Güncelleme Tarihi:
ABD’nin New York kentinde Birleşmiş Milletler (BM) üyesi ülkelerin liderleri ve üst düzey temsilcilerini bir araya getiren BM 79. Genel Kurulu oturumunda Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan çarpıcı bir konuşma yaptı. Oturumda BM Genel Sekreteri Antonio Guterres ve ABD Başkanı Joe Biden’ın konuşmasının ardından konuşan Erdoğan özetle şu mesajları verdi:
“BM Genel Kurulu’na bugün bir kez daha seslenme fırsatı bulmaktan büyük bir bahtiyarlık duyuyorum. Dost ve kardeş Filistin’in temsilcisini hak ettiği yerde görmekten duyduğumuz memnuniyeti belirtmek istiyorum. Atılan tarihi adımın Filistin’in BM üyeliği adına son dönem olmasını temenni ediyorum. Filistin’i tanımayan diğer devletleri de tarihin doğru tarafında yer alarak Filistin’i tanımaya davet ediyorum.
BİRİLERİ RAHATSIZ OLSA DA KONUŞACAĞIM
Buradaki dostlarımın izlediği krizleri biz anbean yaşıyor ve yönetmeye çalışıyoruz. Gerilimin tam kalbindeki ülke lideri olarak sizlere hitap ediyorum. Birileri rahatsız olsa da bugün burada insanlığın ortak kürsüsünde insanlık adına bazı gerçekleri açık açık konuşmak arzusundayım. Üzülerek görüyoruz ki son yıllarda BM Birleşmiş Milletler kuruluş misyonunu ifa etmekte yetersiz kalıyor, giderek işlevsiz, hantal ve atıl bir yapıya dönüşüyor. 7 Ekim’den beri 41 bini aşkın Filistinli hayatını kaybetti. Çoğu çocuk 10 binden fazla Gazzeli’nin nerede olduğunu kimse bilmiyor. 172 gazeteci öldürüldü. 500’ü aşkın sağlık görevlisi öldürüldü. 210’dan fazla BM personeli öldürüldü.
BATI’NIN SAVUNDUĞU DEĞERLER ÖLÜYOR
Cami ve kiliseleri vurdular. 130’dan fazla ambulansı vurdular. Utanmadan tüm dünyaya, buradan, bu kürsüden meydan okudular. İsrail hapishanelerinden sızan görüntüler nasıl bir zulümle karşı karşıya olduğumuzu gösteriyor. İsrail’in saldırıları sonucunda Gazze, dünyanın en büyük çocuk ve kadın mezarlığı haline gelmiştir. Bir lokma kuru ekmek, bir tas çorba bulamadığı için yüzlerce Gazzeli çocuk öldürülüyor. Batı’nın savunduğu değerler ölüyor.
EY İNSAN HAKLARI ÖRGÜTLERİ...
Ey insan hakları örgütleri Gazze’dekiler insan değil mi? Ey basın kuruluşları İsrail’in ofisini bastığı kuruluşlar sizin meslektaşınız değil mi? Ey BM Güvenlik Konseyi, Gazze soykırımının önüne geçmek, bu zulme, bu barbarlığa ‘dur’ demek için daha neyi bekliyorsunuz? Filistin halkıyla birlikte kendi vatandaşlarının canını tehlikeye atan katliam şebekesini durdurmak için daha neyi bekliyorsunuz? Ey İsrail’e kayıtsız şartsız destek verenler bu vahşete ortak olmanın utancını daha ne kadar yaşayacaksınız? Çocuklar, bebekler can verirken uluslararası toplum da çok kötü bir sınav verdi. Bu çok büyük bir ahlaki çöküşün göstergesi.
ACİL ATEŞKES ŞART
Hamas ateşkes teklifini kabul ettiğini kabul etti. İsrail hükümeti işi yokuşa sürerek, ateşkese en yakın olduğu muhatabını kalleşçe öldürerek barış istemediğini ortaya koydu. BMGK kararının uygulanmadığı ortamda İsrail’e yönelik zorlayıcı tedbirler uygulanmalıdır. Filistinlilere yönelik bir koruma mekanizması geliştirmelidir. Netanyahu cinayet şebekesi durdurulmalıdır. Acil ve kalıcı ateşkes sağlanmalı. Rehine takası gerçekleştirilmeli, insani yardımlar kesintisiz ulaştırılmalıdır. Hayatta kalmaya çalışan Gazze halkına yardım eli uzatmamız şarttır.
AYŞEGÜL İÇİN MÜCADELE
60 bini aşan yardım miktarıyla Türkiye, Gazze’ye en fazla yardım gönderen ülke konumundadır. İsrai ile ticari ilişkileri sonlandırarak tavrımızı ortaya koyduk. İsrail’in saldırıları altındaki Lübnan halkının da yanındayız. İsrail’in işlediği suçların cezasız kalmaması için Uluslararası Adalet Divanı’ndaki davayı takip ediyoruz. Nablus’ta barışçıl protesto eylemi sırasında başında vurulan Ayşenur Eygi kızımızın kanının yerde kalmaması için her türlü mücadeleyi vereceğiz. Gazze’de asıl sorun Filistin topraklarının İsrail tarafından işgal edilmesidir.
NETANYAHU HİTLER GİBİ DURDURULMALI
İsrail yönetimi, temel insan haklarını hiçe sayarak bir millete karşı etnik temizlik, apaçık bir soykırım uygulamakta, topraklarını işgal etmektedir. Bundan 70 sene önce nasıl Hitler insanlığın ittifakıyla durdurulmuşsa, Netanyahu ve cinayet şebekesi de insanlığın ittifakıyla durdurulmalıdır.”
TARİHİMİZİ ÖRNEK ALIYORUM
Erdoğan eleştirilerinin ardından “Tüm bunları söylerken Tayyip Erdoğan olarak burada tarihten, ecdadımın adaletli duruşunu örnek alarak konuşuyorum. Biz tarih boyunca mazlumun yanında olmuş bir milletiz” dedi.
Dünya için Sıfır Atık hareketine ortak olun
“Hiçbir ülke emisyon azaltımını tek başına göğüsleyemez. Daha sürdürülebilir ve temiz bir dünya vizyonuyla eşim Emine Erdoğan himayesinde başlattığımız sıfır atık projesini, oy birliğiyle kabul edilen oyla küresel boyuta taşıdık. Buradan tüm ülkeleri, STK’ları hareketimize ortak olmaya davet ediyorum.”
KKTC TECRİDİ SON BULMALI
- Erdoğan BM’de özetle şu mesajları verdi:
KKTC: Adada iki ayrı devlet ve iki halk vardır. Kıbrıs Türklerinin eşit uluslararası statüleri yeniden tescil edilmeli, tecrit son bulmalıdır.
LÜBNAN’DAKİ SUİKASTLAR: Yapay zekâ dahil ileri teknolojilerin dönüştürücü gücünden tüm ülkelerin eşit şekilde yararlanmasından yanayız. Lübnan’a gerçekleştirilen siber saldırılar teknolojilerin nasıl ölümcül silaha dönüştüğünü göstermiştir.
İRAN: İran’la kapsamlı ortak eylem planını canlandırma yolunda adımlar atılmasının bölgede güvenin sağlanmasına katkı sağlayacağına inanıyorum.
SURİYE: Suriye istikrardan uzak. Milli uzlaşının sağlanmasını temenni ediyorum.
İSLAMOFOBİ: 15 Mart 2024’te kabul edilen karar tasarısının öngördüğü şekilde, en yakın zamanda BM’de ‘İslamofobiyle Mücadele Özel Temsilcisi’ atanmasını bekliyoruz.
UKRAYNA: Ukrayna’da barışın tesisinden halen uzaktayız. Silahlanma yarışı hızlandıkça diplomasinin alanı giderek daralıyor. Montrö Boğazlar Sözleşmesi’ni titizlikle uygulamaya devam edeceğiz.
CİNSİYETSİZLEŞTİRME: Aile kurumuna saldırılar giderek artıyor. 2024 Olimpiyatları açılışında sergilenen rezalet tehdidin boyutlarını gözler önüne sermiştir. Cinsiyetsizleştirme meselesi bir tercihten ziyade, artık küresel bir dayatmaya kutsala ve fıtrata karşı bir savaşa dönüşüyor.
BM’YE YÜRÜDÜLER
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Birleşmiş Milletler (BM) 79. Genel Kurulu’na katılmak için Türkevi’nden BM binasına eşi Emine Erdoğan, MİT Başkanı İbrahim Kalın ve kurmaylarıyla birlikte yürüdü. Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasının ardından BM binasında ve Türkevi’nde liderlerle görüşmeler gerçekleştirdi.
DİPLOMASİ TRAFİĞİ
Cumhurbaşkanı Erdoğan, BM Genel Kurulu’ndaki konuşmasının ardından dünya liderleriyle görüşmeler gerçekleştirdi. İlk olarak BM binasında Yunanistan Başbakanı Kiriakos Miçotakis’i kabul eden Erdoğan, daha sonra BM Genel Sekreteri Antonio Guterres ve Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan ile görüştü. Miçotakis görüşmesinde iki ülke arasındaki ilişkiler ve uluslararası gündem konuşuldu. Erdoğan görüşmede, ‘İlişkilerin iyi komşuluk esası ekseninde geleceğe emin adımlarla ilerleyebileceğini, diyaloğun güçlendirilmesinin ve Atina Bildirgesi’nin lafzı ve ruhu doğrultusunda hareket etmenin iki ülkeye de kazandıracağını’ ifade etti.
Erdoğan, Guterres görüşmesinde ise Filistin’de İsrail tarafından uygulanan soykırımın insanlık için yeni bir utanç kaynağı olduğunu, uluslararası toplumun İsrail katliamlarını durdurmak için tek ses olması gerektiğini belirtti. Erdoğan ayrıca Kıbrıs Türk tarafının egemen eşitlik ve eşit uluslararası statü gibi haklarının tescilinin ve KKTC’nin devlet olarak tanınmasının çözümün anahtarı olacağını belirtti. Erdoğan, Türkevi’nde yapılan basına kapalı görüşmede ise Ermenistan Başbakanı Paşinyan’ı kabul etti. Görüşmede iki ülke arasındaki normalleşme ile Ermenistan ve Azerbaycan arasındaki barış süreçleri ele alındı.
ATİNA MEMNUN RUMLAR ÜZGÜN
Yunan hükümet kaynaklarına göre, Erdoğan ile Miçotakis görüşmesi ‘son derece olumlu ortamda’ geçti. Kaynaklar, iki liderin Ege ve Doğu Akdeniz’deki son durumu değerlendirdiklerini belirttiler. Erdoğan’ın KKTC’nin tanınması çağrısında bulunması ise Kıbrıs Rum yönetiminde hayal kırıklığına yol açtı. Rum yönetimi Erdoğan’ın daha ılımlı bir tutum sergilemesini bekliyordu.