Böylesi görülmedi

Vekil arkadaşlarının torpil isteklerini geri çevirdiği için partisinde ‘‘İstenmeyen adam’’ ilan edilen Devlet Bakanı Refaiddin Şahin yüzünden dün Ankara'da komik olaylar yaşandı. Şahin dünkü kabine toplantısında beklenen istifasını vermedi, kimseyle de vedalaşmadı. Buna kızan Cindoruk ise Başbakan Yılmaz'a yazdığı ‘‘Azil mektubu’’nu basına dağıttı.

Emlakbank'tan sorumlu DTP'li Devlet Bakanı Refaiddin Şahin'in görevden alınması muammaya dönüşürken, ‘‘böylesi görülmedi’’ dedirten gelişmeler yaşanıyor. DTP Genel Başkanı Hüsamettin Cindoruk'un, bakanlıktan azil edilmesi için Başbakan Mesut Yılmaz'a mektup yazdığı Şahin'in görevden alınması veya istifası yönünde dün de bir gelişme sağlanamadı. Şahin'in azil işlemi zirvede de tartışma yarattı. Emlakbank'tan sorumlu DTP'li Devlet Bakanı Şahin ile ilgili gelişmeler Haziran ayında başladı. DTP Grup Başkanvekili Mahmut Yılbaş, Genel Başkan Yardımcıları Yıldırım Aktuna ve Hamdi Üçpınarlar, Şahin'e bağlı olan ‘‘Emlakbank ve Toplu Konut'ta partililerin isteklerinin yerine getirilmediği, seçmenlere gereken ilgi gösterilmediği, Emlakbank'ta milletvekillerinin taleplerini yerine getirmediği’’ gerekçesiyle bakanlarını istifaya davet ettiler. Ancak Şahin bu taleplere aldırmazken, DTP'li milletvekillerinin tepkisi artarak devam etti. Temmuz ayında toplanan DTP GİK'te de konu gündeme getirildi ve Şahin burada sert bir dille eleştirildi. Şahin ise bu eleştirilere, yakınları aracılığıyla, ‘‘Benden haksız, kanunsuz işlerini takip etmemi istediler. Yapmadığım için böyle davranıyorlar’’ mesajını gönderdi. Bu mesaj DTP grubunu daha fazla karıştırdı. Şahin, Genel Başkanı Cindoruk ile görüşüp, ‘‘Eğer siz istiyorsanız istifa ederim’’ dedi. Ancak Cindoruk, Şahin'in istifa etmesine sıcak yaklaşmadı ve sorunu Grup'ta çözeceğini söyledi.

Cindoruk, bir arayol bulmaya çalışırken, DTP'li milletvekilleri Şahin hakkında TBMM grubunda güvensizlik önergisi verdiler. Cindoruk, bu önergenin görüşülmesinin önüne geçmeye çalıştı ancak başarılı olamadı. Milletvekilleri bu konuda ısrarlı davranınca TBMM'deki odasında grup toplantısını gerçekleştirerek sorunu masaya yatırdı. Geceyarısına kadar süren Grup toplantısına DTP'nin 21 milletvekilinden 14'ü katıldı, 11'i güvensizlik oyu verirken, 2 çekimser, 1 de boş oy çıktı. Şahin, oylama sonucuna, ‘‘Grup kararı ile bakanlıktan düşürülmem için 21 milletvekilinin yarıdan bir fazlasının oyuna gereksinim var. Grup kararı geçersizdir’’ dedi. Şahin, oylamanın şekli konusunun da usullere uygun olmadığını, milletvekili olmadığı için Cindoruk'un gruba başkanlık edemeyeceğini de belirtti. Sorun bu kez Genel İdare Kurulu'na getirildi. Ancak GİK'in bakanların görevden alınması konusunda bir yetkisinin bulunmadığı anlaşıldı. Bunun üzerine Grup kararı TBMM Başkanlığına bir yazı ile bildirildi ve Resmi Gazete'de yayınlanarak yürürlüğe girmesi istendi. TBMM Başkanı Hikmet Çetin ise DTP'nin talebini, ‘‘Böyle bir uygulamamız yok’’ diyerek geri çevirdi. Şahin bakanlıktan ayrılmamakta ısrar ederken, partiden gelen tepkiler de o derece yoğunlaştı. Sonuçta Cindoruk, Başbakan Mesut Yılmaz'a bir mektup yazarak partili bakanının azlini talep etti.

ARZ-I VEDA EDECEKTİ

Yılmaz önceki gün Cindoruk'a Bakan Şahin ile konuştuğunu belirterek, ‘‘Bakanlar Kurulu toplantısında arkadaşlarına arz-ı veda edeceğini bana söyledi. Yarın (dün) istifa edecek’’ dedi. Cindoruk ise görüşmeden çıkarken, ‘‘Konu Cumhurbaşkanı'na sunulmuştur. Takdir Sayın Cumhurbaşkanı'ndadır, kararı o verecektir’’ açıklamasında bulundu. Cindoruk'un bu açıklamasına yarım saat sonra Çankaya'dan yanıt geldi. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, ‘‘Şahin'in bakanlıktan azledilmesi için kendisine herhangi bir dosyanın sunulmadığını’’ bildirildi. Cindoruk ise bu durum karşısında yakın çevresine, ‘‘Ben o açıklamayı Yılmaz'ı sıkıştırmak için yaptım’’ dedi.

Kızdı, azil mektubunu basına dağıttı

DTP lideri Hüsamettin Cindoruk, dün Bakanlar Kurulu devam ederken, partili bakanı Refaiddin Şahin'in görevine son verilmesine ilişkin olarak, 4 Eylül'de Başbakan Yılmaz'a gönderdiği mektubu basına dağıttı. Şahin ile istifasına yönelik görüşüp görüşmediğine ilişkin bir soruya, ‘‘Benim cep telefonum yok’’ karşılığını veren Cindoruk şunları söyledi: ‘‘Başbakan Yılmaz'a Şahin'in istifasını isteyen bir mektup gönderdik. Bu mektupla Anayasa çizgisini devam ettirerek, Şahin hakkında verilen grup kararından Başbakan ve Cumhurbaşkanı'nı haberdar ettik. Sayın Cumhurbaşkanı'nda bu mektubun olup olmadığını bilemiyorum. Sayın Cumhurbaşkanı dün akşam açıklama yapmış ama Sayın Yılmaz'da bu yazımız var.’’ Cindoruk, Başbakan'ın konuyu Cumhurbaşkanı ile görüştüğünden haberdar olduğunu da bir soru üzerine açıkladı ve ‘‘Konu ile ilgili aralarındaki konuşmaları onlar açıklasınlar’’ dedi. Cindoruk, Şahin'in yerine Mehmet Köstepen'in getirileceğine ilişkin iddialara da, ‘‘Doğmamış çocuğa kundak biçilmez’’ karşılığını verdi.

Cindoruk'un azil mektubu

DTP Genel Başkanı Hüsamettin Cindoruk'un 4 Eylül günü Refaiddin Şahin ile ilgili olarak Başbakan Yılmaz'a gönderdiği mektup şöyle:

‘‘55. Hükümetin kuruluş aşamasında partimize ayrılan Devlet Bakanlığı'na Ordu Milletvekili Sayın Refaiddin Şahin atanmıştı. 31 Temmuz 1998 günü yapılan grup toplantısında Sayın Bakan hakkında güvensizlik oyu ve kararı çıkmıştır. Bu kararın Resmi Gazete'de yayımlanması isteği Yüce Meclis Başkanlığınca Anayasa, Siyasi Partiler Yasası ve Grup Yönetmeliğimize gönderme yapılarak mümkün görülmemiştir. Meclis Başkanlığı Sayın Bakanın istifa zorunda bulunduğunu grup yönetmeliğimize dayanarak ifade etmektedir. Sayın Bakan'dan, istifası istenmiş ve makul bir süre beklenmiştir. Bu gelişmelere rağmen Sayın Bakan, görevini sürdürmekte ısrarlıdır. Anayasa, siyasi partilerin vazgeçilmezliği kuralını getirmektedir. Partinin görev onayı verdiği üyenin güvensizlik bildiriminden sonra o partinin adına Bakanlık yapması bütün siyasi partiler için çok kuşku verici bir örnek oluşturmuştur. Bu nedenle parti grup kararının hükümet protokolüne tekrar uygun hale getirilmesi için Anayasa'nın 104'üncü maddesinin 3'üncü fıkrası gereğince Sayın Bakanın görevine son verilmesi dileğimizin değerli Cumhurbaşkanı'na ulaştırılmasını rica ederim. Sayın Cumhurbaşkanı'nın kararından sonra yeni bakan atanması için partimiz adına bildirimde bulunacağımızı da yüksek bilgilerinize sunarım.’’