Güncelleme Tarihi:
Dikkat ediyorsanız CHP liderinin son günlerdeki söylemleri ve partinin rengi değişmeye başladı. Gelecek seçimlerde iktidara aday CHP’nin lideri Avrupa’a gitttiğinde Munih’te aynen şunları söylemiş. Ben şahsen gözlerime inanamadım ve gözlüklerini tekrar tekrar takıp yeniden baktım söylediklerine.
“Türkiye'de iktidar olanların, bir 'ortak vizyon' oluşturması, kimlik sorununu aşması, inanç-mezhep-etnik köken-coğrafya-bölge ayrımı gözetmeden herkese eşit ve saygıdeğer olduğu bilincini aşılaması, cami-karakol-kışla-kahve-okulu ile elele verebilmesi gerekiyor.”
Gelin şimdi zaman tuneline girelim. Çok partili sistemin hayata geçiirildiği 1950 yılına uzanalım. Demokrat Parti “Yeter Söz Milletindir” sloganıyla seçimlere giriyor. Bu slogan karşısında CHP tek parti iktidarı alışkanları nedeniyle şok olmuş durumda. Bayar-Menderes ve kadrosunun o meşhur “Dur” diyen el posteri ile ne yapmak istemektedirler?
Halkı sandık başına toplarlarsa işleri bitik demektir. Bunun için posteri hazırlayan mimar Selçuk Milar’dan CHP için de bir poster (afiş) hazırlamasını isterler.
Milar, CHP’li vekillere afişteki cümleyi hatırlatır ve CHP’nin halkın oyuyla gitmesi gerekeceğini hatırlatır.
Nitekim CHP 1950 seçimlerinde 27 yıllık iktidarına veda etmek zorunda kalır.
Ve o zamandan bu yana tek başına hiç bir zaman iktidara gelemez.
Çünkü ideolojik muhalefet yüzünden Cumhuriyet Halk Partisi hiç bir zaman “halk”a inmeyi denememiştir.
Nitekim son yılları bırakın yakın tarih içinde Baykal’ın genel Başkanlığı döneminde de çok şey değişmiş değildir.
Bilgi Üniversitesi'nden Doç. Dr. Umut Özkırımlı'nın yaptığı bir araştırma, ideolojik muhalefetin seyrini de bizlere gösteriyor. Özkırımlı, CHP Genel Başkanı Baykal'ın TBMM’deki 15 grup konuşmasını inceliyor ve Baykal'ın kullandığı kelimelere yoğunlaşıyor.
Baykal konuşmalarında 15 kez 'ulusal bütünlük’ten, 19 kez 'rejim tehlikesi’nden, 52 kez 'terör’den, 96 kez 'karşı karşıya olduğumuz tehlikeler’DEN bahsediyor ve 191 kez 'devlet' kelimesini kullanıyor.
Umut Özkırımlı'nın vardığı sonuç şu: CHP, radikal ve milliyetçi bir partidir. Tabii bu araştırma sonuçlarından milliyetçilik ilkesine tek kelimeyle itirazımız olamaz. Çünkü CHP’nin altı okundaki ilkelerden, üstelik başta gelenlerden biridir. Radikal olması üzerinde değil ama sonuçtan “halk” çıkmaması düşündürücü.
Nitekim CHP’nin “halkçılık” ilkesi çok önemlidir ama 1950’lerden bu yana nedense sadece “salon ve kongre toplantılarında” kullanılan bir ilke olarak kalmıştır.
Şimdi CHP liderinin yeni bir sayfa açarak halkçılığı ön plana alması, hatta 1950’lerdeki Demokrat Parti’nin “Yeter söz milletindir” sloganına benzer kararları hayata geçirmeye çalışması iktidar yürüyüşünün itici gücü olabilir. Tabii etrafındaki dar ve bağnaz kadro eğer hâlâ doğmaların etkisinden ve tek parti alışkanlıklarından vazgeçerlerse. Ve bu kadro Baykal’ı etkilemezse yolun açık olduğu anlaşılabilir. Zaten iktidara talip olanların hem gençlere yönelmesi, hem da halkın ayağına gidip onlardan olduklarını göstermesi olmazsa olmazların başında gelir.
Bunu Baykal’ın anlamış olması son derece şaşırtıcıdır.
Ama o kadar da isabetlidir.
Sezai Bayar