OluÅŸturulma Tarihi: Ocak 19, 2000 00:00
Broadband TV'nin Yıldızını Söndürdü…Ted Turner Dünyanın Hakimi mi Oluyor?…NBC Güç mü Yitiriyor? Başladıktan yaklaşık 50 yıl sonra, 9 Ocak, 2000 tarihinde, America Online ve Time Warner şirketlerinin birleşmesi ile televizyon şebekesi çağı sona erdi. 183 milyar dolarlık birleşme TV izleyicileri için TV ile bilgisayarın birlikte yaratacağı bir dizi devrimin habercisi niteliği taşıyor. Time Warner'ın dijital medya grubundan Richard Bessler "Çoktandır insanlar böyle bir birleşimin gerçekleşebileceğini biliyorlardı ama kimse bunu telaffuz edebilecek ya da bunu yapmaya kalkışacak cesarete sahip değildi. Bunun için AOL ve Time Warner gibi iki devin ilk adımı atması gerekti" diye konuşuyor. Yeni şirket yani AOL-Time Warner, yaşanması öngörülen değişimlerin arkasındaki itici güç olmakla kalacağa benzemiyor. Bu birleşik medya dünyasında ilk egemen oyuncu olma hedefine kilitlenmiş durumda. Columbus Circle, 10 numaradaki yeni binada, Gerald Levin, Steve Case, Ted Turner, Bob Pittman ve Richard Parsons gibi medyanın en önemli isimleri hepbirlikte kafa kafaya verip Amerikan oturma odalarındaki eğlenceyi yeniden nasıl biçimlendireceklerini tartışmaya başlayacaklar. Paine Weber'in medya analistlerinden Christopher Dixon "Yani Palm Pilot'unuzdan HBO'yu izleyebileceksiniz demektir" şeklinde konuşuyor. İki şirketin birleştirilmesi işi, MTV'nin kurulmasında çok emeği geçen ve şimdilerde AOL için çalışan eski Time Warnercılardan Bob Pittman'a verildi. Geçiş döneminin diğer isimleri arasında Richard Parsons, Dime Bancorp, AOL'nin mali işlerinin başındaki adam Michael Kelly ile Richard Bressler bulunuyor. Bu müdürler Levin'e yani Time Warner'ın genel müdürü ile AOL'nin genel müdürü Casey'e rapor verecekler. Ve bütün bu birleşmenin temelinde yatan öğe: Broadband. Kablo üzerinden Internet servisi. Upgrade edilmiş telefon ya da kablo TV hatları kullanılarak abonelere sunulan Internet bağlantısı, modem ile kurulan bağlantılara göre çok daha hızlı ve elde edilen ses ve görüntü kalitesi modemle sağlanandan çok yüksek. Bunların yanısıra kullanıcının e mail göndermesi ve alması, telefonla görüşebilmesi ve bilgi alıp gönderebilmesi de mümkün olabiliyor. Time Warner şirketinin 13 milyon kablo yayın abonesi mevcut ve dolayısıyla binlerce kilometre uzunlukta bir kablo ağı. Bir başka deyişle Broadband için gerekli donanıma şimdiden sahip durumda. Bu da AOL'nin iştahını kabartan en önemli öğe. Time Warner'ın kablolarının yüzde seksenbeşi Broadband sinyallerini taşıyabilecek kapasiteye halehazırda sahip. Şu anda, bu servis Road Runner adlı bir TV programı ile aynı adı taşıyor. Bressler'ın Time Warner dijital yayınlarının başında olduğu günlerde idaresinde olduğu bir program bu. Birleşmeden sonra Bressler'ın programın kontrolünü elinde tutup tutmayacağı belli olmamakla beraber dağıtım konusunda ipleri elinde tutmayı sürdüreceğine şüphe yok. Time Warner'ın elinde bundan başka, oturmuş markalar da mevcut: Time, CNN, HBO gibi. 22 milyonluk abone sayısı ile ABD'nin önde gelen Internet servis sağlayıcısı konumundaki AOL, Time Warner'ın hiç bir zaman egemenlik kuramadığı bir alanda egemen isim. Bu birleşme ile öyle anlaşılıyor ki AOL aboneleri günün birinde The Sopranos adlı HBO kanalında yayınlanan bir dizinin eski bölümlerini ya da WB'nin Roswell, bir başka kanalın bir başka programının istedikleri bölümünü istedikleri bir gün ve saatte izleyebilecekler ve böylelikle de kendi TV yayın programını kendileri yapmaya başlayabilecekler. Bressler eski programların Internet için kısaltılarak yeniden hazırlanacağına inandığını söylüyor. Reklamlar ne olacak pekiyi? İzleyiciler reklam çıkınca zaplamaya alışık olduklarından buna karşı reklam ürünlerinin programlar içine sıkıştırılması düşünülüyor. Hatta programdaki ürünün üzerini tıklayarak o ürünü satın almanız bile mümkün hale gelecek. (AOL üzerinden geçen ay yapılan Noel alışverişlerinin tutarı 2.5 milyar doları buluyor.) Richard Parsons bu akılalmaz gibi görünen yenilikler hakkında şunları söylüyor: "İnsanlar sadece monitörlerinden program izlemekle mi yetinecekler yoksa yeni teknolojik gelişmeler şu anda hayal bile edemediğimiz yenilikler mi getirecek, orası belli değil. Şu anda bizim yapmaya çalıştığımız şey, bu birleşme vasıtası ile bütün stratejik noktalara yerleşebilmek ve başka şirketler bu konuda yol alana kadar en iyiyi en hızlı şekilde tüketiciye sunabilmek." Şu anda çok az sayıda Broadband kullanıcısı mevcut. Time Warner'ın RoadRunner sisteminde 320 bin abone bulunuyor. AOL ile birleşmeden sonra bu sayının çok daha yüksek rakamlara ulaşacağına kesin gözü ile bakılıyor. Broadband yaygınlaştıkça AOL Time Warner'ın pozisyonu da kıskanılacak düzeye ulaşacak gibi gözüküyor. CBS, örneğin, Viacom ile birleşme aşamasında. Radyo ve TV kanallarına sahip bir birliktelik olacak bu ama AOL'nin sahip olduğu Internet pastasından bir kırıntı bile elinde yok bu birliktelikte. Benzer birdurum Disney için de geçerli. Ama hiç değilse her ikisinin de kendişovlarını çekebilecekleri tam donanımlı stüdyoları var. Üç büyük TVkuruluşundan en kârlısı konumundaki NBC'nin ise ne stüdyosu, ne kablo ağı ne de telefon sistemi bulunuyor. 13 Ocak Perşembe Bu birliktelikten en karlı çıkacaklardan biri büyük ihtimalle eski Nickelodeon şeflerinden ve yeni AOL Time Warnercılardan Geraldin Laybourne. Laybourne şu sıralarda kadınlar için Internet + Kablo Tv biçiminde çalışacak Oxygen adında bir şebeke kurmakla meşgul. Çalışma merkezi olarak kendine New York'u seçmiş. Ama 9 Ocak'a kadar kendisinin girişiminden pek haberdar olan yoktu. En büyük kablo servisi veren şirket olan Time Warner, kendisi kadınlar için bu tür bir çalışma yaptığı için Laybourne'a pek de destek çıkmadı açıkçası. Ama Laybourne'nun bir numaralı yatırımcısı AOL. Oxygen 2 Şubat'ta ulusal yayına geçecek. 14 Ocak CumaAOL-Time Warner birleşmesinden sadece bir iki hafta önce Time Warner'ın başkan yardımcısı Ted Turner bir kez daha NBC'yi satın alma niyetini açıklamıştı. Buna yönetim kurulunun diğer üyelerinin pek sıcak bakmadıkları ise herkesçe bilinen bir gerçek. Parsons her ne kadar böyle bir birleşmenin teorik olabilirliliğini ihtimal dahilinde tutsa da bunun yakın bir gelecekte gerçekleşmesinin hemen hemen olanaksız olduğunu vurgulamadan da geçmiyor: "Ted, eminim ki şebeke tipi yayıncılığa duyduğu ilgi ve sempatiyi hala korumakta. Ancak şu anda bizim odaklanmamız gereken bir başka iş var." Birleşme anlaşmasında Ted Turner'ın cebine hisse devri yoluyla 2.5 milyar dolar para giriverdi. Ted bu aralar, dünyaya hükmedebileceğini düşünüyor ve bu nedenle de pek mutlu. 'Dünyaya hükmetme' ifadesinin abartılı bir söyleyiş olduğunu düşünmeyin çünkü yeni kurulan şirketin 125 milyon abonesi var. 15 Ocak CumartesiGeneral Electric yöneticileri, 7 Ocak günü yaptıkları bir açıklama ile NBC'yi satmak niyetinde olmadıklarını ifade ettiler. Birleşme sonrasında da yöneticilerin aynı düşüncede oldukları sanılıyor. Ama şurası da bir gerçek ki bir stüdyoya ya da kablo yayın şirketine arkasını dayamamış olan NBC kan kaybetmeye aday gözüküyor. Piyasada tutulmuş ve egemen bir marka olması, yöneticilerin NBC hakkında böyle düşünmelerine yol açıyor olsa gerek. Ancak kulaktan kulağa fısıldanan sözlere bakılırsa G.E. yöneticileri kısmî bir satışı da aralarında konuşmaktalar. Güçlü bir şirket ile ortaklığa da sıcak bakıyorlar. 16 Ocak PazarAOL Time Warner'ın birleşmesinin getirdiği temel kaygılardan biri 'Time, People, Fortune, CNN ve New York 1' birimlerinin bozulacağı yönünde. Bu birimlerin gazetecileri arasında rekabetten kaynaklanan bir takım çekişmeler yaşanabileceği düşünülüyor. Case ise gazeteciliğin etik kurallarının sonuna kadar korunacağını söylüyor. Pekiyi Case ya da Levin ile ilk röportajı kim yapacak? Bu konu bir çekişmeye neden olabilir mi? Olamaz tabii. CNN ne güne duruyor? 17 Ocak PazartesiTime Warner'ın dijital medya departmanının başkanı Richard Bressler, insanların bilgisayar monitörlerinin karşısına geçip bir filmi ya da şovu baştan sona izleyip izlemeyeceklerine dair kaygılar üzerine bir açıklama yaparak bu yeni medya türü için daha kısa süreli yapımlara imza atmayı düşündüklerini ifade etti. Internet kullanıcılarının dikkat toplama sürelerinin daha kısa olduğunu göz önüne aldıklarını belirten Bressler'den 25 yıl önce eski NBC başkanı Leslie Raddaty de aynı konuya değinmiş ve NBC'nin yayına başlamadan önce izleyici kitleleri üzerinde yaptığı bir araştırmanın sonuçlarını açıklamıştı. NBC'nin yaptığı araştırmaya göre izleyici kesim dikkatini yarım saatten fazla bir konuya yoğunlaştırmıyordu. 18 Ocak Salı Birleşmelerden söz açılmışken, Fox, CBS ve ABC'nin da birleşmesi gündeme gelebilir gibi gözüküyor. NBC ve CNN geçen ay bu şirketlerce yapılan
haber-görüntü paylaşımı anlaÅŸmasının dışında tutuldular. Bunun açıklanmasından sonra NBC yetkilileri neden böyle bir dışlanmaya maruz kaldıklarını anlayamadıklarını ve cevabı bir hayli merak ettiklerini bildirdiler. AnlaÅŸmanın tarafları ise yakında bu konuda NBC'ye bir brifing vereceklerini ilan ettiler. Ama bize sorarsanız bu dışlanmanın nedeni bir anti-tröst kovuÅŸturmasına maruz kalmama istekleri olmalı. Ancak oluÅŸturulan konsorsiyumun yetkilileri eÄŸer NBC bu oluÅŸum içinde yer almak istiyorsa başımızın üstünde yeri var demekten de geri durmuyorlar. The New York Observer'da yayınlanan bir Jim Rutenberg yazısı... Çeviren: Levent GÖKTEM - 19 Ocak 2000, ÇarÅŸamba Â
button