Biri asıldı, diğeri özgür

Güncelleme Tarihi:

Biri asıldı, diğeri özgür
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 28, 2002 01:26

Ankara'nın Balgat semtinde 24 yıl önce üç ayrı kahvehaneyi tarayarak beş kişiyi öldüren, 14 kişiyi de yaralayan İsa Armağan ve Mustafa Pehlivanoğlu çok farklı kaderleri yaşadılar.

Pehlivanoğlu 22 yıl önce idam edildi. Cezaevinden kaçtıktan 15 yıl sonra yakalanan Armağan'ın idam cezası ise, çıkarılan af yasalarıyla 10 yıl hapise indirildi. Armağan son yasadan da yararlanarak sadece 7 yıl hapiste kaldıktan sonra özgürlüğüne kavuştu.

Beş kişinin öldürüldüğü ‘‘Balgat Katliamı’’nı gerçekleştiren iki ülkücü teröristten Mustafa Pehlivanoğlu idam edilirken, suç ortağı İsa Armağan'ın af yasalarından yararlanarak özgür kalması, Türkiye'deki af uygulamalarının garipliğini bir kez daha gözler önüne serdi.

Armağan, hükümetin çıkardığı ve ‘‘şartla tahliye’’ olanağı sağlayan son yasadan da yararlanınca, arkadaşı Pehlivanoğlu'nun idamından 22 yıl sonra, sadece yedi yıl hapiste kaldıktan sonra önceki gün tahliye oldu.

ÇATLI'NIN ADAMI

Bandırma Kapalı Cezaevi'nden önceki gün tahliye edilen Armağan, 24 yıl önce, 10 Ağustos 1978'de, Mustafa Pehlivanoğlu, İsmail Köksal ve Fehmi Kandemir ile birlikte, Ankara'nın Balgat semtinde üç ayrı kahvehaneyi tarayarak beş kişiyi öldürüp, 14 kişiyi de yaraladı. Armağan'ın, arkadaşlarıyla birlikte bu cinayetleri, Susurluk'taki kazada ölen Abdullah Çatlı'nın kurduğu ve kendisinin de Ankara sorumlusu olduğu Türkiye Ülkücü Şeriatçı Komando Ordusu (TÜŞKO) adına işlediği bildirildi.

Armağan, bu davada birlikte idam cezasına çarptırıldığı arkadaşı Pehlivanoğlu ile birlikte, 26 Temmuz 1980'de Mamak Askeri Cezaevi'nden kaçtı. Kaçışın, Cezaevi İç Güvenlik Amiri Yüzbaşı Hasan Mesçi ve bazı görevli erlere rüşvet verilerek sağlandığı öne sürüldü. Yüzbaşı Mesçi bu olay nedeniyle yargılanıp beraat etti.

Pehlivanoğlu, bir süre sonra yakalanıp, 7 Ekim 1980 tarihinde idam edilirken, Armağan sırra kadem bastı. 15 yıllık kaçaklık döneminin ayrıntıları da ancak, 1995'de Almanya'da yakalanıp Türkiye'ye iade edildikten sonra verdiği ifadeyle su yüzüne çıktı.

İfadesine göre, hapisten kaçtıktan sonra İran'a giden Armağan, pasaportundaki vize Şah dönemine ait olduğu için bir süre cezaevinde kaldı. Sonra serbest bırakıldı ve sahte pasaportunun sabıkasız olması sayesinde yeniden Türkiye'ye geldi. Ardından yine İran'a gitti ve kimliğini açıklayarak siyasi sığınma talebinde bulundu. İran'a saldıran Kürtler'le ilgili bilgi verdiği için serbest bırakıldı.

DEVRİM YÜZBAŞISI

İran-Irak savaşına katılarak, ‘‘Devrim Muhafızları’’ saflarında yer alıp, yüzbaşılığa kadar yükseldi. Devrim Muhafızı olarak bir liman kentinde kontrolörlük, Tahran'da bir eğitim kampında komutan yardımcılığı ve Afganistan'da bir mülteci eğitim kampının komutanlığını yaptı. Bu kamplarda aralarında Türkler'in de bulunduğu çok sayıda kişinin silahlı eğitim gördüğü ileri sürüldü.

Daha sonra Suriye sınırından Türkiye'ye geçerek, İstanbul'a geldi, buradan da bir işçinin pasaportuyla Almanya'ya gitti. 27 Ağustos 1992'de Almanya'da tutuklanarak, 30 Mayıs 1995'de Türkiye'ye iade edildi. Terörle Mücadele Yasası'ndaki değişiklikten yararlandı ve idam cezası 10 yıl, gasp suçundan aldığı ceza da 3 yıl 9 aya düştü.

Türkiye'ye iade edildikten sonra Bandırma Kapalı Cezavine konulan Armağan, burada yedi yıl kaldı. Armağan, hükümetin çıkardığı ve ‘‘şartla tahliye’’ olanağı sağlayan son yasadan da yararlanarak, suç arkadaşı Pehlivanoğlu'nun idamından 22 yıl sonra, önceki gün tahliye edilerek, özgür kaldı.

Cezaevlerinde hálá 61 bin mahkûm var

Af yasasıyla tahliyelerin ardından cezaevlerinde 51 bin 956'sı adli suçlu, 8 bin 317'si terör suçlusu, 1003'ü de ‘‘çete suçları’’ndan olmak üzere toplam 61 bin 276 hükümlü ve tutuklunun kaldığı belirlendi.

Adalet Bakanı Hikmet Sami Türk, Af yasasının ilk çıktığı 22 Aralık 2000 tarihinden bugüne değin cezavlerinden toplam 40 bin 518 kişinin tahliye edildiğini açıklamıştı.

Ancak Adalet Bakanlığı yetkilileri, yasadan yararlananlardan yaklaşık 9 bin kişinin haklarında daha önce savcılıklar tarafından işlem yapılarak, soruşturma dosyaları ertelenen kişiler olduğuna dikkat çektiler. Yetkililer, bu nedenle aftan yaklaşık 30 bin kişinin yararlanarak, tahliye edildiğini vurguladılar.

Cezavinde bulunan hükümlü ve tutuklulardan 10 bin 878'i adam öldürmek suçundan, 3805'inin ırza geçme suçundan, 6 bin 38'inin uyuşturucu kaçakçılığından, 359'unun TCK'nın 146. maddesindeki, ‘‘Devletin Anayasal düzenini bozmaya teşebbüs’’ suçundan, 2070'inin ise TCK'nın 125. maddesindeki, ‘‘Vatana ihanet’’ suçundan hapis yattığı belirlendi.

TAHLİYE OLANLARIN DAĞILIMI

Adam öldürmek, kasten adam öldürmek suçundan 11 bin 571

Gasp, hırsızlık, dolandırıcılık suçlarından 11 bin 321

Şahıslara karşı müessir fiil, tedbirsizlik ve dikkatsizlik sonucu müessir fiil suçundan 3 bin 977

Karşılıksız çek suçundan 3 bin 155

Terör örgütüne yardım ve yataklıktan 2 bin 271

Ateşli silahlar ve bıçaklar hakkındaki kanundan bin 997

Sarkıntılık, reşit olanı-olmayanı alıkoymak, evlenme vaadiyle kızlık bozmak, zorla ırza geçmekten bin 122

Askeri Ceza Kanunu maddelerine göre ceza alanlardan 689 kişi

Cumhurbaşkanı'na hakaretten 4

Devlete hakaretten 11

Çocuk kaçırmadan 3

Dini nikahtan 7

Yedieminliği suistimalden 15

Firardan 10

Ayaklanmadan 22

Yalan şahitlikten 13

Resmi heyete hakaretten 6

Uyuşturucu maddelerin kullanılmasını kolaylaştırmaktan 17

Halkı rahatsız eden hareketlerden 1
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!