Biz uygulayıcıyız
Güncelleme Tarihi:
Nuran ÇAKMAKÇI
Oluşturulma Tarihi: Mart 29, 2012 00:00
ÖSYM Başkanı Prof. Dr. Ali Demir, Başbakan Tayyip Erdoğan’ın Yükseköğretime Geçiş Sınavı’nın (YGS) kaldırılacağına ilişkin açıklamasıyla ilgili, “Biz uygulayıcı bir kurumuz. Bize sınav talep edildiği sürece, yapmakla mükellefiz. Ancak sınavların yapılıp yapılmaması konusu hükümetin takdiridir” dedi.
Demir, özetle şunları söyledi:
“Kamuoyunu, çok sayıda adayı, aileyi ilgilendiren bir konu. Eğer sınavın olmamasını gerektiren bir sistem oluşturulabilirse bu da uygulanır. Ancak biz sadece üniversite sınavı yapan bir kurum değiliz. Bizim yaptığımız KPSS gibi, ÖMSS gibi, yabancı dil gibi pek çok farklı sınavlarımız var. Bu Türkiye’nin ve belki de hayatın bir gerçeği. Her aşamada ölçme mutlaka olacaktır. Hükümetin takdirine saygı duyarız, fakat sınav her aşamada bir şekilde insanımızın hayat çizgisi içerisinde yer alacaktır.
Türkiye gerçeği
Arz talep dengesinin olmadığı ülkelerde, bizim gibi sınav kaçınılmaz. Güney Kore, Çin, bazı batılı ülkelerde olduğu gibi arz talep dengesi olmadığında bu sınavlar merkezi olarak uygulanıyor. Üniversite arz talep dengesinin aday lehine bozulduğu, yani üniversitelerde kontenjanın bol olduğu, ancak gidecek adayın az olduğu yerlerde, adaylar doğrudan tercihlerini belirleyerek üniversiteye yerleşebilmekte. Tabii ki biz de böyle bir günün gelmesini bekleriz. Ancak Türkiye’nin bir gerçeği var, çok fazla sayıda genç nüfusumuz var. Arz talep dengesinin aday lehine olduğu durumlarda daha farklı sınavlar, lise bitirme sınavları ya da İngiltere’deki gibi bazı konularda alınan sınavlar gibi farklı uygulamalar söz konusu olabilir. Amerika’da SAT gibi sınavlarla üniversiteler adaylarını seçmekte. Önemli olan burada arz talep dengesinin aday lehine olması.”
ÖSYM Başkanlığı görevinin 1’inci yılı bugün dolan Demir, “Asaleten göreve 29 Mart 2011’de başlamıştık. 2010 Eylül ayı sonunda göreve geldiğimizde ÖSYM’nin gerçekten çok sıkıntıda olduğu bir dönemdi. Birinci önceliğimizin sınav güvenliği oldu. Hiçbir adayımızın bundan zarar görmediği konusunda içimiz son derece rahat. Türkiye’nin güvenli sınavlara ihtiyacı var. ÖSYM, bu yapıyı oluşturmuştur ve bunu devam ettirecektir.”
YGS’ye 1 milyon 805 bin 433 aday girecek
ÜNİVERSİTEYE geçişte birinci aşama olarak uygulanan YGS, 1 Nisan Pazar günü yapılacak. YGS, Türkiye’de tüm il ve bazı ilçe merkezleri ile KKTC’nin başkenti Lefkoşa’da 160 sınav merkezinde uygulanacak. Saat 10.00’da başlayacak sınav 160 dakika sürecek. Sınava 1 milyon 805 bin 433 üniversite adayı girecek. Herhangi bir puan türünden 180 barajını aşan öğrenciler LYS’ye girebilecek. sınava ilişkin bilgilere “http://ais.osym.gov.tr” internet adresinden ulaşılabilir.
Derslik açığı kirayla kapatılır
4+4+4 kademeli eğitim düzenlemesinin görüşmelerinde sert eleştirilere hedef olan Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer, muhalefetin gündeme getirdiği kuşkuları yanıtlayarak tepkileri azaltmaya çalıştı. Dinçer, derslik açığının “kiralama” modeliyle kapatılacağını, Kamu İhale Yasası dışına çıkarılan bütçenin şeffaf ihalelerle harcanacağını söyledi. Dinçer Meclis Genel Kurulu’nda soruları şöyle yanıtladı:
- Okul öncesi neden zorunlu olmadı?
Dünyanın hiçbir ülkesinde okul öncesi eğitim kanunla zorunlu hale getirilmiş değil. Türkiye’de yaklaşık 36 bin köy varken 44 bin civarında mezramız bulunuyor. Bu mezralar 2 haneden 10 haneye, 15 haneye kadar küçük köycüklerdir. Henüz 36 ay ila 60 arasındaki çocukları servisle taşımak çok doğru olmaz.
- 20 milyarlık bütçe neden KİK dışında?
Kamu İhale Kanunu kapsamının dışına çıkıyor olmak demek yapılacak ihalelerin kanunsuz ve serbest yapılacağı anlamına gelmez. O işin özelliğine ve teknolojik yapısına göre kendi hukuki mevzuatı içerisinde yapılacak. İhaleler şeffaf bir şekilde yapılacak, bütün kamuoyu da bunu görecek.
- 50 bin sınıf öğretmeni açığa mı çıkacak?
Açığa çıkacak öğretmenimiz olmayacak. Sınıf öğretmenlerimiz dahil, şu anda istihdam ettiğimiz bütün öğretmenleri istihdam edebilecek kapasite ve potansiyelimiz olacak. Hele hele okullaşma oranlarının artmasıyla yaşın bir yıl öne gelmesiyle sınıf öğretmenleriyle ilgili bir tereddüt ortaya çıkmayacak. Şu anda zaten öğretmen açığımız vardır.
- Farklı dinler öğretilecek mi?
Kendi içinde sisteme demokratikleştirecek unsurlar ekleyeceğiz. Hangi sınıfta olursa olsun mutlaka yatay geçişlerine imkan vereceğiz. Eğitim sistemi demokratikleştikçe ve esnekleştikçe bu ülkede yaşayan herkes, hangi etnik yapıda, hangi dini yapıda olursa olsun bundan azami derecede yararlanacak.
- Kaç dersliğe ihtiyaç var?
Yaklaşık 160 bin dersliğe şu anda bile ihtiyacımız var. Özellikle kamu-özel ortaklığı gibi kiralama yöntemi gibi pek çok yeni yöntemle fiziki altyapıyı tamamlayacak düzenlemeler yapıyoruz. Bu düzenleme bize 4 yıl süre vermektedir. Bu da ihtiyaç duyduğumuz öğretmenlerin ve dersliklerin temininde zaman kazandıracaktır.
- Bilgisayar dersi neden seçmeli?
Artık çocuklarımız okullara bilgisayarı kullanmayı öğrenerek geliyorlar. Bilgisayar kullanmayı öğrenmek için ayrıca ders almaya ihtiyacımız yok. Onun yerine bilgi teknolojileri ve tasarım dersleri koyduk. Hiç merak etmeyin çocuklarımızın kabiliyeti öncekilerden çok daha iyi bu noktada. Bülent SARIOĞLU / ANKARA
“Kamuoyunu, çok sayıda adayı, aileyi ilgilendiren bir konu. Eğer sınavın olmamasını gerektiren bir sistem oluşturulabilirse bu da uygulanır. Ancak biz sadece üniversite sınavı yapan bir kurum değiliz. Bizim yaptığımız KPSS gibi, ÖMSS gibi, yabancı dil gibi pek çok farklı sınavlarımız var. Bu Türkiye’nin ve belki de hayatın bir gerçeği. Her aşamada ölçme mutlaka olacaktır. Hükümetin takdirine saygı duyarız, fakat sınav her aşamada bir şekilde insanımızın hayat çizgisi içerisinde yer alacaktır.
Türkiye gerçeği
Arz talep dengesinin olmadığı ülkelerde, bizim gibi sınav kaçınılmaz. Güney Kore, Çin, bazı batılı ülkelerde olduğu gibi arz talep dengesi olmadığında bu sınavlar merkezi olarak uygulanıyor. Üniversite arz talep dengesinin aday lehine bozulduğu, yani üniversitelerde kontenjanın bol olduğu, ancak gidecek adayın az olduğu yerlerde, adaylar doğrudan tercihlerini belirleyerek üniversiteye yerleşebilmekte. Tabii ki biz de böyle bir günün gelmesini bekleriz. Ancak Türkiye’nin bir gerçeği var, çok fazla sayıda genç nüfusumuz var. Arz talep dengesinin aday lehine olduğu durumlarda daha farklı sınavlar, lise bitirme sınavları ya da İngiltere’deki gibi bazı konularda alınan sınavlar gibi farklı uygulamalar söz konusu olabilir. Amerika’da SAT gibi sınavlarla üniversiteler adaylarını seçmekte. Önemli olan burada arz talep dengesinin aday lehine olması.”
ÖSYM Başkanlığı görevinin 1’inci yılı bugün dolan Demir, “Asaleten göreve 29 Mart 2011’de başlamıştık. 2010 Eylül ayı sonunda göreve geldiğimizde ÖSYM’nin gerçekten çok sıkıntıda olduğu bir dönemdi. Birinci önceliğimizin sınav güvenliği oldu. Hiçbir adayımızın bundan zarar görmediği konusunda içimiz son derece rahat. Türkiye’nin güvenli sınavlara ihtiyacı var. ÖSYM, bu yapıyı oluşturmuştur ve bunu devam ettirecektir.”
YGS’ye 1 milyon 805 bin 433 aday girecek
ÜNİVERSİTEYE geçişte birinci aşama olarak uygulanan YGS, 1 Nisan Pazar günü yapılacak. YGS, Türkiye’de tüm il ve bazı ilçe merkezleri ile KKTC’nin başkenti Lefkoşa’da 160 sınav merkezinde uygulanacak. Saat 10.00’da başlayacak sınav 160 dakika sürecek. Sınava 1 milyon 805 bin 433 üniversite adayı girecek. Herhangi bir puan türünden 180 barajını aşan öğrenciler LYS’ye girebilecek. sınava ilişkin bilgilere “http://ais.osym.gov.tr” internet adresinden ulaşılabilir.
Derslik açığı kirayla kapatılır
4+4+4 kademeli eğitim düzenlemesinin görüşmelerinde sert eleştirilere hedef olan Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer, muhalefetin gündeme getirdiği kuşkuları yanıtlayarak tepkileri azaltmaya çalıştı. Dinçer, derslik açığının “kiralama” modeliyle kapatılacağını, Kamu İhale Yasası dışına çıkarılan bütçenin şeffaf ihalelerle harcanacağını söyledi. Dinçer Meclis Genel Kurulu’nda soruları şöyle yanıtladı:
- Okul öncesi neden zorunlu olmadı?
Dünyanın hiçbir ülkesinde okul öncesi eğitim kanunla zorunlu hale getirilmiş değil. Türkiye’de yaklaşık 36 bin köy varken 44 bin civarında mezramız bulunuyor. Bu mezralar 2 haneden 10 haneye, 15 haneye kadar küçük köycüklerdir. Henüz 36 ay ila 60 arasındaki çocukları servisle taşımak çok doğru olmaz.
- 20 milyarlık bütçe neden KİK dışında?
Kamu İhale Kanunu kapsamının dışına çıkıyor olmak demek yapılacak ihalelerin kanunsuz ve serbest yapılacağı anlamına gelmez. O işin özelliğine ve teknolojik yapısına göre kendi hukuki mevzuatı içerisinde yapılacak. İhaleler şeffaf bir şekilde yapılacak, bütün kamuoyu da bunu görecek.
- 50 bin sınıf öğretmeni açığa mı çıkacak?
Açığa çıkacak öğretmenimiz olmayacak. Sınıf öğretmenlerimiz dahil, şu anda istihdam ettiğimiz bütün öğretmenleri istihdam edebilecek kapasite ve potansiyelimiz olacak. Hele hele okullaşma oranlarının artmasıyla yaşın bir yıl öne gelmesiyle sınıf öğretmenleriyle ilgili bir tereddüt ortaya çıkmayacak. Şu anda zaten öğretmen açığımız vardır.
- Farklı dinler öğretilecek mi?
Kendi içinde sisteme demokratikleştirecek unsurlar ekleyeceğiz. Hangi sınıfta olursa olsun mutlaka yatay geçişlerine imkan vereceğiz. Eğitim sistemi demokratikleştikçe ve esnekleştikçe bu ülkede yaşayan herkes, hangi etnik yapıda, hangi dini yapıda olursa olsun bundan azami derecede yararlanacak.
- Kaç dersliğe ihtiyaç var?
Yaklaşık 160 bin dersliğe şu anda bile ihtiyacımız var. Özellikle kamu-özel ortaklığı gibi kiralama yöntemi gibi pek çok yeni yöntemle fiziki altyapıyı tamamlayacak düzenlemeler yapıyoruz. Bu düzenleme bize 4 yıl süre vermektedir. Bu da ihtiyaç duyduğumuz öğretmenlerin ve dersliklerin temininde zaman kazandıracaktır.
- Bilgisayar dersi neden seçmeli?
Artık çocuklarımız okullara bilgisayarı kullanmayı öğrenerek geliyorlar. Bilgisayar kullanmayı öğrenmek için ayrıca ders almaya ihtiyacımız yok. Onun yerine bilgi teknolojileri ve tasarım dersleri koyduk. Hiç merak etmeyin çocuklarımızın kabiliyeti öncekilerden çok daha iyi bu noktada. Bülent SARIOĞLU / ANKARA