Boğazlar veri bankası

Güncelleme Tarihi:

Boğazlar veri bankası
Oluşturulma Tarihi: Aralık 04, 1999 00:00

Haberin Devamı

Boğazlar konusundaki her türlü bilgi bir sivil toplum örgütünce hazırlanıyor

Türkiye Deniz Araştırmaları Vakfı (TÜDAV) iddialı bir araştırmaya imza attı. Boğazlar'daki kazalara dair tüm veriler bir bilgi bankasında toplandı. Bakü-Ceyhan boru hattı müjdesiyle nefes alan Boğazlar veri bankası İnternet'te yok. TÜDAV kaynak gösterilmesi şartıyla Boğazlar konusunda her türlü bilgiyi sağlıyor ve Dışişleri Bakanlığı'nın raporlarını da hazırlıyor.

Beykoz'da mütevazı bir apartman dairesinde sessiz ve derinden mühim işler yapılıyor. Bu dairede yunus kurukafaları, masmavi posterler, yığınla doküman göze çarpıyor. Heyecanla sık sık buluşanların amacı Türkiye sularını, bu sulardaki yaşamı araştırmak, tanıtmak ve korumak. Denizlere gönül vermiş bir grup bilimci, deniz sektöründe çalışan kişiler ve doğaseverlerin 1996'da kurduğu Türkiye Deniz Araştırmaları Vakfı(TÜDAV) evrensel başarılara imza atıyor. Birleşmiş Milletler yayınlarından ‘‘Black Sea Biological Diversity Turkey’’ (Karadeniz Biyolojik Çeşitlilik Türkiye) adlı kitap TÜDAV Başkanı Prof.Bayram Öztürk'ün eseri. Okyanus bilimi oşinografinin tek müzesi Monako'da ve bu müzenin direktörü, 73 yaşındaki Prof. François Doumenge İstanbul'a getirilip Ataköy Marina'da Deniz Müzesi projesi başlatıldı. Gökçeada'da ilk Sualtı Parkı projesi hayata geçirildi.

BİLGİ HAZİNESİ

Araştırmaları, yayınları, sempozyumlarıyla temiz, anlamlı hedeflerine emin adımlarla ilerleyen TÜDAV'ın özgün bir çalışması var: Boğazlar veri bankası. İki uzman yaklaşık üç yılda bu bilgi hazinesini derledi. Neden böyle bir incelemeye gerek duyuldu? Maviliklerle çevrili bir coğrafyada yaşamamıza karşın denizlerimizle ilgili çalışmalar dağınık. İsteyen, güvenilir, doğru bilgilere bir çırpıda ulaşamıyor. İşte bu açığı gidermek üzere Boğazlar'daki kazaların en kapsamlı envanteri çıkarıldı.

1936 Montreux Boğazlar Sözleşmesi'nden bu yana kaza tiplerinin, gemi tiplerinin, yıllara göre dağılımı, çarpışmaların hukuki sonuçları tıkır, tıkır önünüze dökülüyor. Örneğin 1938'de Boğazlar'dan geçen gemi sayısı sadece 4 bin 500... 1996'ya geldiğinizde ise 156 bin 057 gemiyle Boğazlar trafiğinin ne denli yoğunlaştığı derhal göze çarpıyor. Yüzyılın başından bu yana Boğazlar'daki batık gemi sayısı 12. Koyunları taşıyan Rubinion-22 gemisi 30 metre derinlikte, buğday taşıyan bir Hint gemisi 43 metrede yatıyor. Tabii ki koyunlar, buğdaylar çürüyüp çoktan Marmara'nın sularına karıştılar.

İNTERNET AMBARGOSU

TÜDAV Dışişleri Bakanlığı'nın tüm çevre ve Boğazlar raporlarını hazırlıyor. Prof. Öztürk 1990'daki Boğazlar Sözleşmesi'nden sonra kazaların önemli oranda azaldığına dikkat çekiyor. Kazaların tümüyle sıfırlanamayacağını, mutlaka Acil Eylem Planı gerektiğini vurguluyor. Boğaz trafiğini planlayan radar sisteminin bir an önce kurulmasını öneriyor.

Boğazlar veri bankası önce İnternet'e veriliyor. Kaynak gösterilmeden yararlanılması üzerine bilgiler geri çekiliyor. TÜDAV'ın herkese kapısı açık ve isteyene tüm bilgiler sağlanıyor. Yabancıların, özellikle Amerikalıların Boğazlara meraklı oldukları, veri bankasından kopya aldıkları söyleniyor.

Türk Deniz Araştırmaları Vakfı'nın aylık haber bülteni Deniz Postası'nın mart sayısında, ‘‘Türk Boğazları Genel Müdürlüğü Kurulmalıdır’’, eylül sayısında ‘‘İstanbul Boğazı'nda Çamur Girdileri ve Diplerin Çölleşmesi’’ makaleleri TÜDAV'ın konumuza ilişkin engin, profesyonel, enternasyonel çalışmalarından birkaç örnek...

Bir de posterleri var. İşte Boğazlar için hazırlanan posterden notlar: İstanbul Boğazı Yaşamalı... Çünkü... Sadece dünyanın en dar su yollarından biri olmakla kalmayıp, son derece hassas ekosistemlerinden birine de sahip. Bu boğaz, Karadeniz, Marmara ve Ege Denizi'ni de yaşatıyor. Yaşamalı çünkü, barındırdığı ve korunması gereken canlı türleriyle tam bir biyolojik koridor. Kirlilik yalnızca bu canlıları değil Boğazın geleneksel balıkçılığını da yok ediyor.

Yılda 5 bini tanker olmak üzere 50 binin üzerinde gemi, petrol, LPG, zehirli ve tehlikeli yükleriyle İstanbul Boğazı'ndan geçiyor. Yarattıkları kirliliğin yanı sıra hepimiz için tehlikelerini de birlikte taşıyorlar. Türk Boğazları ekolojik izleme projesi ise devam ediyor. İstanbul Boğazı'nın yaşaması için siz de TÜDAV'a destek verin.

BOĞAZDAKİ CANLILAR

Sıklıkla gözlenen türler

Mutur- Phocoena phocoena

Çizgili yunus- Stenella coeruleoalba

Kaşalot- Physeter catodon

Tırtak - Delphinus delphis

Afalina - Tursiops truncatus

Grampus- Grampus griseus

Ender gözlenen türler

Yalancı katil balina- Pseudorca crassidens

Gagalı balina -Ziphius cavirostris

Siyah yunus- Globiecephala melaena

Uzun balina- Balaenoptera physalus

ACİL EYLEM PLANIMIZ YOK

Çevre Bakanlığı'nın hazırladığı, Boğazlar da dahil petrol kirliliği ve yangınlarına karşı Acil Eylem Planı en az iki yıldır Meclis'te onay bekliyor.

Boğazlar belediyelerinin bir faciaya karşı acil eylem planı yok. TÜDAV bu gerçeği belgeleriyle ortaya koyuyor. Oysa Yerel Gündem 21 belediyelere böyle bir sorumluluk yüklüyor. Yerel Gündem 21, 1992 Rio Dünya Zirvesi'nde benimsenen, 21'nci yüzyıl çevre sorunlarına çözüm gündeminin bir parçası.

TÜDAV'a göre neler yapılmalı? Bütün belediye ve birimleri, denizlerimize, Boğazlara petrol sızıntısını hapsedecek bariyer ve özümseyecek skimmer almalı.

Facialarda derhal harekete geçecek eğitilmiş insan çok önemli. İtfaiyeden Denizcilik Müsteşarlığı'na kadar her kuruma serinkanlı, bilinçli uzman gerekli. İstanbul'da en az 500 kişilik acil müdahale ekibi olmalı.

Halkın da bilinçli katılımı sağlanmalı. Çünkü çevre üst düzey bir mesele değil, hepimizin meselesidir. Zarardan en fazla etkilenen yine halk olacaktır. Malta'da Petrol Sızıntılarına Müdahale Merkezi var. 2000'de Malta'ya TÜDAV elemanları göndermeyi planlıyoruz.

Yılda 5 bini tanker olmak üzere 50 binin üzerinde gemi, petrol, LPG, zehirli ve tehlikeli yükleriyle İstanbul Boğazı'ndan geçiyor. Yarattıkları kirliliğin yanı sıra hepimiz için tehlikelerini de birlikte taşıyorlar.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!