Güncelleme Tarihi:
Türk Psikologlar Derneği, depremzedelerin psikolojik sorunları için proje başlatıyor
AKUT hepimizin gönlünde taht kurdu. 17 Ağustos depreminde enkaz altında kalan canları kurtarmak için yaptıkları çalışmalarla bütün Türkiye'nin sevgilisi oldu. Akut ‘beden’lerimizi kurtarıyordu. Peki ‘ruh’larımız ne olacaktı?
İşte, depremle birlikte harekete geçen arama-kurtarma ekiplerinin yerini daha sonraki günlerde psikoloji, yani ruhlarımızı kurtarma ekipleri aldı. İşleri çok zordu, işleri ‘görünmeyen’i kurtarmaktı. Türk Psikologlar Derneği İstanbul Şubesi, hiç zaman kaybetmeden harekete geçti. Depremden hemen sonra çalışmalara başlayan dernek, şimdi de çok kapsamlı bir proje başlattı.
ÖZEL DEPREM EĞİTİMİ
Projeye göre, deprem sonrasında ruhen çöküntü içinde olan binlerce insana yardım etmek amacıyla İsrail, ABD, Almanya, İsveç ve İngiltere'den eğitimci psikolog çağırıldı. Yurtdışından gelecek 17 eğitimci bu ayın sonunda İstanbul'da 120 Türk terapisti 5 gün süreyle eğitecek. Zaman içinde bu sayı 200'e çıkarılacak. Eğitim alan her uzman yılda en az 30 gün deprem bölgesinde hizmet verecek. Türkiye'deki psikologların yabancı meslektaşlarının tecrübelerinden yararlanarak sürdüreceği çalışmalar gerekirse yıllarca sürecek.
SEFERBERLİK BAŞLATILDI
Türk Psikologlar Derneği İstanbul Şube Başkanı Emre Konuk'la, depremzedelerin psikolojik sorunları ve başlattıkları bu büyük projeyle ilgili olarak derneğin Gümüşsuyu'ndaki şubesinde söyleştik.
Psikolog Emre Konuk, deprem bölgesinde, herkesin travma yaşadığına dikkat çekerek, çadırkentlere gönderdikleri ekiplerle depremzedelere terapi uyguladıklarını söyledi. İleride, depremzedelerde kısa adı ‘PTSD’ olan ve ciddi bir hastalık niteliğindeki ‘travma sonrası stres bozukluğu’nun görülebileceğini belirten Konuk, bununla mücadele için yeterli sayıda tecrübeli uzman olmayışı nedeniyle eğitim için yabancı uzman çağırdıklarını anlattı.
TECAVÜZ, İŞKENCE, AFET
Dernek, depremzedelere yönelik psikolojik terapi çalışmalarının geniş kapsamlı yürütülebilmesi için maddi desteğe gereksinim duyuyor. Derneğin Ankara ve diğer şubeleriyle 30 çadırkentte çalışmalarını sürdürüp meslektaşlarıyla birlikte seferberlik başlatan Konuk, insanları psikolojik yıkımdan kurtarmak için çabalıyor:
Travma nedir?
- İnsanın psikolojisini çok derinden etkileyen olaylar travma yaşatır, Tecavüze uğramak, doğal afetlerde mağdur olmak, işkence görmek buna örnek verilebilir. Afetlerde, bizde olduğu gibi yüzbinlerce insan travma yaşıyor.
ERKEN MÜDAHALE ÖNEMLİ
Travma ile nasıl başa çıkılır, ne tür kötü sonuçları olabilir?
- Şokun ardından ilk 3-4 ayda erken müdahale çok önemli. Biz depremden hemen sonra bu kadar insanın travma yaşadığı ortamla mücadele etmek için tecrübeli uzmanımızın az olduğunu gördük, dışarıdan yardım istedik. İsrail'den yardım aldık, eğitim için workshop uyguladılar bize. Yaklaşık 7 haftadır 30 büyük çadırkentte birer çadırımız var. Bu çadırlarda, her hafta 3-4 kişi hizmet veriyor, hafta sonunda ekip değişiyor. Birebir ya da grup terapisi uyguluyoruz. Bu yolla, PTSD'yi, yani travma sonrası stres bozukluğu denen sendromun görüleceği insan sayısını azaltmaya çalışıyoruz.
PTSD'nin belirtileri?
- Bunun en belirgin örneklerinden birini Vietnam'dan dönen ABD'li askerler yaşadı. Bu sendrom, yaşanan kötü olaydan, şoktan 3-4 ay, bazen 6 ay, ya da yıllar sonra görülüyor. Kişi çoğunlukla olayı yeniden yaşamaya başlıyor. Olay gözünden, kulağından gitmiyor. tabii bunun sonucunda çarpıntı, panik atak gibi fizyolojik bozukluklar, alkol, esrar, hap bağımlılığı gibi şeyler görülebilir. İnsan işini yapamaz hale gelir. Örneğin depremde camdan atladıysa, olay gözünün önünden geçerken tekrar atlayabilir, bu psikoloji suç işlemeye de itebilir. Toplum psikolojisi açısından son derece önemli bir durumla karşı karşıyayız.
ŞOKTAN HEMEN SONRA
Deprem bölgesindeki insanlarda bunun görülme riski için yüzde verebilir misiniz?
- Kesin birşey söylemek güç, ancak travma sonrası erken müdahale görmüş kişilerde, dünyada yapılan araştırmalara göre bu oran yüzde 15-30 arasında. Travma için hiçbir erken müdahale yapılmayan Ermenistan'da, birkaç yıl önceki depremden sonra ise bu yüzde maalesef 95 gibi yüksek bir rakam. Biz bu yüzdenin düşük olması için yaşanan şoktan hemen sonra çadırkentlerdeki merkezlerde travma yaşayanlara ilk müdahaleyi yapmaya çalışıyoruz.
Şimdiye kadar kaç kişiye ulaştınız, ilk müdahale dediğiniz nedir?
- Binlerce kişiye ulaştığımızı söyleyebilirim. İlk müdahale derken, konuşarak, insanlara yaşadıklarının geçici olduğunu, bu korkuyu birçok kişinin yaşadığını anlatarak, onları normalize etmeye çalışıyoruz. Özellikle çocukları anne-babalarının gelecek kaygısıyla yaşadıkları ortamdan çıkararak, oyun çadırlarına çekmeye çalışıyoruz. Çocuklar bulundukları ortama çok çabuk adapte olurlar, oyun oynarken mutlu oluyorlar.
HEDEF 200 TERAPİST
Anlaşılan ilk müdahaleye rağmen -ki ulaşıp ilk müdahaleyi uygulayamadıklarınız da var- belirli kesimde PTSD görülecek. Bununla Türkiye nasıl başa çıkar?
- Bu konu için de, uzman eğitimi yapabilmek üzere dışarıdan destek alıyoruz. EMDR diye (Eye Movement Desensitation Reprocessing) travma danışmanlığı konusunda eğitim veren bir enstitü var. Onlar gönüllü olarak 17 eğitimci gönderiyorlar bize. Bu eğitimci psikologlar arasında ABD, İsrail, İsveç, Almanya ve İngiltere'den gelenler var. Bu ayın sonunda Kemer Country'deki Yaşamkent'te 5 günlük eğitim yapılarak 120 terapist eğitilecek. Eğitilecek Türk uzmanlar bize başvuran meslektaşlarımız arasından tecrübe ve konu üzerinde çalışma isteklerine göre seçilecek. Ocakta tekrar bir eğitim ekibi gelecek, Ekim'de seminere katılan 120 terapist daha ileri bir eğitim alacak, bunların yanı sıra bir grup da PTSD ile mücadele için başlangıç eğitimini alcak. Konu üzerinde yoğunlaşan terapistlerin sayısını en az 200'e çıkarmayı planlıyoruz. Eğitim sağladığımız her uzmana yılda en az 30 gün deprem bölgesinde hizmet verme zorunluluğu koyduk. Önümüzdeki dönemde PTSD görülen insan sayısının yüksek olacağını biliyoruz. Bu nedenle bu konuda uzman meslektaşların olması çok önemli. Ocak sonrasında da mali gücümüz imkan verirse ayda bir yabancı meslektaşlarımızı davet edeceğiz, danışmak istediğimiz şeyler olabilir. Depremzedelere yönelik çalışmalarımız ise gerekirse yıllarca sürebilir.
MADDİ DESTEK GEREKİYOR
PTSD için nasıl bir tedavi gerekli?
- Konuşma yoluyla terapi dışında bazı egzersizler de var. Örneğin başına gelen kötü şey yeniden gözünde canlandığında, eli sağa sola hareket ettirerek kişinin gözbebeklerinin sağa sola çevrilmesini sağlamak, çok komplike olan başka beyinsel egzersizler de var.
Bu çalışmalar için yeterli mali bütçeniz var mı?
- En önemli konu bu. Çadırkentlerin hali malum. Burada çoğunluğu öğrencilerden oluşan gruplarımızın çalışması için birer prefabrik ev gerekiyor. Çalışan depnemzedeler için akşam terapi uygulanıyor. Çocukları da soğukta bu eve çekebiliriz. Çadırkentlerdeki uzman psikologlar ve öğrencilerin verimli çalışabilmeleri için bu şart. Yalova'da bir tane prefabrik merkez kurduk, 3 bin 200 dolara mal oldu. Bu evleri hizmet verdiğimiz tüm çadırkentlerde kurabilmek için maddi desteğe ihtiyacımız var. Eğitim için 28 Ekim'de ve Ocak'ta gelecek uzmanların uçak biletleri ve otel masrafları gibi bir sıkıntı da var. Derneğe katkı yapmak isteyenler derneğimize başvurabilir (İstanbul şubesinin telefonu 0212 245 65 65).
Türkiye'de travma için bir merkez oluşturulamaz mı?
- Bizim bütün idealimiz bu. Öncelikle İstanbul ve Ankara'da bir travma merkezi kurmak, burada hem terapi, hem araştırma yapmak istiyoruz. Özellikle depremde olduğu gibi geniş kitleleri etkisi altına alan durumlarda bu şart. Erken müdahale yapılamazsa daha önce de dediğim gibi travma sonrası stres bozukluğu yaşayanların sayısı çok artar. Ayrıca böyle bir merkez, PTSD görülenlerin tedavisi için de şart.