Bölücü Erdoğan
Güncelleme Tarihi:
Okan KONURALP - Faruk BALIKÇI / DİYARBAKIR
Oluşturulma Tarihi: Haziran 01, 2011 00:00
CHP Lideri Kılıçdaroğlu, tarihi olarak tanıtılan Diyarbakır mitinginde Başbakan Erdoğan’a Diyarbakırlı ünlü şair Ahmet Arif’in, “Adiloş Bebe” şiirinden, “Bunlar, engerekler ve çıyanlardır/ Bunlar, aşımıza ekmeğimize göz koyanlardır” dizeleriyle yüklendi.
Kılıçdaroğlu, Erdoğan’ın “Hakkâri mitinginde niye Türk bayrağı yoktu” sorusuna da, “Bayrak üzerinden siyaset yapan Erdoğan en büyük bölücüdür” diye yanıt verdi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Diyarbakır’daki konuşmasına, “Merhaba Diyarbakır, nasılsınız? Umuyorum kısa ama güzel, kardeşçe bir söyleşi yapacağız. Aramıza giren, bizi yabancılaştıran unsurları bir tarafa bırakacağız. Ayrılık gayrılık bizim kitabımızda yok” sözleriyle başladı. Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: “‘Siz efendim Hakkâri’ye, Siirt’te, Diyarbakır’a gidemezsiniz. Sivas’ın ötesine gidemezsiniz’ diyorlardı. İşte geldik arkadaş. Ama bir şey de haklılar, biz yeteri kadar Diyarbakır’a gelmedik, derdinizi dinlemedik, Ankara’da oturup ‘Bize oy verin’ dedik. Şimdi bunu değiştiriyor, ayağınıza geliyoruz.
OHAL her yerde
Bunlar ‘OHAL’i kaldırdık’ dediler. Şimdi OHAL her yerde var. ‘Faili meçhuller bitti’ diyorlar oysa 7 yılda 110 faili meçhul var. ‘Dur ihtarına uymadı’ diye öldürülen 315 kişi. Cezaevlerinde olup, tedavi izni verilmeyen ve hayatını kaybeden 212 kişi. Tutuklu sayısı 2005’de 28 bin kişi, 2009’da 58 bin kişi. Yakalayıp, ‘Atın içeri’ diyorsunuz. Aylarca niçin tutuklandığınızı bile bilmiyorsunuz. Sadece düşüncesini açıkladıkları için 596 kişi yargılanıyor. Taş attı diye yüzlerce çocuk tutuklandı. 2009’da 179 çocuk yargılandı, 777 yıl hapse mahkûm edildi. Bunları yapan hükümet, kardeşliği barışı getirebilir mi? Halkın iradesiyle seçilen belediye başkanları aylarca hapiste tutuyorlar. Kelepçelediler, sıraya dizdiler, fotoğraflarını çektiler, medyaya servis yaptılar.
Özgürlükçü değiller
‘Gel arkadaş yüzde 10 barajını indirelim’ dedik, geldiler mi? Çünkü bunlar demokrat değil. Ahmet Arif’in dediği gibi ‘Bunlar, engerekler ve çiyanlardir, bunlar, aşımıza ekmeğimize göz koyanlardır, tanı bunları, tanı da büyü...” Tüm bunları tanıyın diye anlatıyorum sizlere. Başbakan, ‘Sizin mitinginizde neden bayrak yok?’ diyor. Bayrak bu ülkenin, 73 milyon yurttaşının ortak paydası. Bayrak üzerinden siyaset yapılmaz, bayrak hepimizin şerefidir. Onun üzerinden siyaset yapmak bölücülüktür, en büyük bölücü de Recep Tayyip Erdoğan’dır.”
Vur vurgunu, götür malı
Kılıçdaroğlu, Kilis ve Şanlıurfa’da ise şöyle konuştu: “Bu düzenden kim memnun? Bu düzenden Recep Bey ve arkadaşları memnun. Vur vurgunu, götür malı. Ne diyordu, ‘Ben yürütmenin başıyım’ diyordu. Öyle değil mi? Yürütme konusunda ustadır. Başbakan sabah kalkıyor Kılıçdaroğlu, öğlen Kılıçdaroğlu, akşam Kılıçdaroğlu. Gece yatıyor rüyasında da Kılıçdaroğlu. Kabus görüyor. Sonra bir uyanıyor evde, ’yav Kılıçdaroğlu burda yok’ diyor. Nereye kaçarsan kaç, tüyü bitmemiş yetimin hakkını yediğin sürece Kılıçdaroğlu hep arkanda olacaktır.”
Arabamız bile çizilmedi
KILIÇDAROĞLU’nu, BDP’nin desteklediği bağımsız adayların irtibat büroları önünde toplanmış çok sayıda Diyarbakırlı, zafer işareti yaparak selamladı. Kılıçdaroğlu, alanda açılan “‘Açılım açılım’ dedi, kepenkleri yüzüne yedi, baktı kimse gelmedi, ‘Suçlu belediye’ dedi” yazılı afişi okudu. Miting öncesi yerel sanatçı Sabahattin Yıldız, Kürtçe türkülerle kalabalığı coşturdu. CHP’nin Diyarbakır mitinginde Türk bayrakları da dalgalandı. Kılıçdaroğlu Diyarbakır’a eşi Sevim Kılıçdaroğlu’yla birlikte geldi. Kılıçdaroğlu, partisinin Diyarbakır mitingini, “Yıllar sonra arabamızın çizilmediği bir süreçte yer aldık. Sıcağa rağmen heyecan ve coşku çok iyiydi” sözleriyle değerlendirdi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Diyarbakır’daki konuşmasına, “Merhaba Diyarbakır, nasılsınız? Umuyorum kısa ama güzel, kardeşçe bir söyleşi yapacağız. Aramıza giren, bizi yabancılaştıran unsurları bir tarafa bırakacağız. Ayrılık gayrılık bizim kitabımızda yok” sözleriyle başladı. Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: “‘Siz efendim Hakkâri’ye, Siirt’te, Diyarbakır’a gidemezsiniz. Sivas’ın ötesine gidemezsiniz’ diyorlardı. İşte geldik arkadaş. Ama bir şey de haklılar, biz yeteri kadar Diyarbakır’a gelmedik, derdinizi dinlemedik, Ankara’da oturup ‘Bize oy verin’ dedik. Şimdi bunu değiştiriyor, ayağınıza geliyoruz.
OHAL her yerde
Bunlar ‘OHAL’i kaldırdık’ dediler. Şimdi OHAL her yerde var. ‘Faili meçhuller bitti’ diyorlar oysa 7 yılda 110 faili meçhul var. ‘Dur ihtarına uymadı’ diye öldürülen 315 kişi. Cezaevlerinde olup, tedavi izni verilmeyen ve hayatını kaybeden 212 kişi. Tutuklu sayısı 2005’de 28 bin kişi, 2009’da 58 bin kişi. Yakalayıp, ‘Atın içeri’ diyorsunuz. Aylarca niçin tutuklandığınızı bile bilmiyorsunuz. Sadece düşüncesini açıkladıkları için 596 kişi yargılanıyor. Taş attı diye yüzlerce çocuk tutuklandı. 2009’da 179 çocuk yargılandı, 777 yıl hapse mahkûm edildi. Bunları yapan hükümet, kardeşliği barışı getirebilir mi? Halkın iradesiyle seçilen belediye başkanları aylarca hapiste tutuyorlar. Kelepçelediler, sıraya dizdiler, fotoğraflarını çektiler, medyaya servis yaptılar.
Özgürlükçü değiller
‘Gel arkadaş yüzde 10 barajını indirelim’ dedik, geldiler mi? Çünkü bunlar demokrat değil. Ahmet Arif’in dediği gibi ‘Bunlar, engerekler ve çiyanlardir, bunlar, aşımıza ekmeğimize göz koyanlardır, tanı bunları, tanı da büyü...” Tüm bunları tanıyın diye anlatıyorum sizlere. Başbakan, ‘Sizin mitinginizde neden bayrak yok?’ diyor. Bayrak bu ülkenin, 73 milyon yurttaşının ortak paydası. Bayrak üzerinden siyaset yapılmaz, bayrak hepimizin şerefidir. Onun üzerinden siyaset yapmak bölücülüktür, en büyük bölücü de Recep Tayyip Erdoğan’dır.”
Vur vurgunu, götür malı
Kılıçdaroğlu, Kilis ve Şanlıurfa’da ise şöyle konuştu: “Bu düzenden kim memnun? Bu düzenden Recep Bey ve arkadaşları memnun. Vur vurgunu, götür malı. Ne diyordu, ‘Ben yürütmenin başıyım’ diyordu. Öyle değil mi? Yürütme konusunda ustadır. Başbakan sabah kalkıyor Kılıçdaroğlu, öğlen Kılıçdaroğlu, akşam Kılıçdaroğlu. Gece yatıyor rüyasında da Kılıçdaroğlu. Kabus görüyor. Sonra bir uyanıyor evde, ’yav Kılıçdaroğlu burda yok’ diyor. Nereye kaçarsan kaç, tüyü bitmemiş yetimin hakkını yediğin sürece Kılıçdaroğlu hep arkanda olacaktır.”
Arabamız bile çizilmedi
KILIÇDAROĞLU’nu, BDP’nin desteklediği bağımsız adayların irtibat büroları önünde toplanmış çok sayıda Diyarbakırlı, zafer işareti yaparak selamladı. Kılıçdaroğlu, alanda açılan “‘Açılım açılım’ dedi, kepenkleri yüzüne yedi, baktı kimse gelmedi, ‘Suçlu belediye’ dedi” yazılı afişi okudu. Miting öncesi yerel sanatçı Sabahattin Yıldız, Kürtçe türkülerle kalabalığı coşturdu. CHP’nin Diyarbakır mitinginde Türk bayrakları da dalgalandı. Kılıçdaroğlu Diyarbakır’a eşi Sevim Kılıçdaroğlu’yla birlikte geldi. Kılıçdaroğlu, partisinin Diyarbakır mitingini, “Yıllar sonra arabamızın çizilmediği bir süreçte yer aldık. Sıcağa rağmen heyecan ve coşku çok iyiydi” sözleriyle değerlendirdi.