Boğaz’daki cambaz Hürriyet’e konuştu... Manzaram muhteşemdi

İSTANBUL önceki gün tarihi bir olaya sahne oldu. Red Bull sporcusu Jaan Roose, 15 Temmuz Şehitler Köprüsü’nün Asya ayağından Avrupa’ya kadar olan kısmına çekilen bir ipin üstünde kıtalararası yürüyüş yaptı. 1076 metrelik mesafeyi 170 metre yükseğe kurulan ipin üzerinde geçen Roose ile bu heyecan verici geçişi ve bilinmeyen yönlerini konuştuk...

- Kıtalararası bir geçiş yaptın. Nasıl hazırlandın bu tarihi geçişe?

İpin yaklaşık 1070 metre bir uzunluğu var. Yaklaşık dememin sebebi ipin biraz sarkıyor olması. İpin ağırlığı birkaç yüz kiloyu buluyor. Kullandığımız ipin ağırlığı rüzgâra göre biraz değişiyor. Burada kullandığımız biraz daha rüzgâra dayanıklı. Bu ipin tam ortasında 35-40 metre sarkması söz konusu. Üzerinde durulabilir gerginliğe ulaşması gerekiyor. Yürüyüşe başlamadan önce tüm bunları ayarlıyoruz.

- Neden İstanbul Boğazı...

Bugüne kadar 6 kez geldim İstanbul’a. Antalya ve Çanakkale gibi yerlere de gittim. Ancak 12 yıl önce geldiğimde yine Slacklining için gelmiştim. Rams Park’ta bir gösteri yapmıştım. Ama bu teklif geldiğinde ilk düşündüğüm şey sadece mesafeyle ilgili değildi. İki kıtanın birleşmesi gibi güçlü bir mesaj da vardı.

EN ÇOK TRAFİK SESİ ZORLADI

- Yürüyüş sırasında neler hissettin?

Bir yürüyüşün sonuna gelmek her zaman harika, özellikle böyle uzun yürüyüşlerde. Bu yürüyüş için çok fazla hazırlanıp emek verdik, o yüzden başarılı bir şekilde bitirmiş olmak çok rahatlatıcıydı. Asya’dan Avrupa’ya başarıyla yürüdüm ve bu çok sıradışı bir deneyimdi. Bu yüzden de son derece mutluyum.

- En çok hangi anlarda zorlandın?

Beni en çok zorlayan şeyin araçların sesi olduğunu söyleyebilirim. Şehiriçinde olduğumuz için sürekli devam eden bir trafik akışı vardı ve bu kadar ses olmasını beklemiyordum.

ŞEHRİN GÜZELLİĞİNİ İZLEDİM

- ‘Üşüdüm’ dedin, o anları nasıl kontrol ettin?

Hava konusunda şanslı olduğumuzu düşünüyorum. Yürüyüş boyunca sadece önüme ve yürüyüşü tamamlamaya odaklandım ve şehrin güzelliğini izledim. Yukarıda muhteşem bir manzara vardı.

- Güvenliğin nasıl sağlandı?

Çok fazla hazırlık yaptık. Hem kendi ekibimle hem de yerel Slackline sporcularıyla birlikte çalıştık.

YÜKSEKLİK KORKUM VARDI

- İp üstünde yürüme fikri nasıl ortaya çıktı?

Aslında başlarda yürüdüğüm daha kalın ve düz bir ipti. Ve bu ip çok da yukarıda değildi. Daha çok akrobatik hareketler yapmayı seviyordum. Zamanla bu ip yerden yükselmeye başladı. Üstüne üstlük yükseklik korkusu olan bir insandım. Bu şekilde adım adım yükseklik korkumu da yendim. Kendimi sürekli yeni sınamalarla karşı karşıya bırakmak ve gelişmek hoşuma gitti.  İnce bir ipin üstünde denge kurabilme fikri çok heyecan vericiydi.

- Yüzlerce metre yüksekte korkmuyor musun?

Tabii ki trafikte kalmamak için yürüyorum (gülüyor)… Korkuyorum tabii. Ama bu sporda bunun olması gerekiyor. Yükseklik korkusu olmadan orada düşmemek için tekniğimi nasıl geliştireceğimi bilemem. Düşmekten korkmam gerekiyor ki güvenliğimi sağlayabileyim. Bir bakıma her şey bu korkunun etrafında şekilleniyor. Bu korkuyu yönetmem gerekiyor. Bunu hem kendi tekniğimle hem de işin teknik tarafıyla yönetmem gerekiyor.

BELİMDEN BAĞLIYDIM YERE DÜŞMEZDİM

- Düşmen halinde devam edecek miydin?

Düşmem halinde yürüyüş başarısız sayılacaktı. Zaten Slackline’a belimden bağlıyım. Yere düşmem söz konusu değil. Sadece ipin altına düşecektim ve tekrar ipin üzerine tırmanıp yürüyüşü bitirecektim.

İPTE ÇİFT TERS TAKLA ATAN TEK SPORCU

32 yaşındaki Estonyalı Jaan Roose, üç kez dünya Slacklining şampiyonu ve Slackline üzerinde çift ters takla atan ilk ve tek sporcu. Aynı zamanda bu sporda çok sayıda dünya rekorunun ve ilklerin sahibi. Yeteneği sayesinde Assassin’s Creed de dahil olmak üzere Hollywood filmlerinde dublör olarak sahne aldı, Madonna’nın ‘MDNA Dünya Turu’nda göründü. Roose, yarışmalara katılmanın yanı sıra dünyayı gezmekten ve inanılmaz yeteneğini sergilemekten çok memnun...