Oluşturulma Tarihi: Temmuz 10, 2008 00:00
Özel sektörün Su Kullanım Hakkı Anlaşması için 1.461 başvuru yaptığını söyleyen Çevre ve Orman Bakanı Veysel Eroğlu, "Bu sayede boşa akan sulardan 65 milyar kilovat/saat elektrik üretip, yılda 58 milyar dolarlık gelir elde edeceğiz" dedi.
ÇEVRE ve Orman Bakanı Veysel Eroğlu, özel sektörün, Su Kullanım Hakkı Anlaşması ile 1461 hidroelektrik santralı için başvuru yaptığını, bu sayede ’boşa akan sulardan’ yılda 65 milyar kilovat/saat enerji ve yıllık 58 milyar dolar gelir elde edileceğini söyledi. Türkiye genelinde özel sektör tarafından yürütülen 61 adet hidroelektrik santralın (HES) temel atma töreni Devlet Su İşleri (DSİ) Genel Müdürlüğü’nde yapıldı. Beş temel atma noktasından canlı bağlantı yapılan törene Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek, Devlet Bakanı Mehmet Şimşek, Maliye Bakanı Kemal Unakıtan, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Hilmi Güler, Çevre ve Orman Bakanı Veysel Eroğlu, TBMM Sanayi, Ticaret ve Enerji Komisyonu Başkanı Soner Aksoy, Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) Başkanı Hasan Köktaş katıldı.
Boşa akan sularSuların boşa akması nedeniyle yılda yaklaşık 8 milyar dolarlık enerjinin zayi olduğunu anlatan Veysel Eroğlu, "DSİ Genel Müdürlüğüm sırasında, Su Kullanım Hakkı Anlaşması Yönetmeliği çıkarıldı. Bu bir milattır. Çünkü düşünün 50-60 yıldan bu yana potansiyelin ancak 12 bin megavatlık bir kısmı değerlendirilebilmiş. Bu da yüzde 20-25’e tekabül ediyor. Yani 130 milyar kilovatlık potansiyelin ancak 30 milyar kilovatlık kısmı kullanılabilmiş" diye konuştu. Türkiye’nin inanılmaz bir şekilde geliştiğini ifade eden Eroğlu, enerji ihtiyacının kalkınma hızına paralel, hatta onun üzerinde seyrettiğini söyledi. Türkiye’nin 2010 yılı enerji ihtiyacının 230 ila 237 milyar kilovat/saat, 2020 yılında ise 406-499 milyar kilovat/saat olacağının tahmin edildiğini belirten Eroğlu, enerji talebindeki yıllık artışın yüzde 8 civarında olduğunu kaydetti.
60 yıllık iş 5 yıldaÖzel sektörün başvurduğu hidroelektrik santral projelerinin yapım maliyetinin 25 milyar doları bulacağının hesaplandığını anlatan Eroğlu, "Yani 25 milyar dolarlık bir yatırımı merkezi yönetim bütçesinden alıp özel sektöre devretmiş oluyoruz. Bunun şu faydası var; şu ana kadar 13 bin megavatı merkezi yönetim bütçesiyle gerçekleştirmişiz. 20 bin megavatı gerçekleştirmek için de en az 50-60 yıl gerekiyordu. Tahmin ediyorum ki şu anda müracaat eden şirketler bu büyük projelerin 4-5 yıl içinde yüzde 80’ini tamamlayacaklar" dedi. Eroğlu, ilgili bakanlıklar, kuruluşlar ve hükümetin, HES projelerine katılacak firmalara tam destek verdiğini vurgulayarak, bu firmaların önlerinin açılması için ne gerekiyorsa yapıldığını söyledi.
Cari açık değil, ’cari kaçak’DEVLET Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek, cari açık sorununa işaret ederek, "Cari açık teknik terim. Ben cari kaçak diyorum. 52 milyar dolar kapatmazsak önümüzdeki sene 62 milyar dolar olur. Kazan kazan, ver petrole ver petrole. 52 milyar doları altyapıya ayırsaydık, sağlığa-eğitime ayırsaydık, sanayiye teşvik olarak verseydik bugün milli gelirimiz bu rakamların çok daha üzerinde olurdu. Gelişmişlik sıralamasında 17. sırada değil belki ilk 10’a girebilirdik" diye konuştu.
Tek tuşla 4 milyar dolarlık temel atıldıDÜN temeli atılan ve yatırımın tamamı özel sektöre ait olan 61 HES Samsun, Sinop, Çorum, Adana, Elazığ, Tokat, Ordu, Trabzon, Osmaniye, Giresun, Artvin, Mersin, Rize, Sivas, Adıyaman, Denizli, Erzurum, Diyarbakır, Amasya, Kahramanmaraş, Bayburt, Malatya, Aydın, Isparta, Antalya, Ardahan, Muğla ve Çankırı illerinde bulunuyor. Toplam kurulu gücü 2 bin 778 MW olacak olan 61 HES’in toplam büyüklüğü, toplam kurulu gücü 2 bin 400 MW olan
Atatürk Barajından daha büyük bulunuyor. Toplam yatırım maliyeti 4 milyar doları bulacak 61 HES tamamlandığı zaman yıllık 10 milyar kWh elektrik üretilmesi planlanıyor.
Yanlış yöne giden trenin raylarını değiştirdik
ENERJİ ve Tabii Kaynaklar Bakanı Hilmi Güler, söz konusu projelerin toplamının yaklaşık 30 milyar dolar olduğunu ve bu paranın 1 kuruşunun bile devletin kasasından çıkmadan, tamamen özel sektör marifetiyle yapılacağına işaret etti. Güler, "Çevreci bir yaklaşımla, insana rağmen değil, insan için bir enerji politikası yürütüyoruz. Güneşimizin, rüzgarımızın, suyumuzun, jeotermalimizin farkına yeni vardık" diye konuştu. Enerjide Türkiye’nin büyük ölçüde dışa bağımlı olduğunu hatırlatan Güler, bu bağımlılığın azaltılması için politikalar ürettiklerini ve yerli kaynakların sırayla devreye sokulduğunu belirterek, "Yanlış yöne giden trenin raylarını değiştirdik. Yerli ve yenilenebilir enerjiyi enerji sütunumuza ekledik" dedi. Suyun önemli bölümünün denizlere aktığına işaret eden Güler, 2013 yılına kadar suyu son damlasına kadar kullanmayı hedeflediklerini bildirdi.
Devlet işletemiyor ormanlar da özelleşsinMALİYE Bakanı Kemal Unakıtan, ormanların devlet elinde iyi işletilemediğini öne sürerek, ormanların da özel sektöre açılması gerektiğini söyledi. Unakıtan, 61 barajın temelinin atılmasının Türkiye’nin kalkınması anlamına geldiğini belirterek, "Enerjisi olmayan bir ülke, çek kuyruğunu gitsin, işe yaramaz" dedi. Unakıtan, "Özelleştirmeleri neden yapıyoruz, para bulmak için yapmıyoruz sadece. Bu özelleştirmeler bir reform. Yani tam rekabeti sağlayabilmek için, kalkınmayı sağlayabilmek için bütün iktisadi kuruluşlar özel sektöre devredilmelidir. Koskoca demir perde gerisi ülkelerini düşünün. Amerika’dan bile önce uzaya çıktı bu adamlar. Ama birdenbire çöktüler, dünya haritasından o komünist sistem silindi gitti. Ne yoktu bu adamlarda da böyle oldu? Rekabet yoktu orda. Rekabetin olmadığı yerde hiçbir şey olmaz" diye konuştu. Özel sektörün yapacağı HES’lerin dayandığı Su Kullanım Hakkı Anlaşmalarını geliştirmeyi öneren Unakıtan, "Şimdi bakın ormanlara, devretmişik milyonlarca hektar orman, nasıl işletiliyor. ’Siz çok iyi işletiyorsunuz.’ Bana görev hiç iyi işletilmiyor. Özel sektörü sokun oraya. Gidin bakalım kuzey ülkelerinde özelleştirilmiş ormanlara bir bakın yani nasıl yapmış adamlar" dedi.