Boğaziçi Üniversitesi’nden ikinci bahar eğitimi

Boğaziçi Üniversitesi, Harvard Üniversitesi ile birlikte emeklilere üniversite düzeyinde eğitim verecek “İkinci Bahar” programını başlatıyor. Tarih, arkeoloji, politika, sanat ve insan bilimleri alanındaki dersleri Boğaziçi Üniversitesi akademik kadrosu verecek. Kuruluşunun 150’nci yılını kutlayan Boğaziçi Üniversitesi, Harvard Üniversitesi’nin katkıları ile öğrenmenin yaşı olmadığını kanıtlayacak sıra dışı bu programa katılıp mezun olanlar hem Boğaziçi, hem de Harvard Üniversitesi’nin sertifikasını alacak. İsteyen, eğitimin bir bölümünü Harvard’da tamamlayabilecek. Boğaziçi Üniversitesi yetkilileri, önümüzdeki dönem Harvard’dan öğretim üyesi gelmesi için çalışmaların sürdürüldüğünü söylediler.

EĞİTİMLER, BEBEK KAMPÜSÜ’NDE

Boğaziçi Üniversitesi ve Harvard Institute for Learning in Retirement (HILR) programında yapılan anlaşma ile emekliler üniversite hayatına yeniden başlıyor. “İkinci Bahar Programı”nda tarih, arkeoloji, politika, sanat ve insan bilimleri alanlarındaki dersler Boğaz-içi Üniversitesi’nin Bebek Kampüsü’ndeki İktisadi ve İdari Bilimler Binası’nda verilecek.
Harvard Institute for Learning in Retirement Programlarından esinlenilerek; ayrıca kurumlar arasındaki karşılıklı akademik ve kültürel ortaklığı arttırıcı programda katılımcılara şimdiye kadar isteyip de üzerinde çalışma olanağı bulamadıkları alanlarda kendilerini geliştirme imkânı sunulacak. Boğaziçi Üniversitesi Yaşamboyu Eğitim Merkezi (BÜYEM) tarafından, “İkinci Bahar”larını yaşamakta olan öğrencilere özel olarak hazırlanan tarih, arkeoloji, politika, sanat ve insan bilimleri alanlarındaki derslerle bu konulardaki bilgi birikimi ve deneyimlerin arttırılması hedefleniyor. Harvard Institute for Learning in Retirement ile kısa dönemli eğitmen ve personel değişimlerini kapsayan, karşılıklı akademik ziyaret ve değişim programları tasarlanması ile başlayacak program öğrenmenin yaşı olmadığını hissedebilen tüm katılımcılara açık olacak.
Programın amacını, “Hızla değişen dünyada, ihtiyaç duyulan temel bilgilerin güncellenmesi” olarak açıklayan Boğaziçi Üniversitesi Rektör Yardımcısı ve BÜYEM Yürütme Kurulu Başkanı Prof. Dr. Meltem Özturan, “Programda öncelik kariyerini tamamlayıp, iş hayatını sona erdirip, ikinci baharını yaşayanların. Artık, emekli olunca yaşamla bağ kopmuyor. Biz, belli bir yaşın üstündekilere genel kültür, tarih, farklı alanlarda kendini geliştirmek için fırsat vermek istiyoruz. Artık, yaşlanma ötelendi. Bu insanlar yaşlı sayılmıyor. Onlara farklı heyecanlar sunmak istiyoruz. Bu programa katılım için emekli olmak şart değil, ama emeklilik öncelik. Program; akademik ve profesyonel hayatın içinde yer almış katılımcılarımız için; hızlı ve köklü değişimlerin yaşandığı bugünün dünyasında bu değişimi yakalamak ve dünü, bugünü ve geleceği anlamak; yeni bir birikim, vizyon ve düşünsel derinlik yakalamak amacıyla bir fırsat sunmayı amaçlıyor” dedi. Özturan, programa katılanlara üniversite hayatını yeniden tattırmayı ve onlara ders seçenekleri ile nostaljik bir eğitim-öğretim dönemi yaşatmayı hedeflediklerini söyledi.

İSTEYENE TARİH, İSTEYENE SANAT, POLİTİKA VE ARKEOLOJİ

İkinci Bahar programı birbirini takip eden dönemlerde açılacak 4 ayrı modülden oluşuyor. Bugün başlayacak eğitimlerde her modül ayrı olarak, haftada üçer saat olacak şekilde 8 hafta boyunca devam edecek. Harvard Emeklilikte Eğitim Enstitüsü’nde gerçekleşecek değişim programı ise, bu programın sonunda yer alacak 1 haftalık bir eğitim ziyareti şeklinde opsiyonel olarak yer alıyor. Bu sayede isteyen katılımcılar eğitimlerinin bir kısmını Harvard Üniversitesi’nde alabilecek.

DERSLER BU AY BAŞLIYOR

Kasım ayında “Tarih: İmparatorluk Mirası” eğitimi ile başlayacak eğitimler Çarşamba günleri saat 10.00-13.00 arasında Boğaziçi Üniversitesi Tarih Bölümü öğretim üyeleri tarafından verilecek. Her modül için eğitim ücreti KDV dahil 1.350 TL olacak. İkinci Bahar programı eğitim içerikleri şöyle olacak:
1. Modül: “Tarih: İmparatorluk Mirası” (18 Kasım 2013 - 27 Aralık 2013) -24 saat
2.Modül: “Güzel Sanatlar” (19 Şubat
2014 – 9 Nisan 2014) -24 saat
3. Modül: “Türk Siyasetine Bakış” (30 Nisan 2014 – 18 Haziran 2014)- 24 saat
4. Modül: “Türkiye ve Dünyada Güncel Ajanda” (17 Eylül 2014 – 30 Ekim 2014) – 24 saat

Siz sorun cevaplayalım

Okul seçerken nelere dikkat etmeli?
- Kendinize çocuğunuzun nelerden hoşlandığını, nelerde iyi olduğunu, zayıf yanlarının ve yeteneklerinin neler olduğunu sorun. Böylece, araştırdığınız okulların ne kadar uygun olduğunu değerlendirmenize yardımcı olacak bilgiler edinmiş olacaksınız. Okulu daha önceden gezin. Derslere girin, aktivitelere bakın, öğrenci-öğretmen oranını mutlaka inceleyin.

Liseye geçişte yeni sistem olan Ortaöğretime Geçiş Sistemi’nde (TEOG) yanlış cevaplar doğruları götürecek mi?
- Öğrencilerin, okullarda girdiği yazılılarda yanlış cevaplar doğruları götürmüyor. Bu nedenle TEOG kapsamında yapılacak sınavlarda da yanlış cevaplar doğruları etkilemeyecek.

28-29 Kasım 2013 ve 28-29 Nisan 2013’te 8’inci sınıflara uygulanacak ortak yazılıların sonuçları ne zaman açıklanacak?
- Birinci dönem 28-29 Kasım, mazeret sınavları 14-15 Aralık 2013, sınav sonucu ise Ocak 2014’te, ikinci dönem 28-29 Nisan 2014, mazeret sınavları 10-11 Mayıs 2014 ve sınav sonucu ise Haziran 2014 tarihlerinde açıklanacak.

PANO

Küçük kâşiflerin yaratıcılıkları geliştirilecek

İstanbul Küçükçekmece’de ‘Küçük Kâşifler, Yaratıcı Hayaller’ projesi başlatılıyor. İstanbul Kalkınma Ajansı, Küçükçekmece Kaymakamlığı, Fatih Üniversitesi ve İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi işbirliğiyle başlatılan projeyle, ilçedeki 30 ilkokulda ve Fatih Üniversitesi’nde bilimsel merakı geliştirici laboratuvarlar kuruldu. Proje ile eğitim fakültesi öğrencilerine de pratik yapma imkânı sunulacak.

İş güvenliği yüksek lisans programı

Üniversite, iş kazaları ve buna bağlı ölümlerin önüne geçebilmek için uzman yetiştirecek. Gediz Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Endüstri Mühendisliği Anabilim Dalı bünyesinde açılan İş Sağlığı ve Güvenliği Tezli ve Tezsiz Yüksek Lisans Programı’na mühendislik fakültelerinin tüm bölümleri, tıp, fen edebiyat fakültelerinin fizik ve kimya bölümü, mimarlık bölümü öğrencileri katılabilecek.

Ağrı turizmine ‘akademik’ destek

Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi Sürekli Eğitim Merkezi, Turizm Rehberliği Sertifika Programı başlatıyor. Turizm sektöründe çalışan ya da çalışmak isteyenlere 96 saat teorik, 32 saat uygulama olmak üzere 128 saat ders verilecek. 18 Kasım-29 Aralık tarihleri arasında uygulanacak.

Yurtdışından eğitimciler geliyor

Bu yıl 6’ncı kez düzenlenen Uluslararası Small Hands&Ütopya Okulları Kongresi 8 Kasım Cuma günü başlıyor. İngiltere, Finlandiya, Hollanda, İspanya, Japonya ve Türkiye’den eğitimcilerin katılacağı etkinlik Çekmeköy Ütopya Okulu’nda yapılacak. Kongre, 8-9-10 Kasım’da eğitimcilere, 10 Kasım saat 13.30 ile 17.00 arasında ise tüm anne-babalara açık.

Eğitimciler barışçıl eğitimi tartıştı

Öğretmenler, veliler ve okul yöneticileri ‘Liselerde Barışçıl Ortamları Nasıl Güçlendiririz?’ sorusuna yanıt aradı. Çelikel Eğitim Vakfı tarafından düzenlenen ‘Gençlerle Barışçıl İletişim Projesi’ kapsamında ilk panel 2 Kasım Cumartesi günü düzenlendi. İsveç Konsolosluğu, İl Milli Eğitim Müdürlüğü ve yerel yönetimlerin işbirliğiyle düzenlenen etkinlikte sorunlar ve liselerde barışçıl ortamlar sağlanması konuları tartışıldı.

Çocuk ve Medya Kongresi 14 Kasım’da

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç himayesinde, bu yıl ilki düzenlenecek olan Türkiye Çocuk ve Medya Kongresi 14 Kasım Perşembe günü başlıyor. İstanbul Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre ve Sergi Sarayı’nda düzenlenecek kongrede, çocukları 9-18 yaş arasındaki 115 çocuk delege temsil edecek.

Bunları biliyormusunuz?

- 2013 üniversite sınavlarının ardından ilk ve ikinci yerleştirmelerin sonunda 118 bin 700 kontenjan boş kaldı.
- URAP’ın, Dünyanın Akademik Performansı En yüksek 2000 Üniversitesi sıralamasında dünyada Harvard, Türkiye’de ise Hacettepe Üniversitesi ilk sırada bulunuyor.
- Milli Eğitim Bakanlığı’nın yaptığı düzenleme ile artık öğrenciler basketbol, bisiklet, okçuluk, tenis ve yüzme alanlarında seçmeli ders alabilecek.

Veli rehberi 5 soru 5 cevap

Son günlerde gündemde olan okulda şiddet konusundaki soruları, İstanbul Kültür Üniversitesi Öğretim Üyesi ve CEHAMER-Şiddeti Araştırma ve Önleme Birimi’nden Yard. Doç. Dr. Münevver Mertoğlu cevapladı.

1) Son günlerde okullarda öğrencilerin öğretmenlere uyguladığı şiddet olaylarındaki artışı nasıl değerlendiriyorsunuz?
-Okulda şiddetin her türüne karşıyız. Ne öğretmen öğrencisine, ne de öğrenci öğretmenine şiddet uygulayabilir. Öğrenciler, hayatın kurallarına uymayı ve saygılı olmayı okul yıllarından itibaren öğrenmelidirler. Bu öğretmenlerin ve yöneticilerin görevidir.
2) Şiddet davranışlarının belirleyicileri neler?
-Her şiddet olayı aynı nedene dayandırılamaz. Okulda meydana gelen her olay özel bir vaka olarak ele alınıp incelenmeli detaylı olarak araştırılıp değerlendirilmelidir. Tıpkı hekimlerin ”Hastalık yok, hasta var” söylemleri gibi.
3) Genel olarak kontrol edilemeyen öfke ve şiddet
davranışlarının altında yatan dinamikler neler olabilir?
- Zaten ergenin gelişim özelliği olarak kendisi ile başı dertte. Özellikle ailesi tarafından 0-7 yaş arasında gereken sevgi, şefkat ve birey olmasını destekleyecek güven duygusu verilmemişse işi daha da zor. Kontrol edilemeyen öfke ve şiddet davranışlarında sürekli olarak engellenme, ihtiyaçların karşılanmaması (güven,sevgi,ait olma,temel ihtiyaçlar v.b) olumsuz yaşam koşulları, itilmişlik, acı, yalnızlık, korku gibi duygular “mağdur saldırganlar” yaratırlar, bu çocukların cezalandırılmaya değil, aslında yardıma ihtiyaçları var.
4) Şiddetin dış ortamlarla ilgili belirleyicileri neler?
-Sınıf mevcutlarının kalabalık olmayışı fiziksel ortamların uygunluğu, fiziksel ve sportif aktivitelerin yapılacağı mekanlar, gürültü ve kargaşa ortamının az oluşu gibi etkenler şiddet davranışlarının azalmasına yardımcı oluyor. Son zamanlarda bu konularda yapılmış araştırmalar ve Milli Eğitim Bakanlığı tarafından alınan önlemlerin olumlu yönde etkili olduğunu düşünüyorum.
5) Şiddet nasıl önlenebilir?
- Öğrenciler hassasiyetle izlenmeli. Ancak, belki çok daha önemlisi şiddetin eğitimin bir gereği olduğuna dair kültürel normların değişmesi gerekir. Bu da eğitimle olur. Öğretmen, yönetici ve velilere şiddetin hiçbir şeklinin çağdaş eğitimde yeri olmadığı, alternatif yöntemlerin neler olduğu konusunda rehberlik edilmesi gerekir.