'nın dekorasyonuna bir servet harcadığı Kandilli ve Silivri'deki evlerindeki renk seçimi, ruh dünyasının karanlığını yansıtıyor. Mobilyalarda, siyah, bordo ve lacivertin hakim olduğu zevksiz süslemelerin arasından, altın varakların ışıltıları sırıtıyor. Parke zeminli kapılar üzerine kabartma Osmanlı motifleri, koyu renkli aynalar, kasvetli heykeller, Adnan Hoca zevksizliğini tamamlıyor. Adnan Hoca çiflik evine bile ağır mobilyalı bir ikiz yatak koydurmuş.



Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!